İsviçre-NATO yakınlaşması ve işbirliği

Siyaset alanında kendisini “tarafsız” ilan edip, “barış yanlısı” görünen İsviçre, geçmişten bugüne sermayesinin büyük bir kısmını katliamcı, soykırımcı hükümetlerle kurduğu ekonomik ve askeri işbirliği sayesinde elde ediyor.

  • Kızıl Bayrak yazıları
  • |
  • Dünya
  • |
  • 25 Temmuz 2024
  • 08:00

Avrupa’nın göbeğinde bulunan, sözde “tarafsız” ve “demokratik” geçinen İsviçre Konfederasyonu, emperyalistler arasında kızışan rekabet çerçevesinde kendi kapitalist çıkar ilişkileri için kendi burjuvazisinin yolundan gidiyor. Geçmişten bugüne paylaşım savaşlarında emperyalistlerle, Nazilerle ve sonrasında Güney Afrika Apartheid hükümetiyle kurduğu kirli ekonomik ilişkilerin aynısını bugün soykırımcı İsrail ile sürdürüyor. Buna ek olarak NATO işbirliğiyle emperyalistler arası savaşta tarafını seçerek, gelecekteki rolünü oynamaya hazırlanıyor. Sözde tarafsızlığını koruma adı altında, ikili ve gizli anlaşmalarla kapitalist-emperyalist düzenin en çirkef ve aşağılık metotlarını kullanarak, ekonomisini ayakta tutuyor.

İsviçre’nin tarafsızlığı

Burjuva yasalarına göre, “tarafsızlık yasası” diğer devletler arasındaki bir savaşa katılmayı yasaklamaktadır. Bu nedenle İsviçre’nin NATO gibi bir ittifaka katılmaması gerekiyor. Bununla birlikte, diğer devletlerle veya uluslarüstü örgütlerle daha yakın bağlar göz ardı edilmemektedir; aslında bunlar İsviçre'nin tarafsızlık politikasının bir parçasıdır ve aynı değerleri paylaşan ülkelerle ittifak yapılmasını açıkça öngörmektedir. Fakat, bahsedilen tarafsızlığa rağmen Uluslararası Kamu Hukuku Müdürlüğü Başkanı, NATO'nun Cenevre'de bir irtibat bürosu açmasının hukuki statüsüne ilişkin bir anlaşma imzalayarak, NATO’nun İsviçre topraklarında bir şube açmasını onayladı1. Ayrıca İsviçre’de, İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinden bu yana ve Soğuk Savaş boyunca “yıkıcı komünist faaliyetlerden korunma” adı altında, aralarında çok sayıda sol görüşlü aktivistin de bulunduğu 900.000 kişinin (toplumun %15’i) eylemleri izlendi2.

İsviçre toplumunun NATO ile “yakınlaşma isteği”

Geçen sene yapılan bir araştırmaya göre, NATO ile yakın ilişkiler kurmayı en çok arzu edenler arasında Yeşil Parti (%76) ve Sosyalist Parti’nin (%73) üyeleri yer almıştı. Bu sene başında İsviçre Zürih Federal Teknoloji Enstitüsü (EPFZ) ve Güvenlik Çalışmaları Merkezi (CSS) tarafından yapılan bir ankette, İsviçre halkının dünya olaylarına bakışı, İsviçre’nin güvenliği ve NATO ile ilişkiler üzerine sorular soruldu. Sorulan sorular sonrasında, dünya olayları karşısında İsviçre toplumunun dünya siyasi durumu olumlayanların oranı sadece %18’de kaldı. Fakat konu İsviçre’ye gelince, ülkenin huzurlu ve güvenilir olduğuna inanılıyor. İsviçre’nin geleceği konusunda olumlu düşünenlerin oranı %79’a, İsviçre’yi güvenilir görenlerin oranı ise %92’e kadar yükseliyor. Kamu kurumlarına ve yetkililerine güven oranı %68 ile dünya genelinin üzerinde görünüyor. Özellikle Rusya savaşı sonrası toplumun emperyalist savaşla taraflaştırıldığı ve yapılan Rusya karşıtı propagandanın işe yaradığı görülmekte. Bu yüzden ankete katılanların %53’ü NATO ile daha yakın ilişkiler lehine cevap verdi. NATO’ya katılım isteyenlerin oranının %30’da kalmasına rağmen, son on yılda NATO’ya katılmayı destekleyenler %7, yakın ilişkiler kurmayı savunanlar %10 artmış durumda. Son olarak “European Sky Shield Initiative” şeklinde adlandırılan Avrupa’nın ortak hava savunma sistemine katılım isteği ise %623’yi buldu. Tüm bu veriler, İsviçre halkının son on yılda tercihini batı emperyalist blok tarafından kullandığını ve Ukrayna savaşının başlamasından bu yana İsviçre’deki sol örgütlerin tutumunun toplumda daha da etkili olmaya devam ettiğini gösteriyor.

