İsviçre’de 2017 yılında “koşulsuz temel gelir” için halk oylaması yapılmıştı. Bu oylamada oy kullananların yüzde 23,1’i “koşulsuz temel gelir” lehine oy kullanmıştı. İşçi ve emekçilerin yoğun olarak yaşadığı bir kanton olan Basel Stadt’ta bu oran yüzde 36 idi. Yine işçi ve emekçi kentleri olan Zürih ve Cenevre kantonlarında da aynı oranlarda oy kullanılmıştı. Başkent Bern’de ise lehte oran yüzde 40’lardaydı.
Korona virüsü bütün dünyada olduğu gibi İsviçre’de de toplum sağlığını, özellikle işçi ve emekçilerin sağlığını gün geçtikçe daha fazla tehdit ediyor. Korona krizine paralel olarak işçi ve emekçilerin geçim sıkıntısı da bir krize dönüşüyor. Bu nedenle “koşulsuz temel gelir” talebi yeniden gündeme getirilmiş bulunuyor. 2017’deki halk oylamasında “koşulsuz temel gelir” her birey için 2 bin İsviçre frankı olarak talep edilmişti. Şimdilerde kişi başına talep edilecek “koşulsuz temel gelir” hala belli olmasa da miktarın 2017’de talep edilenin üzerinde olması bekleniyor.
2017’de halk oylamasının hemen akabinde, bir kamuoyu araştırma şirketin yapmış olduğu araştırmaya göre, reddedenlerin çoğunluğu ve İsviçre halkının toplam yüzde 69’u bu konuda ikinci bir halk oylaması olacağını umuyordu.
Temel gelir daha fazla para demek değildir. Temel gelir ek bir gelir de değildir. Adı üzerinde; herhangi bir şarta bağlı olmayacak olan temel bir gelirdir.
Dünyanın en zengin ülkeleri arasında en ön sıralarda yer alan İsviçre gibi bir ülkede bunun için kesinlikle yeteri kadar kaynak var. İsviçre burjuvazisi ve onun siyasi temsilcisi İsviçre Federal Hükümeti böyle bir talebin hayata geçmemesi için ellerinden geleni artlarına koymayacaklardır.
Gelinen aşamada “koşulsuz temel gelir” talebinin karşılanmasına kamuoyunda daha sıcak bakılmakla birlikte, sonucun ne olacağını işçi ve emekçilerin tutumu belirleyecektir.
Kızıl Bayrak / İsviçre