Gazetecilerden sansür yasasına tepki

Basın meslek örgütlerinin çağrısı ile pek çok ilde gazeteciler sansür yasasını protesto etti.

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 21 Haziran 2022
  • 20:30

Basın meslek örgütleri Meclis’te görüşülecek olan ve medyaya sansür getiren “dezenformasyon yasası”nı Bursa, Kocaeli, İzmir ve İstanbul olmak üzere pek çok ilde protesto etti.

“Toplumsal bir otosansür dalgası yaratacak”

İzmir’in Konak ilçesinde yapılan eyleme İzmir Barosu, İzmir Tabip Odası, KESK ve DİSK destek verdi. Basın açıklamasını İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi okudu.

Gappi, yasa teklifiyle medyaya yönelik öngörülen idari tedbirler arasında para cezası, reklam yasakları ve sosyal medya ağlarına bant daraltma yaptırımlarının da olduğunu söyleyerek şunları ifade etti:

“Yasa teklifinde keyfiyete dayalı yazılı basının kapısına kilit vuracak maddeler vardır. Yaklaşık 1000 gazete, yaşam kaynağı olan resmi ilanları alamamakla ve kapanmakla karşı karşıya kalacaktır.”

Yasa teklifi yasallaşırsa sadece gazeteci için değil yurttaş için de “yanlış bilgiyi alenen yayma suçu” nedeniyle 3 yıl hapis cezası riski olacağını ifade eden Gappi şöyle devam etti:

“Tüm toplumun yazmaktan, eleştirmekten, sosyal medyada mesaj paylaşmaktan alıkoyulması hedeflenmektedir. Bu yasa toplumsal bir otosansür dalgası yaratacaktır. Bu nedenle sadece gazetecilerin sorunu değil tüm toplumun sorunudur.”

Bağımsız haberciliğin doğrudan yana mücadele eden herkes için geçerli olduğunu belirten Gappi, şunları söyledi:

“Bizi özgür bırakın. Türkiye’yi, toplumu bizim üzerimizden şekillendirmekten vazgeçin. Temel insan hak ve özgürlüklerine, Uluslararası sözleşmelere ve Anayasa'ya aykırı olan basın tarihine kara bir leke olacak bu teklifi çekin.”

“Gazeteciler serbest bırakılsın”

TGS Adana Şubesi, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nin sosyal tesislerinde basın açıklaması gerçekleştirdi. Ortak açıklamayı TGS Adana Şube Başkanı Salim Büyükkaya okudu. Teklif daha yasalaşmadan Diyarbakır’da tutuklanan gazetecilerin yaptıkları haberlerin sorgulandığını belirten Büyükkaya şunları ifade etti:

“Biz basın meslek örgütleri olarak bu istibdat yasasının geri çekilmesini istiyoruz. Biz basın meslek örgütleri olarak sansür, hapis cezası değil demokrasi ve basın özgürlüğü istiyoruz. Biz basın meslek örgütleri olarak öncelikle başta Diyarbakır’da tutuklanan meslektaşlarımız olmak üzere cezaevlerindeki gazetecilerin serbest bırakılmasını istiyoruz.”

Meclis’te maskeli protesto

Parlamento muhabirleri meclis grup toplantılarına siyah maske ile katılarak yasa tasarısını protesto etti. “Anayasa’ya aykırı bu tasarının geri çekilmesini istiyoruz. Susturma, korkutma, hapsetme yasasına hayır!” diyen parlamento muhabirleri meclis grup toplantılarını siyah maskelerle takip etti. 

