Boğaziçi Üniversitesi eylemleri ile dayanışma

İHD İstanbul Şubesi Eğitim Hakları Komisyonu ve Eğitim Sen açıklama ile Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine destek oldu.

  • Haber
  • |
  • Gençlik
  • |
  • 05 Ocak 2021
  • 13:55

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Eğitim Hakları Komisyonu gözaltına alınan öğrencilerin serbest bırakılmasını isteyen yazılı bir açıklama yaptı.

Üniversitelere kayyım atama YÖK Kanunu’nun sonucudur

"Üniversitelere 'Kayyum Rektör' atanmasına imkân veren YÖK kanunu iptal edilmeli, gözaltına alınan Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri derhal serbest bırakılmalıdır" istemlerinin ardından sabah baskınlarıyla gerçekleşen gözaltı terörü hatırlatılan açıklamada şunlar ifade edildi:

"Hatırlanacağı üzere; 80 darbesinin ürünü olan YÖK, 6 Kasım 1981 tarihinde, rektörlük seçimlerini kaldıran düzenlemeyi içeren 2547 sayılı yasayla kurulmuş, yükselen tepkiler üzerine 1992 yılında bu yasada değişiklik yapılarak seçim ve atamanın bir arada olduğu bir sisteme geçilmişti. Bu sistemin yarattığı olumsuzluklar aşılmaya, üniversitelerde özerklik sağlanmaya çalışılırken, 2016 sonrası çıkarılan ve 29 Ekim 2016 tarihinde kabul edilen 676 sayılı KHK ile 2547 sayılı Kanunda değişiklik yapılarak rektörlük seçimleri tamamen kaldırılmış, rektör atama yetkisi cumhurbaşkanına verilmiş, 35 yıl öncesine, darbe koşullarına geri dönülmüştü. Bu düzenleme ile üniversitelere ve bilimsel eğitime büyük zarar veren antidemokratik uygulamalara verilen destek, bugün etkisini Boğaziçi Üniversitesinde göstermiş bulunmaktadır." 

'YÖK kaldırılmalı ve YÖK Kanunu iptal edilmeli'

Boğaziçi Üniversitesi Senatosu’nun 2012 yılında kabul ettiği ilkelerin sıralandığı açıklama şu ifadelerle son buldu:

"Bilimsel, özgün ve yaratıcı bir eğitimin yolu koşulsuz özgürlükten geçer.  Üniversitenin asıl sahibi öğrenciler ve sonrasında akademik kadrolardır. Üniversitelerin özerkliğine yapılan her tür saldırıyı kınıyoruz. Üniversitelerin özerkliğine darbe ifade eden YÖK kaldırılmalı ve Cumhurbaşkanına rektör atama yetkisi de veren YÖK kanunu iptal edilmeli, antidemokratik yöntemlerle yapılan rektör atamasına karşı çıktıkları için gözaltına alınan öğrenciler derhal serbest bırakılmalıdır."

Eğitim Sen: "Boğaziçi Üniversitesi bileşenlerinin yanındayız, birlikte güçlüyüz"

Eğitim Sen yaptığı açıklamada "Boğaziçi Üniversitesi bileşenlerinin yanındayız, birlikte güçlüyüz" dedi. Eğitim Sen, "Rektörlerin üniversite bileşenlerince seçilmesi yerine, üniversiteye kayyum atanmasını tercih eden ve bu tercihinde ısrarcı olan siyasi iktidar, üniversitelerdeki demokratik, muhalif, eleştirel düşünceye karşı tavrını dün tüm açıklığıyla gözler önüne sermiştir. Bugün de erken saatlerde çok sayıda öğrenci gözaltına alınmıştır" ifadelerine yer verdi.

Eğitim Sen, "Türkiye üniversiteleri AKP elinde cübbeleri polis postallarıyla ezilen, kapılarına kelepçe vurulan, siyasi iktidar karşısında el pençe durmaya zorlanan, akademisyenleri ihraç edilen, emekçileri güvencesiz çalışmaya mahkûm edilen, öğrencileri gözaltına alınan yerlere dönüştürülmüştür. İşte, tek adam rejiminin ve rektörlerinin üniversite tahayyülü budur" diye vurguladı.

Eğitim Sen açıklamanın devamında şu ifadelere yer verdi:

"Rejimin ve rejime sadakatle itaat eden rektörlerin üniversitelere biçtiği kaftanı, hep birlikte demokratik mücadele ile yırtabileceğimizi biliyoruz. Akademisyeni, öğrencisi, idari ve teknik personeli ve taşeron işçisiyle üniversite bileşenlerinin demokratik talepler etrafında yan yana gelmesinin umudu nasıl çoğalttığını görüyoruz. Umudumuz arttıkça, korkuya hükmettiğini sananların iktidarlarını yitirme korkularına da daha fazla tanık oluyoruz.

Bu nedenle herkesi, atanan kayyumu kabul etmeyen Boğaziçi Üniversitesi bileşenleriyle dayanışmaya, insan, toplum ve doğa yararına üniversite mücadelesine destek olmaya davet ediyoruz. Demokratik haklarını kullandıkları için gözaltına alınan tüm öğrencilerin derhal serbest bırakılmasını istiyoruz.

Tüm örgütlü gücümüzle sesimizi çoğaltıyoruz. Karanlığınıza, şiddetinize, kayırmacılığınıza, dayatmalarınıza alışmıyoruz, itiraz ediyoruz. Öğrencilere şiddeti, üniversite kapılarına kelepçeyi, kampüse polis çağırmayı üniversiteyi yönetmek sanan kayyumları üniversitelerimizde istemiyoruz."

 

İLİŞKİLİ HABERLER