Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola, yardımcıları ve parlamentonun eski ve yeni üyelerinin karıştığı yolsuzluk ve rüşvet skandalının açığa çıkmasından sonra pişkince "Avrupa demokrasisi saldırı altında" diye sızlanıyordu.
Rüşvet skandalının baş aktörlerinden olan ve tutuklanan Avrupa Parlamentosu eski başkan yardımcısı Eva Kaili, karıştığı rüşvet skandalıyla ilgili kısmi bir itirafta bulundu. Le Soir ve La Repubblica gazetelerinin ifadelere dayanarak verdiği habere göre, Eva Kaili, tutuklanmadan önce babasına para saklaması talimatını verdiğini itiraf etti. Katar'ın para ve mal hediyeleriyle siyasi kararları etkilemeye çalıştığı iddialarına Fas'ın da aynı şeyi yapmaya çalıştığı basında yer aldı.
Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola'yi 'şok'e eden rüşvet, yolsuzluk, kara para aklama soruşturmalarıyla AB'nin nasıl bir bataklık içerisine saplandığı açığa çıkartılacak mı? Soruşturmalar sonuna kadar götürülecek mi, göreceğiz! Oysa, yasal ve yasal olmayan rüşvet, ''hediye'' alışverişleri tüm sistemin ayrılmaz bir parçasıdır. Avrupa Parlamentosu üyelerine sunulan ayrıcalıklı yaşam biçimleri gibi yüksek maaşlar, ofisler, şirket arabalarının kullanılması, personel ve iş gezileri adı altında yapılanlar burjuva demokrasinin çürümüşlüğün ve iki yüzlülüğünü yeterince göstermiyor mu? Onlara bu konforlu yaşamı bahşedenler elbette karşılığını da isteyeceklerdir.
AP başkanını 'şok'e ederek "Avrupa demokrasisi saldırı altında" diye sızlandıran rüşvetler zincirine bir de şu açıdan bakalım. AP'nin 751 milletvekili varken buna karşılık yıllık 1,5 milyar euroluk bütçeye sahip yasal rüşvet, hediye alışveriş işlerini organize eden 25 bin çalışanı olan cüzdanları kalın lobicilerin ablukası altındadır.
1,5 milyar euroluk yatırımıyla 25 bin kişiye istihdam alanı yaratan lobi şirketleri anlaşılacağı üzere AP üyelerine, asıl olarak da komisyon üyelerine ulaşmada ayrıcalıklara sahipler. Ne de olsa onların işleri komisyon üyeleriyle işbirliği yapmaktır. Petrol, gaz, otomobil ve kimya tekellerinin ardından artık dijital teknoloji grupları da en büyük lobiciler grubunu besliyor. Dijital tekeller, Avrupa kurumlarında lobi faaliyetleri için her yıl 97 milyon eurodan fazla harcıyorlar ve sıralamanın başında Google, Facebook ve Microsoft gibi dünyanın dev tekelleri yer alıyor.
Brüksel tarafından çokça övülen şeffaflık ve yolsuzlukla mücadele önlemleri 751 parlamentere karşı cüzdanları kalın 25 bin lobici karşısında ne işe yarar! AB Başkanı von der Leyen'ın yardımcısı Schinas'a olası çıkar çatışmaları sorulduğunda, "Bütün komisyon üyeleri için çok net kurallarımız var ve bunlara bakıyoruz" diyor. 25 bin lobicinin parlamentodaki ofisler arasında cirit attığı, karar verici komisyon üyelerine ulaşma ayrıcalıklarının olduğu bu bataklıkta kim kimi nasıl kontrol edecek. 25 bin lobicinin parlamento koridorlarında rahatça dolaşarak mesleklerini icraa etmeleri için yasal altyapıyı hazırlayanların yasadışı rüşvetlerden yakınmaya hakları yoktur ve bu tam bir iki yüzlülüktür. Burjuva parlamentoları önünde işçiler, gençler, kadın örgütleri, çevre ve barış hareketi gösteri düzenleyip, taleplerini bu kurumlara ulaştıramazken parlamentoların kokuşmuş koridorları yasal rüşvet ve hediye dağıtıcıları ve lobicilerle dolup taşıyor.
Tesadüfe bakın ki yasadışı rüşvet skandalı AB'yi sosyal ve barışçıl bir kurum ve proje olarak pazarlayan Yeşiller ve Sosyal Demokrat gruplarda patlak verdi.