BİR-KAR Frankfurt tarafından 26 Haziran günü bir yaz pikniği gerçekleştirildi. Frankfurt’a yakın Kelsterbach’taki bir parkta yapılan pikniğe BİR-KAR kitlesinin yanı sıra, GateGourmet (eski LSG) işçileri ile KPD’nin İnşası İçin İşçi Birliği’nden Alman dostlar da katılarak destek verdiler.
Piknikte beraber yenen yemeğin ardından Almanya ve dünyadaki güncel siyasal gelişmeler üzerine konuşmalar yapıldı. BİR-KAR adına yapılan selamlama ve kısa açılış konuşmasının ardından söz GateGourmet’ten Afganistanlı bir öncü işçiye verildi. Öncü işçi daha önce Lufthansa’ya bağlı olan LSG firmasında yıllardan bu yana yürüttükleri taban çalışmasından bahsetti. Yürüttükleri mücadelenin deneyimlerini son yapılan işyeri işçi temsilciği üzerinden somutladı. Son seçimlerde patronun, patron işbirlikçileri ile sendikal bürokrasinin kuşatmasına rağmen seçimi kazandıklarını, bunu da yıllardan bu yana yürüttükleri istikrarlı taban çalışmasına borçlu olduklarını belirtti.
Ardından Alman dostlar da bir konuşma gerçekleştirdiler. Konuşmada “İşçi sınıfı mağdur bir sınıf değildir, aksine devrimci bir sınıftır. Bu gerçeğin farkında olan burjuvazi, bu yüzden işçi sınıfına her yerde aralıksız olarak saldırıyor” denildi. Ukrayna’daki emperyalist savaşla ilgili ise şunlar dile getirildi: “Bu savaş Ukrayna ve Rusya’daki oligarkların ve kapitalistlerin savaşıdır. Buna karşı işçi sınıfının enternasyonal devrimci savaşının yükseltilmesi gittikçe önem kazanmaktadır.”
BİR-KAR İşçi Komisyonu’ndan bir işçi tarafından yapılan konuşmada ise, artan saldırılara ve baskılara karşı öncü, devrimci işçilere çok önemli görevler düştüğü, GateGourmet’te ortaya konulan türden örgütlenme çalışmalarının yaygınlaştırılıp güçlendirilmesinin büyük önem taşıdığı belirtildi.
BİR-KAR adına yapılan konuşmada ise, son zamanlarda pandemi, Ukrayna’daki emperyalist savaş, iklim ve gıda krizi gibi olguların, kapitalist sistemin nasıl onulmaz krizlerle karşı karşıya olduğunu gösterdiğini; devrimci sınıf partisinin bu tarihsel dönemi “krizler, savaşlar ve devrimler dönemi” olarak tanımladığını belirtti. Dünya halkları ve emekçilerinin kapitalist politikalara karşı döne döne direndikleri, yer yer ayaklandıkları ancak bu mücadelenin toplumsal devrimlere varabilmesi için devrimci sınıf partilerinin öncülüğünün şart olduğu vurgulandı. Bu bağlamda günün en önemli devrimci görevinin devrimci öncüyü geliştirip güçlendirmek olduğu ifade edildi.
Türkiye’de haziran ayında gerçekleşen 15-16 Haziran büyük işçi direnişi ile 2013’te rejimi sarsan Haziran Direnişi anıldı, her iki direnişin zengin derslerle dolu olduğu ve yürünmesi gereken yolu gösterdiği belirtildi. Haziran ayında yitirdiğimiz devrimci sanatçılarımız Nazım Hikmet, Ahmed Arif ve Orhan Kemal’in bize bıraktığı devrimci mirasa da değinilen konuşmada, sosyalist birikimin emekçi kuşaklara hediye ettiği bu değerlerimiz bir kez daha selamlandı.
Piknik yapılan sohbetlerin ardından akşam saatlerine doğru sona erdi.
BİR-KAR Frankfurt