İsviçre-NATO işbirliği

Barış için Ortaklık (PPP), NATO ve ortakları arasında esnek işbirliği için kurulmuş olan bir araç. PPP’ye Doğu ve Güneydoğu Avrupa, Güney Kafkasya, Orta Asya ve Batı Avrupa'dan, aralarında beş Batı Avrupa ülkesi olan İsviçre, Avusturya, İrlanda, İsveç ve Malta'nın da bulunduğu 19 ülke katıldı. İsviçre 1996’dan beri bu ortaklığın içerisinde yer alıyor. İsviçre silahlı kuvvetlerinin NATO, AB veya BM önderliğindeki “barış destek” operasyonlarına katılım için hazırlanmasına katkıda bulunuyor. Bu hedeflerin çoğu, örneğin hava kuvvetlerinde veya iletişim sistemlerinde birlikte çalışabilirliği güçlendirmeyi amaçlıyor. Ayrıcı İsviçre, ortak diğer ülkelere düzenli olarak eğitim kursları ve seminerler sunuyor4.

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısının, Avrupa’da “kurallara dayalı bir barış düzeninin temelleri”nin yok ettiği bahanesiyle, İsviçre sözde “tarafsızlık” sınırları içerisinde ortaklıklarını korumak istiyor5. Ayrıca NATO askeri tatbikatlarına daha fazla katılma ve ordusunu transatlantik ittifakla daha uyumlu hale getirme arzusunu dile getirdi. Federal Konsey, 13'ü NATO üyesi olmak üzere yaklaşık yirmi Avrupa ülkesini bir araya getiren Sky Shield Avrupa füze savunma kalkanına katılmak istediğini vurguladı6.

Sky Shield programı ve katılma girişimi

Avrupa Gökyüzü Kalkanı Girişimi (European Sky Shield Initiative) projesi, Almanya Başbakanı Scholz’un "Mevcut olanı düzenlemek istiyoruz, çünkü zaman zaman topraklarımıza yönelik saldırılara karşı kendimizi hızlı bir şekilde korumamız gerekiyor" sözleriyle, Almanya tarafından başlatılmıştı. Proje, NATO Genel Sekreter Yardımcısı Mircea Geoană7 tarafından övülmüştü. Proje şu anda aşağıdaki NATO üyeleri de dahil olmak üzere 17 ülkeyi kapsamaktadır: Büyük Britanya, Slovakya, Letonya, Macaristan, Bulgaristan, Belçika, Çek Cumhuriyeti, Finlandiya, Litvanya, Hollanda, Romanya, Slovenya, Estonya ve Norveç. Danimarka ve İsveç ise Şubat 2023’de bu girişime katılmıştır.

