İsveç Parlamentosu, ABD ile aralık ayında karara bağlanan askeri anlaşmayı (Savunma İş birliği Anlaşması/DCA) büyük bir çoğunlukla salı günü onayladı. 266 milletvekili anlaşmanın lehinde oy kullanırken, 37 milletvekili aleyhte oy kullandı. DCA, ABD silahlı kuvvetlerine İsveç topraklarında serbestçe dolaşım hakkı ile ordu, donanma ve hava kuvvetleri üslerinin yanı sıra askeri eğitim alanları dahil olmak üzere 17 İsveç askeri tesisini kullanma izni veriyor. Gelecekte ABD'nin bu üslere asker, malzeme, silah ve mühimmat yerleştirmesine ve tatbikat yapmasına izin verilecek. ABD personeli sadece ABD yasalarına tabidir ve bu nedenle İsveç yargısı tarafından herhangi bir cezai suçtan sorumlu tutulmayacak. Ayrıca ABD silahlı kuvvetleri, kullandıkları mülklerde ve özel durumlarda yakınlarında bulunan İsveç vatandaşları üzerinde denetim hakkına da sahibi olacak.

NATO'nun yeni üyesi İsveç ile imzalanan DCA'nın stratejik önemi, Danimarka, Finlandiya ve -Nisan 2021 itibariyle- Norveç ile imzalanan diğer üç anlaşmadan biri olmasından kaynaklanmaktadır. Bu üç ülkede de ABD askerlerinin istedikleri zaman serbestçe hareket etmelerine ve silahlarını belirlenen askeri üslere yerleştirmelerine izin veriliyor. Bu da pratikte Avrupa'nın kuzeyini Rusya sınırına doğru ilerleyen ABD güçleri için engelsiz bir konuşlanma bölgesi haline getiriyor. ABD birliklerinin Atlantik ötesine yaklaşması, doğuya doğru ilerlemesi ve bölgedeki çatışmaların provaları bir süredir daha çok tatbikatlar biçiminde yapılıyor.

Eleştirmenler iki konuda uyarıda bulunuyor: Birincisi, İsveç'te ABD birliklerinin erişimi olduğu 17 askeri tesisin bulunduğu alanda gayrı resmi olarak kalıcı ABD askeri üslerinin kurulması tehdidi var. İkinci olarak, DCA nükleer silahlarla ilgili herhangi bir ifade içermemektedir. İsveç Başbakanı Ulf Kristersson barış zamanında nükleer silahların konuşlandırılmasına müsamaha gösterilmeyeceği konusunda bağlayıcı bir mutabakat olduğunu defalarca vurgulamıştı. Ancak Kristersson mayıs ayı ortasında, savaş zamanlarında atom bombaların konuşlandırılmasına izin verilmesinden yana olduğunu da yinelemiştir.

Çeviri: Kızıl Bayrak

Jörg Kronauer - Junge Welt / 20.06.24