İnsan Hakları Haftası etkinlikleri kapsamında, İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkezi Hapishaneler Komisyonu’nun bütün şubelerinde hasta mahpuslar için eşzamanlı açıklamalar yapıldı. İHD İstanbul Şube binasında düzenlenen basın toplantısında basın metnini şube yönetiminden Ferit Barut ve Mehmet Acettin okudu.
Hapishanelerde artan hak ihlallerinin hatırlatıldığı açıklama şöyle devam etti:
“En son olarak Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde, işkence ve cinsel saldırıya uğrayan Garibe Gezer tutulduğu tek kişilik hücrede yaşamını yitirmiştir. Garibe Gezer’in yaşamını yitirmesine neden olan maruz kaldığı saldırılar ve cenaze işlemleri sırasında basına yansıyan görüntüler kamu gücünü elinde bulunduranların mahpuslara ve yakınlarına insanlık dışı bir yaklaşım içinde olduklarının en somut örneğidir.”
Hasta mahpusların sağlığa erişim haklarının engellendiğinin vurgulandığı açıklamada İHD’nin talepleri şöyle sıralandı:
“• Mahpusların tedavilerinin düzenli bir şekilde uygun koşullarda yapılması sağlanmalı; tedavisi cezaevinde yapılamayacak mahpusların tahliyeleri sağlanmalı, Adli Tıp Kurumu infazın ertelenmesi raporlarında son ve tek merci olmaktan çıkarılmalıdır. İnfazı ertelenen mahpusların tedavileri için sağlık giderleri devlet tarafından karşılanmalıdır.
• Sağlık sebebiyle infazın ertelenmesi kararlarında cumhuriyet savcılarının takdir yetkisi kaldırılmalı, hastanelerin verdiği raporlar esas alınarak cezaların infazları ertelenmelidir.
• Cezaevlerinde kapasite sorununa rağmen infaz yasasına aykırı bir şekilde tek kişilik hücrelerde tutulan çok sayıda tutuklu ve hükümlü bulunduğu tarafımızca tespit edilmiştir. Tecrit uygulamaları, mahpusların fiziksel- psikolojik-sosyal bütünlüklerini bozmakta ve insanın varoluşuna aykırı olarak bir işkence yöntemidir. Tecride dayalı infaz rejimi, uygulayanların inisiyatifine bırakılamaz derhal kaldırılmalıdır.
• İmralı Cezaevi’nde Abdullah Öcalan ve arkadaşlarına uygulanan özel hukuk ve ağırlaştırılmış tecrit kaldırılmalı, aile ve avukat görüş hakları tanınmalı ve yasal haklarından yararlandırılmalıdırlar.
• AİHM’in Kaytan - Türkiye kararı uyarınca mahpusların müddetnamelerinde yaşları ve sağlık durumları dikkate alınarak tahliye olabilecekleri uygun bir tarih yer almalıdır.
• AİHM’in Gülay Çetin - Türkiye kararında belirttiği hususlara uyulmalı, hasta mahpusların tahliye edilmemesinin AİHS’in 3. maddesinin ihlali olduğu hatırda tutulmalıdır.
• Mahpuslar aşırı kalabalık koğuşlarda tutulmamalı, havalandırma haklarından kesintisiz bir şekilde yararlandırılmalı, temiz su ve sıcak suya erişimleri sağlanmalıdır.
• Hapishanelerde sürekli olarak doktor ve mahpus sayısına uygun şekilde sağlık personeli bulundurulmadı, hastanelere sevkler esnasında tek kişilik ring araçlarıyla değil ambulans tipi araçlarla sevkler sağlanmalıdır.
• Mahpusların sağlıklı beslenmeli için yeterli ve besleyici iaşe bedelleri karşılanmalı, diyet yemeği ile beslenenlerin diyet yemeği uygun şekilde verilmedir.
• Ceza infaz memurları ve hapishane idarelerinin olumsuz ve hatta suç teşkil eden tutumlarının önüne geçmek için etkili bir denetim mekanizması oluşturulmalı; baroların ve insan hakları örgütlerinin bu denetim süreçlerine aktif bir şekilde katılmaları sağlanmalıdır.”
Hasta mahpuslara kart gönderildi
İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, hasta mahpuslara kart göndermeden önce Sıraselviler’deki Taksim postanesi önünde eylem yapacaktı. Polis, Şube Başkanı Gülseren Yoleri’yi arayarak eyleme izin vermeyeceklerini belirtti. Bunun üzerine komisyon şube binası önünde açıklama yaptı.
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İstanbul Temsilcisi Ümit Efe yaptığı açıklamada, polisin yasaklamasını protesto ederek, bu konuda suç duyurusunda bulunacaklarını ifade etti.
İnsan Hakları Haftası kapsamında hasta mahpuslara kart göndereceklerini belirten Efe kart göndermek için postaneye gideceklerini ifade etti. Açıklamanın ardından postaneye gidilerek dayanışma kartları gönderildi.
Kızıl Bayrak / İstanbul