Füze savunma kalkanının amacı, programa katılan ülkeleri mevcut ve birbirini tamamlayan karadan havaya savunma sistemlerini ortaklaşa satın alarak askeri güçlerini birleştirmeyi ve aynı zamanda bir ölçek ekonomisi elde etmelerini sağlamaktır. Kısa, orta ve uzun menzili farklı füzeler ayrı ülkelerdeki şirketlerden elde edilmektedir. Diehl BGT Defence tarafından üretilen Alman Iris-T sistemi yaklaşık otuz kilometre menzile sahiptir; Amerikan Raytheon tarafından üretilen Patriot sistemi 200 kilometreye kadar koruma sağlar; İsrail Havacılık ve Uzay Sanayii (IAI) tarafından üretilen Arrow 3 ise kıtalararası balistik füzeleri yok etmek ve etrafında 2,400 kilometre yarıçaplı bir balon oluşturmak üzere tasarlanmıştır8.

2023’de Savunma Bakanı Viola Amherd, Avrupa hava savunma sistemi Sky Shield'e katılım niyet beyanını imzalamıştı. Bu yılın temmuz ayında, İsviçre Federal Silahlanma Dairesi (Armasuisse) Müdürü Urs Loher Sky Shield programına katılım için girişim talebini imzaladı9. Böylece İsviçre sözde Almanya’nın geliştirdiği, fakat özünde NATO projesinin bir parçası olan plana dahil olmak için bir adım daha atmış oldu.

IHA’ların üretimi ve üstlenilen sorumluluklar

2008 ile 2011 yılları arasında Zürih Politeknik Federal Okulu (EPFZ) PX4 ve sonrasında Pixhawk olarak adlandırılacak otomatik pilot yazılımını geliştirdi. Bu yazılım, dronların kumandadan bağımsız, (Küresel Konumlama Sistemi) GPS sinyallerinin engellenmesine rağmen hedefine kadar uçmasını sağlıyor. Özellikle kamikaze İHA’lar için kullanılan yazılımın, Ukrayna savaşı ile Gazze soykırımında ve savaş bölgelerinde dünyanın dört bir yanındaki çeşitli savaşçılar tarafından kullanıldığı saplanmıştır. Üstelik yazılım internetten 100 dolar gibi ucuz fiyata satılmaktadır10.

İsviçre devleti İHA’ların üretimi, gelişimi ve denemeleri için Siyonist İsrail şirketi Elbit Sytems ile ortaklaşa çalıştı. Üretilen ve en çok bilinen dronun Elbit Systems’in satış listesindeki adı Hermes 900 NFE, fakat İsviçre’de ADS 1511 adıyla piyasaya tanıtılıyor. Bu İHA’ların gelişimi için özellikle AR-GE ve radyo kısmı İsviçre’de üretilirken, dronların denemeleri bizzat İsrail ordusu tarafından Suriye ile Filistin topraklarında bölge halklarının kanını akıtarak gerçekleştiriliyor. İsviçre medyasına göre Federal Savunma Bakanlığı’nın (DDPS) bazı temsilcileri şahsen bu denemelere katıldı. DDPS ise bunun sadece bir hatta olduğunu kabul ediyor12. Anlaşılacağı üzere, bugün Filistin topraklarında sürdürülen soykırım savaşı, aynı zamanda İsviçre ve NATO için laboratuvar görevi görüyor.

Üretilen dronların başka bir özelliği ise eşlik eden bir hava aracı olmadan kullanılabilmesi için İsviçre Konfederasyonu’na ait savunma şirketi RUAG tarafından geliştirilen "SAA" (Sense and Avoid) yazılımı. Bu sayede dronlar hem otonom olarak uçabiliyor hem de başka araçlarla çarpışmaları önleniyor. SAA’nın tanıtımını da RUAG ile Elbit Systems ortak bir şekilde yapıyor. İsviçre’nin İHA’ların bu denli gelişmesinde önemli rol üstlenmesinden kaynaklı, İsviçre Askeri Havacılık Otoritesi Sertifikasyon Ofisi Başkanı (MAA) Xavier Comby, NATO’da Eylül 2023'te Sense and Avoid sisteminin uzmanlar ekibinin Başkan Yardımcısı olarak seçildi13. Bu aynı zamanda NATO’nun savaş alanında giderek yer kazanan dron programının sorumluluğunu üstlenmesi anlamına geliyor.

