İngiltere'de okullarda "anti-kapitalizm" yasağı

Eğitim Bakanlığı’nın yayınladığı yönetmelik, anti-kapitalizmi "aşırı siyasi görüş" diye tanımlayarak bu görüşteki kuruluşların kaynaklarını kullanmayı yasaklıyor.

  • Haber
  • |
  • Dünya
  • |
  • 29 Eylül 2020
  • 16:41

İngiltere'de Boris Johnson'ın başında bulunduğu muhafazakâr hükümetinin, okullara eğitim müfredatı kapsamında "kapitalizm karşıtı" kuruluşların kaynaklarını kullanmamaları uyarısında bulunduğu bildirildi.

The Guardian gazetesinin haberine göre, Eğitim Bakanlığı’nca okullara yollanan eğitim müfredatına ilişkin yönetmeliklerin bulunduğu bir kılavuzda, anti-kapitalizm "aşırı siyasi" duruş olarak tanımlanırken, bunun yasa dışı bir faaliyet olduğu öne sürülüyor. Anti-kapitalizm yönetmelikte “yasa dışı faaliyet” ile eş tutuluyor.

Kılavuzda, "Okullar, aşırı siyasi duruşları olan kuruluşlar tarafından üretilen kaynakları hiçbir koşulda kullanmamalıdır. Malzemenin kendisi aşırı olmasa da kullanımı kuruluşa olan desteği ima edebilir." deniliyor.

Eğitim Bakanlığı Okul Standartları Müsteşarı Nick Gibb, bu yönergelerin, "tüm öğrencilerin başkalarına saygı duymalarını, diğerleriyle sağlıklı ilişki kurmasını sağlayacağını" iddia etti.

Öte yandan Eğitim Bakanlığı’nın yönetmeliği, İngiliz solunda tepkiyle karşılandı. İşçi Partili siyasetçi John McDonnell, Eğitim Bakanlığı’nın bu kararının iktidardaki Muhafazakar Parti içindeki 'yükselen otoritarizm'i simgelediğini savundu. McDonnell şu ifadeleri kullandı:

"Bu yönetmelik temelinde İngiliz tarihinin ve siyasetinin geniş bir bölümüne, hepsi de farklı zamanlarda kapitalizmin kaldırılması çağrısı yapmış olan İngiliz sosyalizmine, İşçi Partisi'ne ve sendikalara değinmek yasadışı olacak. Bu gelişme demokrasinin ifade özgürlüğü ve halkın eğitilmesini gerektirdiğine inanan herkesi kaygılandırmalı."

Ekonomist ve Yunanistan'ın eski Maliye Bakanı Yanis Varufakis de "Genelge bir ülkenin ne kadar kolay kaybedilebileceğini ve sessizce totalitarizme kayabileceğini gösteriyor" dedi.

Yazar ve siyasi aktivist Tarık Ali de "kararı ahlaki ve siyasi iflas" olarak ifade etti. Tarık Ali, kapitalizmin krizlerine ve sorgulanması gerektiğine işaret ederek, "Genç ve yaşlılar 2008'den sonra, şimdi virüs varken ve Batı dünyasında ufukta resesyonlar görünmüşken, anti-kapitalist analizleri nasıl okumasın?" diye sordu.