Covid-19 salgını birinci yılını geride bırakırken toplumsal yaşamdaki etkisi hala sürüyor. Türkiye'de ilk vakanın 11 Mart 2020'de açıklanması ile beraber tüm eğitim kurumlarında örgün eğitime ara verilmişti. Salgının ağır seyretmesi üzerine online eğitime geçilmiş, örgün eğitime verilen ara ise uzatılmıştı.
İlk ve orta öğretim eğitimleri MEB'in EBA TV uygulaması üzerinden devam ederken eğitimde yaşanan sorunlar kaosa döndü. Online eğitim öncesi yaşanan niteliksiz eğitim, paralı eğitim uygulamaları, elemeci eğitim ve sınav sistemleri gibi sorunlar pandemi ve online eğitim ile daha da derinleşti. Yüz binlerce öğrenci internet ve teknik ekipman eksikliklerinden ötürü online eğitime erişemedi.
Pandemi nedeniyle sınavları ertelediğini açıklayan dinci gerici AKP iktidarı, turizm sermayedarlarının talepleri doğrultusunda sınav tarihlerini tekrar değiştirmiş toplumda tepkiye neden olmuştu.
Uzaktan eğitimde sınavlarla eşitsizlik derinleşecek
Eğitimi pandemi döneminde yapboza çeviren AKP iktidarı, bu dönemde de eğitimdeki kaosu devam ettirecek planlamalar yapıyor. Uzaktan devam eden eğitimde dönem sonu sınavını okullarda yapacağını duyuran Milli Eğitim Bakanlığı, gelen tepkiler üzerine bu kararını ertelemişti. Eğitim emekçilerinin, öğrenci ve velilerin “eğitimde fırsat eşitsizliğinin” derinleştiği, elemeci sınavların bunu daha da derinleştireceğini ifade etmesine rağmen, MEB sınav dayatmasından vazgeçmiyor.
Bunun son örneği olarak da MEB, Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nden “uzaktan eğitimde puanla değerlendirme yapılmaz” bölümünü çıkardı. Türkiye'de her kademeden 8 milyon öğrenci uzaktan eğitime erişemiyor. Uzaktan eğitimde sınav ısrarı eğitimde eşitsizliği daha da derinleştirecek.