Yeni Akit’i kim koruyor? - Mehveş Evin

  • Arşiv
  • |
  • Basın
  • |
  • 07 Ocak 2013
  • 05:40

Bu kaçıncı rezalet, artık saymaktan yorulduk... Yeni Akit gazetesi, kişilerin ırk, inanç, fikir ve tercihleri üzerinden yalan, karalayıcı ve nefret içerikli haberler yapmayı sürdürüyor.

Dizilerden sinema filmlerine, gazetelerden yazarlara, kitaplardan heykellere, her konuda topluma şekil şemal vermeye meraklı iktidar, nedense bu nefret dolu yayınlara gelince suspus oluyor! Kınamak bir yana, Vakit gazetesi başköşelerde ağırlanıyor.

Yeni Akit, gazetecilere, akademisyenlere, ODTÜ’ye, muhalefete yönelik utanç verici yayınlarını sürdürürken, imza kampanyaları ve kınamalar birbirini kovalıyor.

Akademisyenler ayakta
Gazete demeye utandığımız bu yayın, ODTÜ’den sonra şimdi de Ankara Üniversitesi’ni “terörist yuvası” olarak gösterme gayretinde.

Türkiye’nin farklı üniversitelerinden 417 akademisyen, okkalı bir bildirinin altına imza koyarak, meslektaşlarına ve öğrencilere sahip çıkarak Yeni Akit’in alçakça yayınlarını ihbar etti.

Ancak nefret söylemine karşı duruş, sivil toplumla sınırlı kalamaz... Suç duyurusu yapılmalı, basın yoluyla nefret suçları artık bir standarda kavuşmalı.
Aksi takdirde ne barışa, ne toplumsal huzura kavuşabiliriz.

Şimdi ceza verin
28 Şubat yayınlarını tartışır, eleştirirken... Bir dönemin yanlış habercilik örnekleri, temcit pilavı gibi ısıtılırken... Aynı söylemin bu defa başka gruplara yönelik yapılmasına sessiz kalınması kabul edilemez!

Bu yayınların şimdi cezalandırılması gerekiyor ki medyadaki çirkin alışkanlıklar son bulsun. Bu saldırıların münferit değil, sistematik olduğunu anlaşılsın.

“Barış dilini konuşalım” ve “nefret söylemini bırakalım” dediğimiz bir dönemde, Yeni Akit gibi yayınların saçtığı nefret tohumları, daha evvel pek çok örneğini gördüğümüz gibi korkunç sonuçlar doğurabilir.

Sabıkalı Akit
* 2012’de “Ulusal Basında Nefret Söylemi” listesinde ilk sıraları sırayla Milli Gazete, Yeni Akit, Ortadoğu, Yeniçağ ve Yeni Mesaj gazeteleri aldı.

* Yeni Akit, Ali Bayramoğlu, Cengiz Çandar, Ahmet Hakan, Ahmet Altan, Hasan Cemal, Hilal Kaplan’a yönelik karalama kampanyaları, korkunç dezenformasyon haberleri yüzünden basın örgütlerince defalarca kınandı.

* Geçen hafta Yeni Akit, “Öğrenci evi mi örgüt evi mi?” başlığıyla Ankara Üniversitesi’ndeki sol görüşlü öğrenciler ve bazı akademisyenler, isimleri verilerek, fotomontajlanarak hedef gösterildi.

* “Bu nasıl hoca?” diyerek İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gökhan Atılgan’ın bir panelde BDP’li milletvekili Ertuğrul Kürkçü ile çekilmiş fotoğrafını yayımlayan Vakit, üniversitenin “bölücü, marjinal ve sol gruplar”ın kontrolünde olduğunu yazma cüretini gösteriyor.

* Habervaktim.com’un yayın yönetmeni hızını alamayıp, Başbakan ola ki AÜ’ye giderse “ODTÜ’dekine benzer görüntüler” konusunda uyarmış. “Üniversite okuyorlar ama maneviyatları, şuurları yok” diyerek dindar olmayan öğrencilerin “ateizm ve Marksizm” tehlikesiyle karşı karşıya olduğundan bahsediyor

HAFTA SONU TORTUSU

* Milliyet muhabiri Namık Durukan, Uludere’de kaçak yoluna bizzat çıkarak her şeyin nasıl eskisi gibi devam ettiğini tüm Türkiye’ye gösterdi.

* Hürriyet-Kelebek’te Ömür Gedik’in Karaoğlan’la at sırtındaki fotoğrafını günün “gazeteci fotoğrafı” seçiyorum! Not: Üzengide ayaklar dışa değil, içe dönük durmalı Ömür Hanım.

* Zürafa Sokak’ta cuma günü yapılan protesto küçük de olsa gazetelerde yer aldı. Haftaya tebdil-i kıyafetle genelev haberini yapmaya bakalım kim cesaret edecek?

Milliyet / 07.01.13