AKP'li vekiller kin kustu

  • Arşiv
  • |
  • Siyasal Gündem
  • |
  • 28 Mart 2012
  • 13:25

(28.03.12) - Meclis Genel Kurulu'na getirilen 4+4+4 düzenlemesine sahip çıkan dinci-gerici AKP hükümetinin milletvekilleri gözüdönmüş bir şekilde gerici uygulamayı savundu. AKP'li vekiller, sola ve sosyalistlere yönelik kinlerini de kustular.

AKP Zonguldak Milletvekili Özcan Ulupınar, Çaycuma ilçesinde katıldığı cami açılışında, yasayı engelleyenlere seslenerek tehditler savurdu. Antikomünist propaganda yapmayı da ihmal etmeyen vekil şöyle konuştu:

"Gençlerimizi yetiştirmemiz lazım. Gençlerimize dinimizi, diyanetimizi, ilmi öğretmemiz lazım. Bunu da siz değerli hocalarımız yapıyorsunuz. Hepinizden Allah razı olsun. Dindar bir gençlik, dindar bir nesilden kime zarar gelir? Vatana, memlekete, dinine, kendisine, ailesine faydası olur o şekilde yetişen bir gencin. Ateist, dinsiz bir gençten hiç kimseye fayda gelmez. Kendisine de ailesine de."

Hükümetin 4+4+4 kararlılığı ise Ulupınar'ın ağzından şöyle dile getirildi: "Şimdi bu hafta kafamızı gözümüzü de yarsalar, o bant aparatı atıyorlar ya, onu da yapsalar, bıçak da sallasalar, kurşun da atsalar inşallah 4+4+4 geçecek. İmam Hatiplerin de orta bölümü eskisi gibi tekrardan canlanacak. Biz bunun için mücadele ediyoruz. Allah bize bunu nasip edecek inşallah."

Marksistleri hedef aldı

AKP Malatya Milletvekili Mustafa Şahin de, 4+4+4 yasa tasarısı için "Siz bu eğitim sistemini getirirseniz imam hatipler yine parlayacak diyorlar. Parlarsa kim zarar görür? Bu ülkedeki ateistler, marksistler, din ve devlet düşmanları, millet düşmanları zarar görecek" diyerek sola, sosyalistlere yönelik kinini kustu.

Eğitim Sen'den tepki

AKP’li Özcan Ulupınar’ın bu sözlerine Eğitim-Sen’den tepki geldi. Eğitim-Sen Çaycuma Temsilciliği’nden yapılan yazılı açıklamada, "Özcan Ulupınar, adeta bir din görevlisi edasıyla kendince nasihatte bulunuyor. Bir gencin kendisine, ailesine, memleketine faydalı olup olmamasını, ahlaklı, dürüst ve erdemli olmasını dindarlığa bağlamanın ne evrensel ahlak kurallarında, ne bilimde, ne de eğitim pedagojisinde yeri vardır. Olsa olsa bu görüş, Ulupınar ve kendisi gibi düşünenlerin görüşüdür. AKP temsilcileri, bir taraftan halkın dini duygularını istismar ederken, diğer taraftan da dindarlığın devlet tarafından sistematik biçimde üretilmek istendiğini açıkça ifade etmektedir. Devletin görevi dindar nesil yetiştirmek değil, bütün inançlar karşısında tarafsız durmak ve herkesin özgürce fikirlerini söyleyebilecekleri bir ortam yaratmaktır. Toplumu dindarlar, dinsizler, ateistler diye kamplara ayrıştırmak ve sadece bir mezhebin, bir inancın sözcülüğünü yapmak devletin ve devleti yönetenlerin görevi değildir."