Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Halkın Hukuk Bürosu’ndan (HHB) avukatların yargılandığı davanın üç gün sürecek olan duruşması, Silivri Hapishane Kampüsü Duruşma Salonunda saat 11.00’de başladı. İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada 22 avukat yargılanıyor. ÇHD Genel Başkanı Avukat Selçuk Kozağaçlı ve üyesi Avukat Barkın Timtik beş yılı aşkın süredir tutuklu.
Son olarak 15 Eylül 2021 tarihinde görülen duruşmada, duruşmadan bir gün önce dosyaya atanan savcı yaklaşık 7 yıldır devam eden dosyada esas hakkında mütalaa sunabileceğini beyan etmiş, 17 Kasım tarihli duruşmanın hemen öncesinde esas hakkında mütalaa sunulmuştu. Mütalaada Kozağaçlı’nın “yasadışı örgüt yöneticiliği”nden cezalandırılması, diğer tüm avukatlar hakkında da “yasadışı örgüt üyeliği”nden ceza istenmişti.
Kozağaçlı ve Timtik duruşma salonuna “Ebru Timtik ölümsüzdür!” sloganları ile girdi. Mahkeme Başkanı geçen celse adli emanete yazılan yazıya cevaben birtakım evrakların geldiğini ve bu evrakların adli tıp kurumuna incelemeye gönderileceğini, bu sebeple de bu celse esasa ilişkin beyanların alınmayacağını, yalnızca tahliye taleplerinin alınacağını belirtti.
“Bunlar gerçek kişi değil”
ÇHD Genel Başkanı Avukat Selçuk Kozağaçlı söz aldı ve gizli tanıkların gerçek kişi olmadığını teşhir etti. Av. Kozağaçlı şu beyanda bulundu:
“Sayın savcıya sitem etmek istemem ama sekiz yıldır aranan evrakların bulunduğu iddia ediliyor, şimdi CMK uyarınca delil değerlendirilmesi yapılıyor ama savcılık bir taraf olarak bu duruma müdahil olmuyor. Gizli tanıklar Ateş, Çelik, Kanarya tutanaklara göre, birden bire emniyete başvurup örgüt hakkında bildiği her şeyi anlatmak istiyor, savcıya gökten tanık yağıyor. Ama kendiliğinden beliren bu tanık duruşma salonuna gelemiyor. Getirin Kanarya'yı burada ötsün. Getirin bize söylesin sözlerini. Dilovası mahlaslı bir gizli tanık Ergenekon davasında bizden bahsediyor. Savcılık heyecanla iddianamesine ekliyor. Gelsin, dinleyelim. Çok net söylüyorum bunlar gerçek kişi değil.”
“Aleyhimize delili mahkemeye getirmeye çalışıyoruz”
Kozağaçlı tanıkların gerçek olmadığını anlatarak şu şekilde devam etti:
“2012/2 mahlaslı tanık tek Ankaralı tanık, ben 30 yıldır Ankara’da yaşıyorum tek Ankaralı tanık. Getirseniz ya onu. Biz aleyhimize delili mahkeme salonuna getirmeye çalışıyoruz. Dünyada böyle sanıklık yoktur. Öyle üstü kapatılarak hareket edilemez. Savcılık, tanıkları dinlemekten vazgeçecek sebebini belirtecek sonra diyecek özür dilerim seni 8 yıl oyaladım 6 yıl tutuklu tuttum diye öyle susarak vazgeçme olmaz. Yüzleşme isimli tanık var, bunun da ismi güzel. Gelsin burada yüzleşelim. Bunlar talep değil bunlar kanunun amir hükmüdür. İddianame savcısı Adem Özcan'ın mal varlığına el kondu geçen hafta. Bu iddianameyi Adem'den başka kimse yazamaz, fikri mülkiyet hakkıdır. Sizin bu iddianameyi Varlık Fonu'na devretmeniz lazım.”
“Olguya değil olaya dayalı tanıklar bulmalısınız”
“O tanıklar bu duruşmada dinlenecek, bu amir hüküm. O tanıklar dinlenmeden bu hüküm kurulamaz zaten” diyen Kozağaçlı şu şekilde devam etti:
“Bu ara kararlar kurulduğunda Aziz Ermiş, açık cezaevindeymiş. Dosyada dinlenen tek tanık. 19 Eylül 2013'te dinlenmiş Edirne'de. Avukatımız Aycan Çiçek gitmiş istinabe mahkemesine. Ne demiş tanık? Ben Selçuk'un ÇHD genel başkanı olması gerektiğini bilirim ben İstanbul'da yargılandım, beraat ettim, ama ben örgüt üyesiydim, Selçuk’la eşi de örgüt üyeliği yapar İstanbul’da. 13 tanık bize 13 olay anlatmalı. Bizim dosyadaki tanıklar ne diyor, bu kişi DHKP-C üyesidir. Böyle tanıklık olmaz, bize ceza vermek istiyorsanız olguya dayalı değil olaya dayalı tanıklar bulmalısınız. Bant kaydı olurdu elinizde, tutanak olurdu. Bunlar yok.”
Timtik: Açlık grevi ve ölüm orucunun sebebi ablamla aynı
Ardından söz alan Avukat Barkın Timtik 5 gündür açlık grevinde olduğunu duyurarak “19 Aralık'tan beri Sincan Hapishanesinde tutuklu olan Sibel Balaç ölüm orucuna, Tekirdağ F Tipi Hapishanesinde Gökhan Yıldırım süresiz açlık grevine başladı. Ben de onlarla dayanışmak için açlık grevindeyim. Ölüm orucuna ve açlık grevine başlamalarının sebebi ablamın ölümüne sebep olan sebeplerle aynı” dedi.
Hapishanede itirafçılık dayatması
Timtik, hapishanelerdeki itirafçılık dayatmalarına değinerek beyanına şu şekilde devam etti:
“İtirafçılık politikası esasen halk değerlerinin yozlaştırılmasına dayanır. İki Grup Yorum üyesi biri Sultan Gökçek, İbrahim'in eşi, ona bizzat savcı hapishaneye gelerek itirafçılık teklifinde bulundu. Emel Yeşilırmak'ın ailesini MİT görevlileri kaçırmakla tehdit ediyorlar. Diyorlar ki ailesine ‘Bu iş bir iğneye bakar, intihar etti deriz.’ Grup Yorum temsil kabiliyeti çok yüksek bir müzik grubu. Bu yüzden Grup Yorum'la uğraşıyorlar.”
Av. Çiğdem AKBULUT, 26 farklı uluslararası hukuk kurumunun mahkemeye hitaben yazdığı beraat ve derhal tahliye talepli dilekçelerini sundu.
Sonraki duruşma 23 Mart’ta
Avukatların beyanlarının ardından mahkeme Selçuk Kozağaçlı ve Barkın Timtik’in tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma 23 Mart 2021 tarihine ertelendi. Kozağaçlı ve Timtik salondan “Ebru Timtik ölümsüzdür!” sloganlarıyla uğurlandı.