Yirmi birinci yüzyılın şiddetlenen küresel jeo politik kapışmasında taşlar yerinden oynuyor. Yeni ‘soğuk savaş’ ikliminde sadece son birkaç haftada yaşanılanlara göz atıldığında dahi gelmekte olan fırtınanın büyüklüğü hissedilecektir.
Küresel Duruş/Konuşlanma İncelemesi- (GPR):
Joe Biden’ın iş başına gelir gelmez talimatını verdiği Amerika’nın yeni yönelimlerini belirleyen Küresel Konuşlanma İncelemesi (GPR) tamamlandı. Pentagon tarafından hazırlanan ve 29 Kasım’da duyurulan “tavır belgesi”inin tamamı ABD ordusuna ait stratejik planları içerdiğinden gizli tutulacak. Amerikan emperyalizminin Çin’e odaklanılmasına paralel olarak ABD’nin Hint-Pasifik bölgesindeki askeri varlığı ve Çin ile rekabeti söz konusu incelemenin ana odağını oluşturuyor. Rapora göre ABD askeri kabiliyetlerini Ortadoğu’dan Avrupa ve Pasifik’e kaydırıyor. Bu kapsamda Avusturalya’nın yanı sıra Guam gibi Pasifik’teki bazı adalara kalıcı kuvvetler konuşlandıracak. AUKUS anlaşması, QUAD grubunun harekete geçirilmesi vs hepsi bu stratejinin parçaları. Duruş incelemesi ayrıca Ortadoğu ve Güney Amerika bölgeleri için planları da içeriyor. “Küresel Duruş İncelemesi daha büyük bir bulmacanın, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin’in gelecek yıl güncelleyeceklerini kaydettiği –Çin’e karşı- Ulusal Savunma Stratejisi’nin bir parçası. Biden, bu plan doğrultusunda adım adım hareket ediyor.
Küresel Geçit Kapısı- Global Gateway:
Avrupa Birliği’nin (AB) Çin’in "İpek Yolu"na rakip projesi olan Global Gateway 1 Aralık’ta resmen açıklandı. 300 milyar euro akıtılacak plan AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen tarafından Brüksel’de kamuoyuna “AB dünyada güvenilir bir partner olarak görülmek istiyor” sözleriyle tanıtıldı. Ajanslara düşen haberlere göre mevcut projelere net bir alternatif olduğu açıklanan plan çerçevesinde, 2027’e kadar kamu ve özel kaynaklar kullanılarak dünya çapında yol, demiryolu gibi trafik bağlantıları ile deniz altından geçen fiber optik internet kabloları, elektrik şebekeleri gibi altyapı projelerine ve sağlık sistemine yatırım yapılacak. Proje, AB’nin, Çin’in 2013’te hayata geçirdiği "Bir Kuşak Bir Yol" projesine yanıt niteliğinde. Pekin, proje kapsamında çeşitli ülkelere krediler verirken kendisine de siyasi ve ekonomik avantajlar sağlıyor. Pekin yönetimi bugüne kadar projeye yaklaşık 124 milyar euroluk kaynak sağladı. Projenin finansmanı Avrupa Yatırım Bankası, AB bütçesi ve üye devletlerden aktarılan kaynaklarla sağlanacak. Projenin ağırlıklı olarak Afrika, Latin Amerika ve Asya ülkelerini kapsaması planlanıyor. Öngörülen projeler arasında Afrika’da hidrojen üretimi, Karadeniz’e deniz altından döşenecek fiber optik kablolar, Ürdün ile İsrail işgali altındaki Batı Şeria arasına yeni bir köprü inşası da yer alıyor.
Bir rüya; sosyalist modernleşme:
Batı cephesinde bunlar olurken aynı zaman kesitinde Çin yeni sulara yelken almaya başladı. Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) 8-11 Kasım’da Pekin’de gerçekleştirdiği 19. Merkez Komitesi 6. Genel Kurul Toplantısı’nda tarihi kararlar alındı. "Parti-devlet”in özel toplantısında Genel Sekreter ve Devlet Başkanı Şi Cinping’in iktidar döneminin kavramları ve çerçevesi yinelendi. Şi’nin geçmişten bugüne parti liderleri içinde Mao Zedung ve Deng Şiaoping gibi "düşünce kurucu önder" olduğunu vurgulanırken Şi’nin "Yeni Dönemde Çin Karakteristiğiyle Sosyalizmin" mimarı olduğu vurgulandı. Ortalama refah yaratma hedeflerinin başarıyla ortaya koyulduğu, 2035’e kadar hedefin temel sosyalist modernleşmenin hayata geçirilmesi olduğu, Çin Halk Cumhuriyeti’nin 100. kuruluş yıl dönümüne denk gelen 2049’da da güçlü, modern sosyalist ülkenin yaratılmasının hedeflendiği kaydedildi. Bu hedef ulusal yeniden canlanma veya "Çin rüyası" olarak da adlandırılıyor.
‘Kırmızı çizgi’ ve ‘stratejik ortaklık’:
ABD’nin Rusya’yı çevreleme hamlesi devam ederken Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin 30 Kasım’da NATO’nun Ukrayna’daki askeri altyapısını genişletmesinin Moskova için kırmızı çizgi olduğunu ilan etti. Ülkesinin kırmızı çizgilerinin geçilmeyeceğini umduklarını vurgulayan Putin “Ukrayna’ya saldırı sistemleri yerleştirilse Moskova’ya uçuş süresi 7 dakika olur. Bu tür tehditlerin yaratılması kırmızı çizgidir ama umarım durum buraya varmaz” dedi. Polonya ve Romanya’ya fırlatma rampalarının konuşlandırıldığına işaret eden Putin, "Bu bizim için tehdittir" dedi. Putin’e yanıt veren ABD Başkanı Joe Biden ise ‘kırmızı çizgileri’ kabul etmeyeceğini söyledi. Bugün Biden ile sanal zirvede buluşacak olan Putin öncesinde ise soluğu Hindistan’da alarak Modi ile gövde gösterisi yaptı. Modi, Rusya ile ilişkilerin "stratejik ortaklık" seviyesinde olduğunu söyledi.
Büyük kırılmaya doğru
Ekonomik, askeri, siyasal büyük bir hesaplaşmaya doğru yol alınıyor. Küresel güç merkezleri mevcut konumlanışlarını bu yeni dönem çerçevesinde yeniden tahkim ederken nüfuz, güç, paylaşım mücadelesinin şiddeti artıyor. Bu denklemde siyasal islamcı rejimin payına düşen ise ülkeyi haraç-mezat Körfez ülkelerine pazarlamak oluyor.
BirGün / 07.12.21