F-35 alımı

Bu süreçte Türkiye’ye bile satılmayan en gelişmiş F-35 Amerikan savaş uçağı İsviçre tarafından elde edilmek isteniyor. F-35 alımına karşı “Stop F-35” adında bir inisiyatif, konuyu referanduma sunmak istemesine rağmen, Eylül 2022'de 36 uçağın satın alınmasına ilişkin sözleşme imzalandı. Amerikan uçak üreticisi Lockheed Martin bunun karşılığında sözleşme bedelinin %60'ını, yani yaklaşık üç milyar doları telafi etmeyi taahhüt etti14.

Sonuç

Siyaset alanında kendisini “tarafsız” ilan edip, “barış yanlısı” görünen İsviçre, geçmişten bugüne sermayesinin büyük bir kısmını katliamcı, soykırımcı hükümetlerle kurduğu ekonomik ve askeri işbirliği sayesinde elde ediyor. Anti-komünist politikaları benimseyerek, kendi burjuvazisini ve burjuva demokrasini hep koruya geldi. Bugün Filistin’deki soykırım saldırılarında olduğu gibi, giderek kızışan ve yakın gelecekte 3. Dünya Savaşı’na yol açabilecek olan emperyalistler arası hegemonya mücadelesinde İsviçre sermaye devleti tarafını seçmiş, önemli sorumluluklar almıştır. Maalesef İsviçre’nin toplumsal muhalefeti taraflı, sahtekâr ve yandaş politikalara dur demediği ve sosyal mücadeleleri büyütmediği sürece İsviçre burjuvazisi ve devleti uğursuz rolünü oynamaya devam edecektir. 

G. Devran

1 https://www.admin.ch/gov/fr/accueil/documentation/communiques.msg-id-101857.html

2 https://fr.wikipedia.org/wiki/Scandale_des_fiches

3 https://www.swissinfo.ch/fre/affaires-etrangeres/une-majorite-de-suisses-veulent-se-rapprocher-de-l-otan-mais-avec-des-limites-claires/83215325

4 https://www.eda.admin.ch/eda/fr/dfae/politique-exterieure/organisations-internationales/otan.html

5 https://www.eda.admin.ch/missions/mission-nato-brussels/fr/home/actualites/news.html/content/missions/mission-nato-brussels/fr/meta/news/2023/ITPP

6 https://www.rts.ch/info/suisse/2024/article/depuis-la-guerre-en-ukraine-la-suisse-pousse-pour-se-rapprocher-de-l-otan-28501615.html

7 https://www.nato.int/cps/fr/natohq/news_208103.htm?selectedLocale=fr

8 https://www.letemps.ch/suisse/le-bouclier-antimissile-europeen-place-la-suisse-devant-plusieurs-defis

9 https://www.blick.ch/fr/news/suisse/un-seul-fournisseur-volontaire-pour-ce-projet-co-teux-les-entreprises-darmement-ne-veulent-pas-livrer-de-defense-aerienne-a-la-suisse-id19939110.html

10 https://www.rts.ch/info/suisse/2024/article/des-drones-tueurs-fonctionnent-avec-un-logiciel-d-origine-suisse-28482795.html

11 https://www.avianews.ch/post/int%C3%A9gration-du-drone-ads-15-%C3%A0-payerne

12 https://www1.alliancefr.com/actualites/la-suisse-achete-des-drones-israeliens-mais-refuse-a-israel-le-droit-de-les-revendre-6080902

13 https://www.avianews.ch/post/la-suisse-prend-la-vice-pr%C3%A9sidence-de-l-%C3%A9quipe-des-experts-de-l-otan-des-syst%C3%A8mes-anti-collision-des

14 https://www.rts.ch/info/suisse/2024/article/ruag-finalisera-quatre-avions-de-combat-f-35a-en-suisse-28550048.html