Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Temmuz ayı kadın cinayetleri raporunu açıkladı. Rapora göre, 36 kadın katledilirken, 11 kadın şüpheli şekilde ölü bulundu.
Pandemi koşullarının kadın üzerindeki yükleri arttırdığına ve böyle bir dönemde İstanbul Sözleşmesi’nin tartışmaya açıldığına değinilen raporda, “Kadınları yaşatan İstanbul Sözleşmesi’nin tartışmaya açılması bir yana, Sözleşmenin tam ve etkin uygulanması için kadınlar mücadeleye devam ediyor” vurgusu yapılarak kadın cinayetlerine ilişkin bilgiler paylaşıldı.
“13 kadın hayatına dair karar vermek isterken öldürüldü” bilgisi paylaşılırken, bu kararlar arasında boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, ilişkiyi reddetmek örnek olarak verildi. 18 kadının neden öldürüldüğünün tespit edilemediği ifade edilirken, 5 kadının ekonomik bahaneyle öldürüldüğü aktarıldı.
Kadınların kimler tarafından öldürüldüğüne ilişkin “Temmuz ayında öldürülen 36 kadının 3’ünün kim tarafından öldürüldüğü tespit edilememiştir. 11’i evli oldukları erkek, 5’i birlikte olduğu erkek, 5’i tanıdığı biri, 4’ü eskiden evli olduğu erkek, 2’si akrabası, 2’si babası, 2’si eskiden birlikte olduğu erkek ve 2’si de oğlu tarafından öldürülmüştür.” denildi.
Kadınların en çok evlerinde ve sokak ortasında öldürüldüğü belirtilirken, 18 kadının evinde, 6’sının da sokakta katledildiği ifade edildi. Rapora göre, kadınların 2’si arabada, 2’si arazide, 2’si otelde, 1’i ıssız bir yerde ve 1’i de iş yerinde öldürüldü. 4 kadının nerede öldürüldüğüyse tespit edilemedi.
Devamında, kadınların nasıl öldürüldüğü konusunda, “24’ü ateşli silahlarla, 5’i kesici aletle, 3’ü de boğularak, 1’i darp edilerek ve 1’i de yüksek atılarak öldürüldü. 2 kadının nasıl öldürüldüğü tespit edilememiştir” ifadeleri kullanıldı.
Öldürülen kadınların çalışma durumlarını tespit etmenin zorluğuna işaret edilen raporda, önemli olan bu bilgi konusunda basına çağrı yapıldı.
“Kadınlar İstanbul Sözleşmesi yaşatır demeye devam ediyor” vurgusu yapılan raporda, İstanbul Sözleşmesi’nden ve sözleşmenin tartışmaya açılmasından bahsedildi. Sözleşmeden çekilmeye çoğunluğun (yüzde 63) karşı olduğu, toplumun yarıdan fazlasının (yüzde 51,7) ise sözleşmeyi bilmediği hatırlatıldı. İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmaması ve 6284 sayılı yasanın uygulanmaması nedeniyle kadın cinayetlerinin arttığı şöyle dile getirildi:
“İstanbul Sözleşmesi’nin ve 6284’ün tüm kurum ve kuruluşlar tarafından etkin ve bütünlüklü olarak uygulanmaması, kadın ve çocuk düşmanı söylem ve uygulamaların tüm hızıyla devam etmesidir. Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri münferit birer olay olarak ele alınmamalıdır, yürütülen politikalarla birlikte değerlendirilmelidir. Sözleşme’nin 6284’ün uygulanmadığı her durumda Türkiye’de kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet artmaya devam edecektir.”
Raporda ayrıca 36 kadın cinayetinden 3’ünde kadınların polis şikayeti, boşanma başvurusu, uzaklaştırma veya koruma kararı gibi adli başvurusu olduğunun bilindiği belirtildi, kalanlar hakkında bilgi olmadığı aktarıldı.
Şüpheli kadın ölümlerinin derhal aydınlatılması istenen raporda Rabia Naz cinayeti hatırlatıldı. Cinayet aydınlatılmadan dosyanın kapatıldığı ifade edildi ve “#NadiraKadirovayaNeOldu, #RabiaNazaNeOldu diye sormaya devam edeceğiz” denildi.