KESK, 1 Mayıs programını basın toplantısı ile duyurdu. Basın açıklamasını KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil okudu. Yeşil, işçi ve emekçilerin 1 Mayıs’a gittikçe ağırlaşan sorunlarla girdiğini ifade ederek Türkiye’nin tam anlamı ile bir asgari ücretliler ülkesine dönüştüğünü belirtti. Yeşil şöyle devam etti:
“Bundan tam 20 yıl önce asgari ücret 163 TL iken, ortalama kamu emekçisi maaşı 570 TL, ortalama kamu emekçisi emeklisi maaşı ise 490 TL’ydi. 20 yıl sonra bugün asgari ücret net 4.253 TL iken ortalama kamu emekçisi maaşı 6 bin 623 TL, ortalama kamu emeklisi maaşı ise 4 bin674 TL’dir. Yirmi yıl önce asgari ücretin 3,5 katı olan ortalama kamu emekçisi maaşı bugün asgari ücretin 1,5 katına inmiştir. Yirmi yıl önce asgari ücretin 3 katına denk gelen ortalama kamu emekçisi maaşı ise bugün 1,1 katına yani neredeyse asgari ücret seviyesine gerilemiştir.”
“Maaşlardaki reel kayıp yüzde 20’ye ulaştı”
Özellikle son bir yılda daha da derinleşen ekonomik kriz ve hız kesmeden süren zamların kamu emekçilerini sefalete sürüklediğini belirten Yeşil şunları ifade etti:
“Araştırma birimimiz KESK-AR’ın TÜİK tüketim sepetini baz alarak yaptığı araştırmaya göre dört kişilik bir ailenin açlık sınırı Mart 2022 itibari ile 5 bin 119 TL’ye yoksulluk sınırı 16 bin 674 TL’ye ulaşmıştır. Ülkede hiç kimsenin inanmadığı TÜİK verileri bile genel enflasyonun son bir yılda yüzde 61,14, gıda enflasyonun yüzde 70,33, ulaştırma enflasyonunun yüzde 99,2, son üç aylık enflasyonun yüzde 22,8 arttığını göstermektedir. Oysa son bir yılda bizim maaşlarımızda yaşanan artış yüzde 45’te kalmıştır. 2022 yılı artışımız ise yüzde 2,5 “refah payı” aldatmacası dahil yüzde 7,5’de kalmıştır. Sadece son bir yıl içinde maaşlarımızda yaşadığımız reel kayıp TÜİK enflasyonu karşısında bile ortalama yüzde 20’ye ulaşmıştı.”
Kamuda istihdam edilen her 100 kamu emekçisinden 15’inin sözleşmeli personel olduğunu belirten Yeşil “Tüm kamu alanında güvencesiz istihdam temelinde, düşük maaşlar-ücretler karşılığında, angarya çalışmaya dayalı yeni bir emek sömürüsü rejimi yaratılmıştır” dedi.
“Vakit emeğin mücadelesini büyütme vaktidir”
Yeşil, krizin, salgının faturasının emekçilere yıkılmadığı, sendikal hak ve özgürlüklerin, hak arama yollarının önünün açıldığı, grevlerin yasaklanmadığı, haksız ve hukuksuz bir şekilde ihraç edilen KHK’lıların işine geri döndüğü bir demokratik bir çalışma yaşamı istediklerini belirtti.
Kamu emekçilerinin talepleri için Edirne’den Kars’a, Sinop’tan Hatay’a tüm illerde alanlarda olacaklarını belirten Yeşil 1 Mayıs hazırlık sürecine katkı vermek üzere 25 Nisan’dan itibaren İstanbul’da, 27 Nisan’dan itibaren ise İzmir, Adana, Diyarbakır, Van ve Ankara’da çalışma yürüteceklerini duyurdu.