Mali’deki siyasi krize dün akşam saatlerinde gerçekleşen askeri darbe eklendi. Başkent Bamako’ya 15 kilometre uzaklıkta bulunan Kati garnizonundaki askerlerce Keïta yönetimi devrildi.
Garnizondaki hareketliliğin ardından Başbakan Boubou Cisse, Bamako’ya giden askerleri “tüm yanlış anlaşılmaların giderilmesi” için silahları bırakmaya çağırmıştı. Buna uymayan askerlerin, Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar Keïta ile birlikte Başbakan Boubou Cisse’yi ev hapsine almasıyla darbe sonuç verdi.
Bu sabah televizyonda canlı yayınlanan konuşmasında Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar Keïta “Görevimi bırakmaya karar verdim” diyerek istifasını açıkladı. Bunun yanı sıra, parlamentonun da feshedildiğini duyurdu.
Mali resmi televizyonu RFI üzerinden, ordunun ülkede yönetimi üstlenmesi için Ulusal Komite’nin kurulduğu duyuruldu. Ulusal Komite, “siyasi bir geçiş sürecinin” ardından seçimlerin “uygun bir zamanda yapılacağını” açıkladı. Darbeci askeri yönetim, “iktidar gücü ile değil ulusun sağlığı ile ilgili olduklarını” iddia ederek darbenin gerekçesinin “kaos, belirsizlik ve anarşi” olduğunu öne sürdüler. Ayrıca BM Barış güçleri ve ülkede bulunan Fransız askeri üssü ile ortaklıklarına devam edeceklerini belirttiler.
Darbeye karşı tepkiler
“Kamu düzeninin” yeniden tesis edilmesi çağrısında bulunan Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS), orduya derhal kışlalarına dönmesi çağrısında bulundu. Eski sömürgesinde tabloya ilişkin açıklama yapan Fransa Dışişleri Bakanlığı ise ECOWAS'ın açıklamalarıyla hemfikir olduğunu ve olayları “mümkün olan en güçlü şekilde” kınadıklarını bildirdi. Avrupa Birliği de isyanı “askeri darbe” olarak niteleyerek tüm bölgeyi istikrarsızlaştıracağı konusunda “uyarıda” bulundu.
Batı Afrika’da dinci-gerici çetelere karşı mücadele adı altında asker bulunduran Fransa için Mali kilit bir konumda bulunuyor. Birleşmiş Milletler (BM) şemsiyesi altında Almanya da Mali’de asker bulunduruyor. Alman Federal Meclisi kısa bir süre önce Alman askerlerinin BM’nin EUTM misyonuna katılımının arttırılmasını büyük bir çoğunlukla kabul etmişti.
BM Güvenlik Konseyi’nin de Mali’deki durumu görüşmek bugün en kısa süre içinde toplanacağı belirtiliyor. Darbenin ardından açıklama yapan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres “acil anayasa ve yasaların düzenlemesini” istedi.
Yolsuzluk karşıtı protestolar sürüyordu
Kriz içinde bulunan ülkedeki muhalefet, yolsuzluk ve seçim hilesi iddialarıyla birlikte adı anılan Cumhurbaşkanı İbrahim Boubacar Keïta'nın istifasını talep ediyordu. Son aylarda tekrarlanan büyük protestolarla çalkalanan Mali'de, eylemlerde diğer taleplerin yanı sıra “Kahrolsun Fransa ve sömürge valisi” pankartları da taşınıyordu.
Mali’de 2018 yılında ikinci defa seçilen Keïta'ya karşı kitlelerin öfkesini yolsuzluk, ekonomik sıkıntılar ve seçimlere yapılan müdahaleler dinamitlemişti. Son olarak, Nisan ve Mart aylarında gerçekleşen 2 turlu genel seçimin sonuçlarının şaibeli olması Mali’deki tansiyonu yükseltmişti. Muhalif siyasi partilerin ve çok sayıda sivil toplum örgütlerinin çağrısıyla gerçekleşen ve Keïta'nın istifasını isteyen eylemler devam ediyordu. Eylemlerde polis tarafından en az 14 kişi katledilmişti.