Ahmed Saadat: Halkımız işgalden de onun mahkemelerinden de daha güçlüdür!

  • Arşiv
  • |
  • Ortadoğu
  • |
  • Filistin
  • |
  • 11 Eylül 2012
  • 04:45

(11.09.12) - Filistin Halk Kurtuluş Cephesi'nin tutsak genel sekreteri Ahmed Saadat, 9 Eylül Pazar günü çıkarıldığı İsrail mahkemesinde işgal rejimine ve onun mahkemelerine meydan okudu. Saadat, mahkemenin meşruluğunu kabul etmeyerek sorulan sorulara cevap vermeyi reddetti. Saadat, “Filistin’imizin topraklarının işgal edilmesini sürdürmeye çalışan bu mahkemenin meşruluğunu kabul etmiyorum ve bu mahkemenin kendisi Filistin halkımıza karşı Siyonist terörün cephelerinden biridir, Filistinli tutsaklara karşı bir baskı aracıdır.” dedi.

Saadat, ABD'deki Siyonist bir grubun, Filistin direniş eylemlerinde ölen yerleşimciler dahil İsraillilerin ölümünden dolayı Filistin Kurtuluş Örgütü'nden tazminat talep ettiği davada duruşmaya çıkarıldı. Pazar günkü duruşmada Ahmed Saadat üç yıldan beri ilk defa kamuoyu önüne çıkarıldı.

Üç yıldan fazladır tecritte tutulan Ahmed Saadat geçen sene tecridi protesto için 24 gün süren açlık grevi yapmıştı. Saadat bu yıl Filistinli tutsakların 17 Nisan Filistin Tutsaklar Günü'nde başlattığı ve iki binden fazla tutsağın katıldığı bir aylık açlık grevine de katıldı. Siyonist işgal rejimi ile açlık grevinin bitiren anlaşma uyarınca Saadat tecritteki diğer tutsaklarla tecritten çıkarılmıştı.

Duruşmanın bitiminde Ahmed Saadat yüksek sesle işgali teşhir etti: “Eğer ABD insan haklarına ve gerçeğe erişmeye bu kadar meraklıysa, direnişe saldırmak ve onu “terörizm” diye adlandırmak yerine işgal kuvvetleri tarafından öldürülen Amerikan dayanışma şehidi Rachel Corrie'nin katillerini bulmak için soruşturma yürütsün. Direniş meşrudur, sürecektir ve işgal var oldukça büyüyecektir. Filistin halkı özgürlük, kurtuluş ve bağımsızlığa kadar ve Filistin halkının tümü anayurtları Filistin'e dönene kadar direnmeye devam edecektir. Davamızın haklılığı ve halkımızın kararlılığı, işgalden ve onun düzmece mahkemelerinden güçlüdür, halkımızın özgürlüğüne ne kadar ket vurulursa vurulsun özgürlük kaçınılmazdır.”

Ahmed Saadat, geçen yıl 1027 Filistinli tutsağın özgürlüğüne kavuştuğu Şalid takasında serbest bırakılmaması hakkında fikrini soran ve anlaşmanın kendisini içermediği için hayal kırıklığına uğrayıp uğramadığını soran hakime “anayurdun özgürlüğü, benim kişisel özgürlüğümden daha önemlidir, er ya da geç benim özgürlüğüm gerçekleşecek” diye karşılık verdi.

Ahmed Saadat'ın yeni doğan ilk torununa dokunması ise işgal askerleri tarafından engellendi. Bu hareket, işgalin Filistin tutsaklara yönelik insanlık dışı tutumunu bir kez daha gözler önüne serdi.