Pandemi, siyasi ve ekonomik krizin derinleştiği ABD'de, halk bitmek bilmeyen insan hakları ihlallerine karşı yeniden sesini yükseltiyor. Başkanlık görevini bırakmaya hazırlanan Donald Trump'ın beş idam kararını onaylamasına yönelik tepkiler sürerken bu kez açlık grevi yapan göçmenler için destek eylemleri yapılıyor. New York'un Manhattan bölgesinde önceki gün göçmenlerle dayanışmak için yapılan eyleme bir otomobilin dalması sonucu altı kişi yaralandı. Ohio eyaletinde ise evinin önünde polis tarafından vurularak öldürülen siyahi Casey Goodson için adalet çağrısı yapılıyor.
200 kişi tutsak
BirGün'de yer alan habere göre ABD'nin New Jersey eyaletindeki Bergen ilçesinde Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi'ne bağlı (ICE) gözaltı merkezinde bulunan onlarca göçmen yaklaşık bir aydır dönüşümlü açlık grevi yapıyor. Çoğunluğu Meksika ve Orta Amerika'dan olmak üzere yaklaşık 200 göçmenin ülkeye kaçak yollarla giriş yaptıkları bahanesiyle tutulduğu gözaltı merkezinde görevlilerin insanlık dışı koşullar dayatması ve onları serbest bırakmaması büyük tepki çekiyor.
Serbest bırakılmaları ya da koşullarının iyileştirilmesini talep eden göçmenler Covid-19 salgını için hiçbir önlem alınmayarak hayatlarının tehlikeye atıldığını savunuyor. Açlık grevindeki göçmenlerden Marcial Morales, "ICE dayattığı koşullarla bizi yok ediyor" diyor. Merkezdeki ilk eylemcilerden biri olan Morales, görevlilerin ay başında serbest bırakılacağını söylemesi üzerine açlık grevini sonlandırdığını ancak bu kararın uygulanmaması üzerine ikinci kez eyleme başladığını dile getiriyor.
Hücre cezası
Gözaltı merkezindeki görevliler ise açlık grevi yapan göçmenlere kötü muamelede bulunuyor. Diğer göçmenlere açlık grevi yapanlardan uzak durmalarını emrediyor ve emre uymamaları takdirde hücre cezası veriliyor. Açlık grevinde olanlara su vermeyen görevliler, zorla yemek yedirme gibi müdahaleler uyguluyor. Gözaltı merkezinde çok fazla kemirgen hayvan olması nedeniyle koğuş kapılarının altlarını çarşaflarla kapatarak içeri girmelerini engellemeye çalışan göçmenler temizlik malzemesi olarak ise yalnızca bir kalıp sabun verildiğini ve bunun hijyen için asla yeterli olmadığını belirtiyor. Bir ICE sözcüsü, Huffington Post'a yaptığı açıklamada, "Sağlıksız koşullarla ilgili suçlamaların gerçek olmadığını" ileri sürüyor.
Hayatları tehlikede
Gözaltı merkezi önünde ise göçmenlere destek eylemleri yapılıyor. 33 yaşındaki Guatemalalı bir göçmen olan Andrea, açlık grevi yapan kardeşinin astım hastası olduğunu belirterek yetkililerin göçmenlere kulak vermesini talep ediyor. Kardeşine su verilmediğini bu nedenle tuvaletten su içme ihtiyacını giderdiğini belirten Andrea, "Koğuşlar çok soğuk ve onların gerçekten hayati tehlikesi var" diyor.
Demokratların kontrolünde
Bergen'in yanı sıra New York'taki Essex ve Hudson ilçelerinde de göçmenlerin tutulduğu gözaltı merkezleri bulunuyor. Buralarda da benzer insanlık dışı koşullar dayatılırken söz konusu üç merkezin de bulunduğu bölgeler Demokrat Parti'nin yönetimi altında bulunuyor. Bu nedenle 20 Ocak'ta göreve başlayacak Joe Biden'ın göç reformları yönünde vaatleri bulunsa bile göçmenlerin koşullarını iyileştirecek adımlar atması olası görünmüyor.
***
Irkçılığa karşı adalet
ABD'de bir siyah insanın daha polis cinayetiyle hayatını kaybetmesi üzerine adalet çağrısı yapıldı. 23 yaşındaki Casey Goodson dur ihtarına uymadığı ve silah taşıdığı iddiasıyla evinin önünde öldürüldü. Ohio eyaletinde cinayeti işleyen polis Jason Meade'in tutuklanması talebiyle önceki gün eylem düzenlendi. Ohio'nun en büyük kenti Columbus'ta "Irkçı polislere barış yok" sloganı altında yapılan eylemde 23 yaşındaki gencin katilinin cezalandırılması istendi. Goodson'ın annesi Tamala Payne eylemde yaptığı açıklamada, "Oğlum dişçi randevusundan eve dönüyordu. Öldürüldüğünde yanında aldığı sandviçler vardı. Bu cinayetin neden işlendiğine dair hala bir yanıt yok. Oğlum barışçıl ve sevgi dolu bir insandı, katilin yargılanmasını istiyoruz" diye seslendi.
