19 Aralık katliamı 12. yılında... - BDSP

  • Arşiv
  • |
  • Devrimciler
  • |
  • 19 Aralık 2012
  • 12:49

Katillerden hesabı işçi-emekçiler soracak!

19 Aralık zindan katliamının ve bu katliama karşı gösterilen görkemli direnişin 12. yılındayız. 12 yıl önce bugün sermaye devleti kanlı bir katliama imza attı. 20 cezaevine birden düzenlenen operasyonla devrimci tutsakları teslim almak uğruna Nazilere rahmet okutan bir vahşet sergiledi. Bu vahşetin adını da “Hayata dönüş” koydu. Ama bu vahşi saldırı, devrimci tutsakların ölümüne direnişi karşısında tuzla buz oldu. Katliamcılar kaybetti, direniş kazandı.

Sermaye devleti 19 Aralık katliamını F tiplerinin önünü açmak amacıyla gerçekleştirmiştir. F tipi cezaevleriyle, devrimci hareketi yok etmek, sınıfın öncülerini ezmek ve işçi ve emekçilere gözdağı vermek için Türkiye devrimci hareketinin 40 yıllık birikimini ve en güçlü yanını hedef almıştır: İradesini! “Biz buraya ölmeye geldik” diyen, darağacında kendi sandalyesini tekmeleyen, işkencede ser verip sır vermeyen bir kuşağın geleneğiyle yetişmiş devrimcilerin iradesini kırmak ve bu şekilde de teslim almak devletin stratejik bir hamlesi olmuştur.

Ancak daha ilk başta bu saldırı Büyük Zindan Direnişi ile karşılanmış, devrimci tutsaklar bu ölüm-kalım savaşını bedenlerini ölüme yatırarak yanıtlamış, devleti çaresiz bırakmıştır. Sermaye devleti de F tipi saldırısını hayata geçirmek için en iyi bildiği yolu yani katliamı seçerek onlarca devrimcinin hayatına mal olan süreci başlatmıştır.

Ancak saldırıyı direnişle yanıtlayan devrimci irade, 19 Aralık günü başlayan vahşi katliama karşı da aynı cüretle karşı durmuştur. Gerçekte iki sınıfın çarpışması olan bu kavgada devrimciler, yarını yaratacak olan işçi sınıfının safında olmanın verdiği güçle savaşmışlar ve devletin irade kırma saldırısına karşı teslimiyeti değil ölümü seçerek saldırıyı püskürtmüşlerdir. 28 şehit ve yüzlerce yaralı pahasına...

Bugün sermaye devleti F tipi hücreleri hayata geçirmiştir ve ancak devrimci iradeyi teslim alamamıştır. Yani gerçekte amacına ulaşamamıştır.

Bugün devrimcilerin karşısındaki esas seçim halen daha 19 Aralık ile aynıdır: Devrimci iradeyi tarihsel bir mücadele bilinciyle koruyup koruyamamak, devrimde ısrar edip etmemek! 19 Aralık’ta devrimciler nasıl teslimiyeti ve ihaneti değil devrimde ısrar anlamına gelen direnişi seçtiyse bugün de seçim bu kadar nettir.

 Büyük direnişin 12. yılında da katledilen devrimcileri anmak ve hesap sormak; sermaye devletine karşı proletaryanın öfkesini örgütlemek ve katil devlete karşı devrimci sınıf mücadelesi vermek demektir. Katil sürüsünü alaşağı etmenin ve sermayenin kan ve emek sömürüsü üzerine kurulu saltanatını alaşağı etmenin ve aynı anlama gelmek üzere hesap sormanın yegane yolu budur.

19 Aralık direnişinde yitirdiğimiz tüm yoldaşlarımızı bir kez daha anıyor ve anıları önünde saygıyla eğiliyoruz. Yükselttikleri bayrak dünya proletaryasının kurtuluş mücadelesinde dalgalanmaya devam edecek.

Katillerden hesabı işçi ve emekçiler soracak!
Yaşasın devrim, yaşasın sosyalizm!

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP)
19 Aralık 2012