(09.02.13) – Wernicke-Korsakoff ve Eski Mahpuslarla Dayanışma Girişimi, bir basın açıklaması yaparak, kendileri hakkında yapılan yalan ve karalamaları kınadılar.
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi'nde yapılan basın açıklamasında, ABD Büyükelçiliği’ne yönelik eylem üzerinden Wernicke-Korsakoff hastalarına dair yalan ve karalamalar yapıldığı belirtildi. Alişan Şanlı'nın durumu gerekçe yapılarak tüm Wernicke-Korsakofflular’ın hedef gösterildiği, potansiyel suçlu ve tehdit olarak sunulmaya çalışıldığı vurgulandı.
Wernicke Korsakofflular’ın kendi iradeleri ile karar aldıklarını ve zihinsel problemleri olmadığı, yalnızca bedensel sorunlar yaşadığı vurgulanırken, hedef olmalarının sebebinin muhalif kimliğine sahip eski tutsak olmalarından kaynaklandığı belirtildi. Açıklama şu sözlerle bitirildi:
“Bulundukları konumları demokrasi ve insan hakları standartlarının geliştirilmesi için kullanmak zorunda olanların baskıcı mekanizmaya destek vermesi, hem de bunu haksızlıklara karşı bedenlerini, sağlıklarını ortaya koyanlar üzerinden yapması kabul edilemezdir.
Yalan haber ve çarpıtmaların öznelerine basın ilkelerine ve insan haklarına saygılı davranma sorumluluklarını bir kez daha hatırlatıyor, onları Wernicke-Korsakofflular’a yönelik saldırılarına son vermeye ve özür dilemeye çağırıyoruz.”
Gazete manşetleri hedef gösteriyor!
Açıklamanın ardından söz alan Wernicke-Korsakofflu Nihat Göktaş, yaşamlarının engelli hale gelmesinin devletin zorla müdahalesi ile gerçekleştiğini, yapılan konuşmalar ve haberlerle iktidar tarafından hedefe konulduklarını belirti. Göktaş, bilinçli ve kendi iradi seçimlerine göre yaşadıklarını, Wernicke-Korsakofflular ile ilgili basında çıkan bilgilerin yalan ve karalama amaçlı olduğunu vurguladı. Kendilerine gelecek herhangi bir saldırının sorumlusunun ise iktidar olduğunu belirterek konuşmasını bitirdi.
Wernicke-Korsakofflu Eyüphan Başar da söz alarak, belli zorluklar yaşadıklarını fakat kendi tercihlerini bilinçli olarak yaptıklarını vurguladı. Radikal gazetesinin “Korsakoff taburu” başlıklı haberini hatırlatan Başar, basının aymazlık örneği sergilediğini belirtti. Başar, halen siyasi baskılarla karşı karşıya olduklarını, bir Wernicke-Korsakofflu arkadaşlarının hapisten çıktıktan sonra tekrar tutuklanarak cezaevinde konduğunu, her an bu durumla karşı karşıya kalabileceklerini ifade etti.
Başar, kendilerini sakatlayan fakat teslim alamayan, bunu da kendilerine yediremeyen yetkililerin saldırmaya devam ettiğini, bundan sonra karşı karşıya kalacakları herhangi bir olaydan boyalı basın ve yetkililerin sorumlu olacağını belirterek konuşmasını bitirdi.
Kızıl Bayrak / İstanbul