2008 yılında Cizre'de 16 yaşındaki Yahya Menekşe'yi panzerle ezen polis beraat etti. Mahkeme Menekşe'nin "kendisini panzerin altına attığını" ileri sürdü.
Şırnak'ın Cizre İlçesi'nde 15 Şubat 2008’de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a dönük komplonun yıldönümü nedeniyle düzenlenen gösterilerde 16 yaşındaki Yahya Menekşe’yi panzerle ezip öldüren polis O.Y beraat etti. Karara itiraz eden Yahya Menekşe’nin ailesinin avukatı Rojhat Dilsiz, “Menekşe panzer altında ezildi. Bu konuda raporlar da var. Ancak mahkeme esas olarak öldüreni değil ölen çocuğu suçlu gördü. Karara göre Yahya Menekşe kendisini panzer altına atmış" dedi.
Yahya Menekşe'yi ezerek öldüren panzeri kullanan polis O.Y hakkında "taksirle ölüme sebebiyet vermek" suçundan dava açılmış ve 2 yıl sonra da keşif yapılmıştı. BirGün gazetesinin haberine göre; Cizre 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen dava, 11 Aralık 2012'de sonuçlandı ve polis memuru O.Y hakkında verilen beraat kararının bozulması için ailenin avukatı Yargıtay başvuru yaptı.
YAHYA KENDİSİNİ PANZERİN ALTINA ATMIŞ!
Beraat kararına itiraz eten Av. Rojhat Dilsiz, "Menekşe panzer altında ezildi. Bu konuda raporlar da var. Ancak mahkeme esas olarak öldüreni değil ölen çocuğu suçlu gördü. Karara göre Yahya Menekşe kendisini panzer altına atmış" dedi. Yargıtay'a sunulan temyiz dilekçesinde polis O.Y hakkında verilen beraat kararının esas ve usul açısından yasalara aykırı olduğu belirtildi. Dilekçede, yerel mahkemenin gerekçeli kararının büyük kısmını sanık ile ilgili somut delillere değil de olay günü meydana gelen toplumsal olaylara ayrıldığına dikkat çekildi.
Temyiz başvurusunda, "Maktulün bu toplumsal olaylardaki rolü üzerinden değerlendirme yaparak bir maktulü sanık sıfatına koyarak sanık hakkında beraat kararı vermiştir" denildi. Dilekçede, mahkemenin görevsizlik kararı vererek dosyayı Şırnak Ağır Ceza Mahkemesi'ne göndermesi gerekirken, görevi olmadığı dosyada vermiş olduğu bu kararın yasalara aykırı olduğu belirtildi.
Gerekçeli kararda da sanığın kullanmakta olduğu panzerin istikametinin ters yönde olması ve hızlı manevralarla grubun içine dalması ve bu şekilde maktulun ölümüne neden olması açıkça olası kasıtla adam öldürme fiilini oluşturduğu ifade edilen dilekçede, şu itirazlar yer aldı:
"Zira olası kast durumunda fail asıl istediği sonucun dışındaki diğer tüm olasılıkları da kabul etmektedir. Bahse konu olayın oluş şekline ve dosyadaki delil durumuna bakıldığında kalabalık bir kitlenin içine dar bir alanda geniş bir panzerin ters yönden girerek 'velev ki kendisine taş atmış olsun' bir çocuğu hunharca ezmesi ancak ve ancak bu durumla açıklanabilir. Gerekçeli kararın sonuç kısmı; 'ölenin İdil Caddesi üzerinde terör örgütünün izinsiz, yasadışı gösteri ve yürüyüşüne katılarak kamu kurum ve araçlarına taş attığı sırada mahalden geçen göstericileri dağıtma maksadıyla görevi gereği asayiş görevinde bulunan sevk ve idaresindeki 73 A 0098 plaka sayılı panzerin manevra alanına girip sedmeye maruz kaldığı olayda can güvenliğini tehlikeye atarak olayda asli kusurlu olduğu' denilerek, sanığın kusursuz olduğu gerekçesine dayanmaktadır."
Dilekçede, beraat kararının kolluk güçlerinin benzer olaylarda bu şekilde orantısız güç kullanarak insanların ölümüne sebebiyet vermelerini bir anlamda olağan kıldığına vurgu yapılarak, adil bir yargılanmanın yapılmadığı belirtildi. Ve beraat kararının bozulması istendi.
ANF / 07.02.13