Joe Biden yönetiminin dış politikada izlediği saldırgan çizginin ilk karşılığını bulduğu yerlerden biri Ukrayna-Rusya ilişkileri oldu. İki ülke arasındaki gerilime emperyalist savaş aygıtı NATO da taraf oldu. Hem ABD hem NATO şeflerinin ateşe körükle gitmesi, gerilimin bölgesel bir boyut kazanmasına yol açtı.
Dinci-faşist rejimin kendi bekası için “büyük kumar oynama” taktiğine başvurması ve “Montrö Sözleşmesi’nden çekilebiliriz” açıklaması durumun daha da karmaşıklaşmasına neden oldu. “İki ipte oynama” aymazlığını sürdüren AKP şefi T. Erdoğan aynı anda hem Ukrayna Devlet Başkanı’yla hem Putin’le görüşüyor. Bu arada Biden yönetiminin desteğini almak için Türkiye’nin coğrafi konumunu pervasızca pazarlayan “yerli/milli” AKP-MHP rejimi, olası bir çatışmada ülkeyi ateşe atmaktan kaçınmayacağını gösteriyor.
Putin 'Montrö Sözleşmesi korunmalı'
ABD’nin Ukrayna üzerinden yükselttiği gerilime askeri ve diplomatik alanlarda karşılık vermeye çalışan Rusya, Montrö Sözleşmesi’nin korunmasının önemini AKP şefine hatırlattı. T. Erdoğan’la telefon görüşmesi yapan Vladimir Putin, bölgesel istikrar ve güvenliğin sağlanması için 1936 tarihli Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin korunmasının önemine vurgu yaptı.
Sputnik’te yer alan habere göre Putin, yapılan görüşmede Erdoğan'ın talebi üzerine Rusya’nın Ukrayna krizinin çözümüne ilişkin yaklaşımlarını anlattı. Türkiye'nin Kanal İstanbul projesiyle ilgili planlarının ele alındığı bölümde ise Putin, bölgesel istikrar ve güvenliğin sağlanması için 1936 tarihli Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin hükümleri uyarınca belirlenen Boğazlar rejiminin korunmasının önemini vurguladığı belirtildi.
Rusya, Boğazlarla ilgili sözleşmenin iptaliyle ilgili açıklamalardan duyduğu rahatsızlığı daha önce de dile getirmişti.
Saldırganlığa Türkiye'den de destek: "Ukrayna ilel koordinasyon sürdürelecek"
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin, Türkiye-Ukrayna Yüksek Düzeyli Stratejik Konseyi'nin (YDSK) dokuzuncu toplantısı için Türkiye'ye geldi. Erdoğan ile Zelenskiy arasındaki görüşmenin ardından yayımlanan bildiride, Zelenskiy yönetiminin ABD desteğiyle gündeme getirdiği Kırım ve Donbass bölgesine yönelik saldırganlığına da değinildi. Türk sermaye devletinin Ukrayna devletinin yanında olduğu şöyle ifade edildi:
"Ukrayna'nın uluslararası tanınmış sınırları içinde, toprak bütünlüğü ve egemenliğine kayıtsız ve şartsız desteğin yeniden teyit edilmesi, Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Sivastopol şehri ile Donetsk ve Luhansk bölgelerinin işgalden kurtarılması başta olmak üzere, Ukrayna'nın uluslararası kabul görmüş sınırları içinde toprak bütünlüğünü yeniden sağlamayı amaçlayan adımlar konusunda koordinasyonun sürdürülmesi kararlaştırıldı."
ABD-NATO şeflerinden aldığı gazla Rusya ile gerilimi arttıran açıklamalar yapan V. Zelenskiy’nin AKP şefi ile görüşmesi ve Türk sermaye devletinin saldırganlıkta koordinasyon içerisinde olacağını açıklaması, Saray rejiminin bölgedeki saldırganlığa ortak olacağına ve ABD emperyalizmine uşaklığı sürdüreceğine işaret ediyor.