İsviçre’nin Basel kentinde 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kitlesel ve coşkulu bir yürüyüşle kutlandı. Çeşitli kadın örgütleri tarafından örgütlenen yürüyüş, 8 Mart Pazartesi günü saat 18.00’de Theaterplatz’ta toplanan kadınların burada yaptıkları konuşmalarla başladı.
Yürüyüş başlamadan önce polis, korona salgınını bahane ederek yürüyüşün izinsiz olduğunu, yürünmesi ve hele de çevreye zarar verilmesi durumunda “gerekeni yapacakları” konusunda kitleyi tehdit etti. Polisin bu tehditleri karşısında, yürüyüş organizatörlerinden “Yürüyüşün izinsiz ilan edilmesi yürüyüşün tehlikeli olduğu anlamına gelmemektedir. Yasağı tanımıyoruz, yürüyüş hakkımızı kullanacağız ve sokakları terk etmeyeceğiz” açıklamasıyla karşılandı.
Yapılan tok açıklamanın ardından coşkulu sloganlarla yürüyüşe geçildi. Bu kararlılık karşısında polisin saldırmayı göze alamadığı kadınlar, cezaevi önüne doğru yürüdü. Barfüsserplatz’a gelindiğinde yapılan konuşmaların ardından kentin en kalabalık caddesinden yürünerek sağlık emekçileriyle dayanışmak amacıyla hastaneye yürünmek istendi. Buna karşılık polis Schifflände’de kurduğu barikatla yürüyüşü engellemek istedi. Burada yaşanan kısa bir gerilimin ve sergilenen kararlılığın ardından polis barikatları açmak zorunda kaldı. Hastane önüne ve oradan da Petersplatz’a varan yürüyüş burada yapılan konuşma ve sloganlarla bitirildi.
Hemen hemen gençliğin damgasını vurduğu ve 2 bini aşkın kitlenin katıldığı yürüyüşün en sık ve coşkuyla atılan sloganı ise “anti-kapitalizm” oldu. İzinsiz ilan edilip tehditlerde bulunulmasına karşın yürüyüş boyunca polisin müdahale etmeyi göze alamadığı kitle, yürüyüş sonrası polis teröriyle karşılandı. Ara sokaklarda ve durdurulan otobüslerde polis “sürek avına” girişti.
Kızıl Bayrak / Basel