Ankara’da Haber Sen’e saldırı

Haber Sen Ankara 2 No’lu şubenin işyerinde yapmak istediği basın açıklamasına polis saldırdı. Üye ve yöneticiler darbedildi.  Sendikanın üye, yöneticileri ve posta emekçilerinin bina önüne çıkarılmadığını aktaran Haber Sen Ankara 2 No’lu Şube Başkanı Yaşar Polat Evrensel’e yaptığı açıklamada şunları ifade etti:

Çankaya sınırları içerisinde basın açıklaması yaptırmıyoruz. Valiliğin emri var denildi. Biz de burasının bizim iş yerimiz olduğunu, her zaman yaptığımızı ve bugün yine yapacağımızı söyledik. Yaşanılan arbede sonucunda açıklama yaptırmadılar. Biz de işyeri içerisinde arkadaşlarımızla toplantı yaptık. Suç duyurusunda bulunacağız.”

İstanbul TGC’de basın toplantısı

İstanbul’da 7 basın meslek örgütü Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin Konferans Salonu’nda toplantı düzenledi. TGC Başkanı Turgay Olcayto şunları ifade etti:

“İktidarın çok sesli bir toplum yaratma istemediği açık. Tek sesli tek düşünceyi içeren bir topluma dönüştürmek konusunda çalışmaları var son tasarı bunlardan biri. İktidarın baskıları zulmü yetmezmiş gibi birde sosyal medyadaki kapıları kapatmak istiyorlar. Korkuyorlar, korkmasalar böyle bir şey yapmazlar korkuyorlar.  Demokrasi arpa boyu bir yol alamadık.”

TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, kanun tasarısının meslek örgütlerine sorulmadan hazırlandığına dikkat çekti. İktidarın dezenformasyonla mücadele adı altında haberi ortadan kaldırmaya yönelik bir hamle yaptığına vurgu yapan Durmuş, “Dezenformasyon ve yalan haberle mücadele edeceğiz derken, savcılara, hâkimlere neyin yalan, neyin doğru olduğunu kararını verme yetkisi var” dedi.

Basın İlan Kurumu’nun ikinci bir RTÜK’e dönüştürülmek istendiğine vurgu yapan Durmuş, “Bu tasarımın içerisinde sadece sansür var. O yüzden biz bu tasarıyı kabul etmiyoruz. Geri çekilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Basın Konseyi Genel Sekreteri Mustafa Eşmen gazetecilerin evlerinin gece basılarak gözaltına alındığını hatırlatarak şöyle devam etti:

“Tutuklanıyor, haklarında dava açıyor. Gazeteciler ömürlerini adliye konulara geçiyor şu anda bile. Bu yasa çıktıktan sonra durum daha da vahim olacak. Yalan haber ve dezenformasyon ile mücadele elbette edilmelidir. Ama bu halkın haber alma ve gerçekleri öğrenme hakkını gasp etme derdi.”

TYS Genel Başkanı Adnan Özyalçıner şunları ifade etti:

“Sosyal medya yasası, insanın anayasal hakkı olan temel hak ve özgürlüklerine düpedüz el koymak demektir. Yalnız gazete, gazeteci ve okur arasındaki özgürce haber verme, haber almadaki düşünce ve ifade özgürlüğünü kısıtlamış olmakla kalmıyor, insanlar arasındaki serbestçe iletişim kurma ve konuşma özgürlüklerini de düşüncelerini söyleme ve ifade etme özgürlüklerini de yasaklıyor.”

DİSK Basın İş Sendikası Genel Sekreteri Özge Yurttaş, yasanın Meclise geldiğinde Diyarbakır’da gazetecilerin gözaltına alınıp tutuklandığını belirtti. Basın özgürlüğü için halkın haber alma hakkı için yasanın geri çekilmesini yasayla beraber eş zamanlı olarak gazetecilerin hedef alındığını belirten Yurttaş, “Her türlü operasyonun, davanın hukuki soruşturmanın da gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bunlar özgür basın için hep birlikte mücadele etmeye devam ederiz” dedi.

PEN Yazarlar Derneği ve Türkiye Yayıncılar Birliği adına da yapılan konuşmalarda yasa tasarısının yayıncılığı da etkileyeceği belirtildi.