Türk sermaye devleti Kürt halkına dönük inkar ve imha siyasetini devam ettiriyor. Yakın geçmişte olduğu gibi, 20 Nisan’dan bu yana Kürt gerilla güçlerinin üslendiği Kuzey Irak’taki “Medya Savunma Alanları”nı aralıksız bir şekilde bombalanmaya devam ediyor.
Ukrayna’daki emperyalist savaşın yarattığı zehirli militarist atmosferi de fırsat bilen Türk devletinin saldırıları gittikçe pervasız bir boyut kazanıyor. Saldırılar Avrupa’daki Kürt halkı tarafından da kaygı ve öfke ile karşılanıyor.
Geçtiğimiz cumartesi günü Frankfurt’ta gerçekleştirilen kitlesel yürüyüşün ardından, saldırılar pazartesi yapılan bir miting ve yürüyüşle de protesto edildi.
Frankfurt merkezdeki Hauptwache’deki mitingde yapılan konuşmalarda, Kürt halkının Kürt gerillası şahsında son derece ciddi bir saldırıyla karşı karşıya olduğu vurgulandı. Yaşananın topyekûn bir imha savaşı, dolayısıyla da Kürtler için bir varlık yokluk sorunu olduğu belirtilerek, sözün bittiği bir noktada olduğu söylendi. Başta öncüler olmak üzere, Kürt halkının ve dostlarının eylemlerle tepkisini ortaya koyma çağrısı yapıldı.
Türk devletinin fosfor ve diğer kimyasal silahlar da dahil olmak üzere, en modern ve yıkıcı silahlarla bir imha savaşı yürüttüğü, fakat buna rağmen Kürt gerillasının, Türk ordusuna göre kıyas kabul etmeyecek hafif silahlarla büyük bir direniş sergilediği bilgisi verildi.
NATO’nun ikinci büyük ordusuna karşı gerillanın kanı ve canıyla kahramanca direndiği ve Türk ordusunun hedefine ulaşmasını engellediği belirtildi. Hulusi Akar’ın, namı diğer “kimyasal Hulusi”nin son açıklamalarının bunun itirafı niteliğinde olduğu ifade edildi.
Ayrıca saldırıların NATO güçleri ve Alman devleti tarafından da desteklendiği, bu yüzden de saldırıları sessizlikle karşılayarak onayladıkları belirtildi. On yıllardır olduğu gibi, günümüzdeki imha savaşında da Alma silahlarının yoğun olarak kullanıldığı söylenerek, Kürdistan’a yapılan silah sevkiyatı protesto edildi.
Konuşmaların ardından mitingin yapıldığı alanın etrafında kısa bir yürüyüş yapıldı. Eylem ve yürüyüş boyunca, “Yaşasın gerillanın direnişi”, “Terörist, çocuk katili, faşist Erdoğan”, “Almanya finanse ediyor, Türkiye bombalıyor”, “Bütün işgalciler Kürdistan’dan defolsun”, “Alman silahları ve parsı tüm dünyadaki katliamlara ortaktır”, “Türk ordusu Kürdistan’dan defol”, “Yaşasın enternasyonal dayanışma” sloganları sıklıkla atıldı. BİR-KAR’ın da flamalarıyla katıldığı eyleme, kimi Türkiyeli sol gruplar da destek verdiler.
Eylem, perşembe günü tekrar aynı alanda buluşmak üzere sona erdi. Henüz kesin olmamakla beraber, önümüzdeki hafta sonu Almanya’da merkezi bir eylemin planlandığı belirtiliyor.
Kızıl Bayrak / Frankfurt