Almanya’dan çete başına oturma izni

İnsanlık dışı koşullarda kamplara hapsedilen göçmenlere Almanya veya Avrupa’ya giriş izni vermeyenler, savaş suçu işlemiş “Beyaz miğferliler” çetesinin başına, A. Merkel’in özel uçağını tahsis etme utancına imza attılar.

  • Haber
  • |
  • Dünya
  • |
  • 27 Aralık 2020
  • 23:29

İngiliz istihbaratı tarafından organize edilen ve Suriye'ye karşı savaşta kullanılan “Beyaz Miğferliler”, İsrail ve emperyalistler tarafından korundu/korunuyor. Suriye’ye karşı savaşta IŞİD’in, El Kaide’nin bir tür ‘psikolojik savaş birimi’ olarak çalışan bu örgüt yalan haberler yaymak, mizansen çekim videolar yayınlamak, ‘Suriye yönetimi kimyasal silah kullandı’ yalanına dayalı kurgu filmler çekmek gibi kirli işler yaparak, Suriye halklarını hedef alan vahşi savaş suçuna ortak oldu.  

Bu örgütün şefi kabul edilen Chalid al-Salih ve başka örgüt üyelerine Alman devleti tarafından oturma izni verildi. Savaş suçlularına verilen bu izin, insan haklarından, demokrasiden söz eden Alman hükümetinin riyakarlığını bir kez daha gözler önüne serdi. 

Almanya'nın bu tutumuna tepki gösteren Suriye Dışişleri Bakanlığı, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Almanya, Suriye'ye karşı “düşmanca eylemlere karışmak ve cihatçı çeteleri korumakla” itham edildi. 

Cihatçıların faaliyet yürüttüğü alanların Suriye ordusu tarafından kuşatılması üzerine, İsrail’in desteği ile Beyaz Miğferliler çetesine mensup 800’ü aşkın kişi Golan Tepeleri üzerinden İsrail'e taşınmış, ardından Ürdün'ün başkenti Amman'ın 100 kilometre doğusundaki El Azrak mülteci kampına yerleştirilmişlerdi. İsrail ordu radyosunun açıkladığına göre, cihatçı çetelerin siyonistler tarafından tahliyesi, ABD ve Avrupa ülkelerinin talebi üzerine gerçekleştirilmişti. 

Ürdün Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada ise, Ürdün'ün bu kişileri hayatları tehlikede olduğu için ‘insani gerekçeler’le kabul ettiği iddia edildi. Ayrıca Almanya, Kanada ve İngiltere ile yapılan anlaşma gereği bu kişilerin yukarıda belirtilen ülkeler tarafından kabul edileceklerine dair kendilerine garanti verildiği de ifade edildi.

Almanya dahil batılı emperyalistler, çete üyeleri ile ailelerini kabul etmeyi garanti etmişlerdi. Bunun üzerine bir kısım aileler gerekli giriş belgelerini aldı, ancak Alman istihbarat örgütü (Federal Anayasa Koruma Bürosu) Chalid al-Salih davasına müdahale etti. Ürdün'deki El Azrak mülteci kampında Alman istihbarat elamanları tarafından sorgulanan Al-Salih'in İslamcı-cihatçı bir dünya görüşüne yakınlık duyduğu için ülkeye girişine izin verilmemişti. Çete başının iltica başvurusunun reddedilmesi Federal İçişleri Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı arasında anlaşmazlığa yol açtı. Çünkü İçişleri Bakanı Horst Seehofer cihatçı düşünceleri nedeniyle çete başının Almanya için tehlike oluşturduğunu dile getirerek karşı çıkmıştı.

 

Dışişleri Bakanı Heiko Maas ise, Alman Bild gazetesine yaptığı değerlendirmede, Horst Seehofer'in endişelerini başından beri temelsiz olarak değerlendirirken, “bu cesur ilk yardım görevlilerinin birçoğunun artık koruma ve sığınak bulması insani bir zorunluluk, bazıları da Almanya'da” diyerek bu çete üyelerine kapıları ardına kadar açtıklarını itiraf etmiş oldu. 

***

Halid el-Salih’in başını çektiği ‘ilk yardım görevlisi’ kılıklı bu cihatçı çete üyeleri emperyalist ülkelere yabancı değiller. Başta ABD olmak üzere batılı emperyalistler bu çeteyi kollayıp/kullandı. Savaşın propaganda aygıtı gibi çalışan Beyaz Miğferliler, aynı zamanda tüm güney Suriye'de yaralanan cihatçı katillerin tahliyesini de koordine etti. 2018 ortasına kadar 5 binden fazla cihatçı “Beyaz Miğferlilerin” yardımlarıyla İsrail ve Türkiye’deki hastanelere taşınıp tedavi edildi. 

Alman istihbaratı, Chalid al-Salih'in iki buçuk yıl boyunca Almanya'ya girişini reddetti. Ancak Ürdün Kralı ve Alman Dışişleri Bakanlığı’nın baskıları sonucunda çete başının Almanya'ya gelmesine izin verildi. Der Spiegel'in verdiği bilgilere göre, Alman istihbaratı yakın zamanda endişelerini geri çekti ve Chalid al-Salih’e insani nedenlerden dolayı oturma izni verildi. 

Emperyalistlere verdiği hizmet büyük olmalı ki, çete başı ile ailesi Almanya başbakanı A. Merkel’in hizmetine verilmiş olan A340 adlı özel uçakla Almanya’ya getirildi. İnsanlık dışı koşullarda kamplara hapsedilen göçmenlere Almanya veya Avrupa’ya giriş izni vermeyenler, savaş suçu işlemiş bir çetenin başına A. Merkel’in özel uçağını tahsis etme utancına imza attılar.