Teknopark işçilerine polis terörü...

  • Arşiv
  • |
  • Eylem/Etkinlik
  • |
  • 04 Ocak 2013
  • 12:40

“Hakkımızı alıncaya kadar elimiz yakanızda!”

(04.01.13) - Hakları için direnen İTO-Teknopak işçileri bugün yine İstanbul Ticaret Odası (İTO) önündeydi. Yaklaşık dört aydır alamadıkları ücretleri için İTO önünde eylem yapan işçilere ve destekçi güçlere polis azgınca saldırdı.

“Yaşasın sınıf dayanışması!”

Saat 10.00'da  İTO önünde buluşan işçilere direnişteki Abdi İbrahim işçileri ve HEY Tekstil işçileri de destek verdi.

Eylemde HEY Tekstil işçileri, “Yaşasın sınıf dayanışması!/329 gündür direnen HEY Tekstil işçileri” pankartı, Abdi İbrahim işçileri “Haklarımız ve geleceğimiz için direniyoruz!” pankartı, İnşaat İşçilerinin Derneği de “Haklarımızı alacağız! İTO-Teknopark işçisi yalnız değildir” pankartını taşıdı. Eylem İTO önünde direnişçi işçilerin pankartları yan yana açılarak başladı.

Eyleme ayrıca Çağdaş Hukuçular Derneği üyesi avukatlar, KESK'li kamu emekçileri, OSB-İMES İşçileri Derneği, Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu, İnşaat İşçilerinin Derneği ve İnşaat ve Yapı İşçileri Derneği de destek verdi.

“Hakkımız olanı alıncaya kadar ellerimiz yakanızı bırakmayacak!”

Basın açıklamasını Teknopark işçileri adına Burçin Kuz okudu. Kuz açıklamaya bir kez daha hakları için burada olduklarını ifade ederek başladı. Kuz çalıştıkları Uzunlar İnşaat'ın işçiler nazarında sicili bozuk olduğunu belirterek şirketin TTNet Arena, Mersin Stadyumu, Van Deprem Konutları gibi projelerindeki haksızlıklarını anımsattı.

Gelinen noktada Uzunlar İnşaat ve Teknopark arasında yapılan sözleşme feshedilmiş olup, şirketler arasındaki anlaşmazlığın faturası biz işçilere kesilmiştir!” diyen Kuz, Teknopark yönetiminin topu Uzunlar'a, Uzunlar'ınsa taşeronlara attığını söyledi. Kuz, “Bizleri daha fazla oyalayamazsınız!” diyerek haftalar boyu süren çözümsüzlüğün ardından eyleme geçtiklerini İTO Genel Sekreteri Cengiz Ersoy'la görüştüklerini fakat ödemeyi kabul etmediklerini belirtti.

Kuz açıklamaya Teknopark yöneticilerine şu soruları yönelterek devam etti: “Bütçesi kamu ödenekleri üzerinden karşılanan bir projede, işçi ücretlerinin ödemesi yapılmadan Uzunlar İnşaat'a neyin, nasıl ödemesi yapılmıştır? Evet ortada bir sorun olduğu kesindir, ancak İstanbul Ticaret Odası'nı hukuk dilinde 'basiretsiz tacir' haline döndüren biz değiliz, kendi yöneticileridir.

“Emeğimizin karşılığını istiyoruz!” diyen Kuz sözlerini “Hakkımız olanı alıncaya kadar ellerimiz yakanızı bırakmayacak! Biz haklıyız, biz kazanacağız!” diyerek bitirdi.

“İTO birinci dereceden sorumlu!”

Açıklamanın okunmasının ardından bekleyiş, konuşmalarla devam etti. Konuşmalarda ilk sözü ÇHD MYK üyesi Av. Zeycan Balcı Şimşek aldı. Şimşek işçilere ödeme yapılmadığı süreçte vaatlerle çalışmaya devam ettirildikleri, proje durmaması için dil döküldüğü fakat iş bittiğinde işçilerin haklarının verilmediğini ifade etti. Kamu projesinde çalışdığı halde ücretlerin ödenmediğini vurgulayarak şunları söyledi: “Ama bugün proje tamamlanmak üzere ve inşaat işçilerinin parası ödenmiyor. Bu kadar inşaat işçisinin ücretinin ödenmemesinden İstanbul Ticaret Odası birinci dereceden sorumludur.”

Av. Zeycan Balcı Şimşek'in ardından sözü bir Teknopark işçisi aldı. Her zaman her yerde direneceklerini belirterek “Hakkımızı alana kadar buradayız” dedi.

Abdi İbrahim direnişçisi Mehmet Ergün de söz alarak alarak kendi patronlarının da İTO üyesi olduğunu, patronların birlikte hareket ettiğini ifade etti. Abdi İbrahim patronunun daralma, ilaç fiyatlarında düşüşü gerekçe gösterirken yatırımlara devam ettiğini aktararak “Bizler biliyoruz ki patronlara karşı vereceğimzi mücadele her türlü fiili meşru yöntemlerle olacaktır. Çünkü direnişler olmadıkça, yakalarını tutmadıkça bunlar bizim haklarımızı vermiyorlar. Bizler de onların olduğu her yerde olmamız, onları rahatsız etmemiz gerekiyor.

HEY Tekstil işçisi Zeki Gördeğir aynı hakları gasp edildiği için direnişte olduklarını belirterek direnişlerin kazanması için şunları ifade etti: “Mutlaka işten atılan ve direnişe geçen işçi arkadaşlarımızın birleşmesi lazım. Bir araya gelip güçlerini birleştirmesi lazım.”

Gördeğir, direnişçi işçilerin Cumartesi Taksim eylemlerini hatırlatarak tüm direnişçi işçileri ortak eyleme çağırdı.

Teknopark işçilerine kurumlarını açan, her türlü desteği sunan OSB-İMES İşçileri Derneği, işçilere sunduğu yardım için kendisine teşekkür edilerek konuşmaya çağrıldı. OSİM-DER adına konuşan dernek başkanı Güneş Atalay, bu sistemin işçi kanı öğüterek büyüdüğünü bu sisteme karşı direnen işçilerin yürünmesi gereken yolu gösterdiğini ifade etti. Atalay direnişe sahip çıkma ve büyütme çağrısı yaptı.

İnşaat İşçilerinin Derneği ve İnşaat ve yapı İşçileri Derneği adına da birer konuşma yapıldı.

İşçilere polis saldırısı

Konuşmaların ardından İTO yönetimi işçileri muhatap almadığı için İTO önünde yol kesildi.

Polis yolu kesen işçilere azgınca saldırarak tarafını gösterdi. Polisin sıktığı biber gazından bir çok işçi rahatsızlandı. Çevik kuvvet saldırısıyla kenara çekilen işçiler eylemlerine burada devam ettiler. Coşkulu sloganlar eylem boyunca susmazken polis saldırısında rahatsızlanan 4 işçi hasataneye götürüldü.

Burada bir kez daha söz alan Abdi İbrahim işçisi saldırılara rağmen direniş kararlılığını koruduklarını ifade etti.

Konuşma “Yaşasın onurlu direnişimiz!” sloganıyla karşılandı.

Saldırının ardından İTO Genel Sekreteri Cengiz Ersoy işçileri görüşmeye çağırdı. Ancak Ersoy'un görüşmeye çağırmasına rağmen arabasıyla kaçtığı görüldü.

Şişecam'a ziyaret

İTO önünde eylemlerini bir müddet daha sürdüren işçiler, akşamüzeri İTO önünden ayrılarak topluca Şişecam'a ziyarete gittiler.

Kızıl Bayrak / İstanbul

>