Gözaltında kayıplar ve hasta tutsaklar için eylemler

Cumartesi eylemleri kapsamında Diyarbakır, Batman ve İzmir’de gözaltına alınarak kaybedilenler için eylem yapıldı. Ankara’da ise hasta tutsak Soydan Akay’ın serbest bırakılması istendi.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 21 Eylül 2019
  • 18:34

Cumartesi eylemleri kapsamında bugün Diyarbakır’da Ahmet Biçimli ve Ali İhsan Dağlı, Batman’da Mikdat Özeken, İzmir’de Şeyhmus Eroğlu’nun akıbetleri sorulurken, Ankara’da hasta tutsak Soydan Akay’ın serbest bırakılması istendi.

Diyarbakır

İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları 554. hafta eylemini İHD Diyarbakır Şube binası önünde yaptı. Eylemde, gözaltında kaybedilen Ahmet Biçimli ile Ali İhsan Dağlı’nın akıbetleri soruldu.

Eylem söz alan İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan Cumartesi Anneleri’nin, gözaltında kaybedilenlerin yakınlarının kemiklerini aramalarının bile engellenmeye çalışıldığını belirterek, Ankara JİTEM davasında katillerin tutuklanmak bir yana mahkemeye gelmediklerini vurguladı ve “Böyle bir adalet anlayışı olabilir mi?” dedi.

Demirtaş ve Yüksekdağ için dün verilen tutuklama kararlarını protesto eden Türkdoğan kayıpların akıbetini öğrenmek istediklerini vurguladı.

1994’te Diyarbakır Silvan’da yüzü kapalı ve silahlı kişilerce kaçırılan Ahmet Biçimli’nin oğlu Hanifi Biçimli, eylemde yaptığı konuşmada babasının kaybedilişini anlatarak “Kemiklerini bulana kadar, peşini bırakmayacağız” dedi.

Ardından da İHD Diyarbakır Şube yöneticisi Hasan Yalçın, 14 Nisan 1995’te yine Silvan’da  gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Ali İhsan Dağlı’nın akıbetini sordu. Yalçın, Dağlı’nın gözaltına alınışını ve sonrasını şu ifadelerle anlattı:

“Köy muhtarı Mehmet Şirin Kılıç, gözaltına alınan Ali İhsan Dağlı’nın köyden götürüldüğüne ve sol elinden yaralandığına şahit olur. Köy Muhtarının aktardıklarına göre; Ali İhsan Dağlı önce Hişkamergê Köyüne götürülür. Yarım saat burada bekletildikten sonra bir helikoptere bindirilerek Silvan Jandarma Komutanlığına götürülmüş. Ali İhsan Dağlı’nın köyden çıkartılırken kurşun yarasından dolayı gömleğinin kanlı oluğuna şahit olunur. Köy muhtarı ertesi gün serbest bırakılır. Ancak Ali İhsan Dağlı’dan bir daha haber alınamaz. Gözaltı sonrası ailenin Ali İhsan Dağlı için resmi kurumlara yapmış olduğu başvurular sonuçsuz kalır. 24 Nisan 1995 yılında babası Mehmet Dağlı tarafından DGM savcılığına yapılan başvuru sonrası aileye ‘Ali İhsan Dağlı adlı bir şahsın gözaltına alınmadığı söylenir.”

Yalçın, Ali İhsan Dağlı hakkında AİHM’de açılan davada Türkiye mahkum edilmesine rağmen Dağlı’dan haber alınamadığını belirtti.

Konuşmaların ardından oturma eylemi yapıldı.

Batman

İHD Batman Şube binasında yapılan 460. hafta eyleminde Mikdat Özeken’in akıbeti soruldu. Basın metnini okuyan İHD Batman Şube yöneticilerinden Mehmet Zeki Tangüner, Özeken’in kaybedilmesini aktardı.

27 Eylül 1994’de Yüksekova Tabur Komutanı Mehmet Emin Yurdakul komutasındaki askerler, Karlı köyüne baskın yaptılar. Baskına Kahraman Bilgiç isimli bir itirafçıyı da katılır. Bu baskın sırasında Yüksekova’dan köye kışlık odun toplamaya giden Özeken’in gözaltına alındığını belirten Tangüner konuşmasının devamında Özeken’in abisinin anlatımını aktardı:

“İtirafçı Kahraman Bilgiç, bizden 10 bin Mark karşılığında kardeşimi bize teslim edeceğini söyledi. Parayı temin edip kendisine verdik. Bu parayı verdikten sonra Yüksekova’dan ayrıldı. Davacı olduk. En son davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşıdık. AHİM, Türkiye’yi tazminat ödemeye mahkum etti.

Daha sonra Diyarbakır cezaevinde yatan itirafçı Kahraman Bilgiçle görüştük. Kardeşimi öldürdüklerini itiraf etti. Gömüldüğü yeri söyleyeceğini, ancak bizden yine para talebinde bulununca amacının tekrar bizden para koparmak olduğunu anladık ve parayı vermedik.”

Tangüner, Özeken’in akıbetini sorduktan sonra 5 dakika oturma eylemi yapıldı.

İzmir

İzmir’de Konak Eski Sümerbank önünde yapılan eylemde basın metnini şube yöneticilerinden Ahmet Çiçek okudu.

Şeyhmus Eroğlu’nun 21 Eylül 1995 tarihinde Batman’daki evine baskın düzenleyen askerlerce gözaltına alındığını ve kendisinden bir daha haber alınmadığını belirten Çiçek devamında şunları söyledi: “Onunla aynı zamanda gözaltında kaldığını belirten kimi görgü tanıkları Şeyhmus Eroğlu’nun gözaltında tutulduğunu, ağır işkenceler gördüğünü, daha sonra da serbest bırakıldığını söyledi. Yine Midyat’taki kimi görgü tanıklarının ifade ettiğine göre serbest bırakıldığının söylendiği tarihte, özel timlerin olduğu bir arabanın içinde görüldü. Şeyhmus Eroğlu’ndan gözaltına alındığı tarihten itibaren bir daha haber alınamadı.”

Açıklamanın ardından oturma eylemi yapıldı.

Ankara

Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, İHD Ankara Şube binası önünde yaptığı 264. hafta eyleminde hasta tutsak Soyadan Akay’ın serbest bırakılmasını istedi. Basın metnini İHD Ankara Şube üyesi Murat Can Çoban okudu.

Serbest bırakılmadığı ve tedavi edilmediği için yaşamını yitiren hasta tutsakları hatırlatan Çoban Silivri 9 No’lu F Tipi Kapalı Hapishanesi’nde kalan Soydan Akay’ın durumunu şu ifadelerle anlattı:

“Mayıs 2019’da ışın tedavisi yapılması kararı verilmiştir. Işın tedavisine hazırlık için iki ilaç kullanarak hormon tedavisine başladı ve tahminen Eylül ayında hastaneye yatırılması gerekmektedir. Birçok hastalığı olan Soydan Akay’ın şu anda en önemli sorunu prostat kanseri ve Hepatit hastalığıdır. Birçok hastalığının yanı sıra bu ağır hastalıklarının da olmasına rağmen tek kişilik hücrede tutulmaktadır. Hasta mahpusların tek başına tutulması ağır riskler oluşturmaktadır.”

Akay’ın hastalığından dolayı kalabalık bir odaya alınmasını talep ettiklerini söyleyen Çoban, Akay’ın öncelikle tedavisi için kalabalık bir koğuşa alınması gerektiğini belirten Çoban, serbest bırakılmasını istedi.