Tekirdağ Cezaevi’nde tutsaklara yönelik yapılan hak ihlalleri, baskı ve işkence haberleri artarak gelmeye devam ediyor. En son yaşanan iki olay, işkencelerin akıl almaz boyutlara ulaştığını gösteriyor. Siyasi tutsaklardan Barış Şahbudak, giydiği t-shirtünün üzerindeki ‘BİKKE’ yazısını ‘PİKKE’ olarak okuyan cezaevi yönetimi ‘örgüt propagandası yapıyor’ gerekçesiyle Şahbudak’a 20 günlük hücre cezası verirken diğer yandan bacağındaki platin nedeniyle ‘üzerinde metal eşya var’ iddiasıyla giriş-çıkışlarda sürekli çıplak arama işkencesine maruz kalan İlhami Özağır ise bu işkenceye daha fazla dayanamayarak ayağındaki platini çıkartılması için cezaevi doktoruna başvurdu.
Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nde kalan siyasi tutsaklardan Barış Şahbudak sürekli giydiği ve yıkama sonucu aşınan t-shirtünün üzerindeki ‘BİKKE’ yazısındaki ‘B’ harfini ‘P’ olarak okuyan cezaevi yönetimi, ‘örgüt propagandası yapıyor’ gerekçesiyle Şahbudak’a 20 günlük hücre cezası verdi. Şahbudak’ın avukatı Hüseyin Boğatekin, olayı şöyle anlattı: Müvekkilim Barış Şahbudak, maddi durumu iyi değil, sürekli aynı t-shirtü yıkayıp yıkayıp giymek zorunda. Ve ne tesadüftür ki t-shirttün ön kısmında ‘BİKKE’ yazısı var. T-shirt sürekli yıkandığı için üzerindeki yazıda diğer harfler gibi ‘’B’ harfi de aşınmış. Cezaevi yönetimi de ‘B’yi ‘P’ görüp ‘PİKKE’ olarak okumuş ve müvekillime ‘örgüt propagandası yapıyor’ iddiasıyla 1’den 20 güne kadar hücre cezası vermiş. Cezaya ittiraz etmek isteyen müvekilli Şahbudak’ın dilekçe hakkı engellendiği için de ittirazın yapılıp yapılmadığını bile bilmediklerini bildirdi.
Bir diğer çarpıcı olay da yine siyasi tutsaklardan İlhami Özağır’ın başına gelen. Özağır cezaevine girmeden önce bacağında platin bulunduğunu söyleyen avukat Boğatekin ‘İlhami Özağır cezaevine girmeden önce rahatsızlığından dolayı bacağına platin yerleştirilmiş. Buna dair doktor raporları mevcut. Ancak şimdi cezaevinde ve her giriş-çıkışta x-ray cihazı metal alarmı verdiği için müvekillim her seferinde çıplak arama işkencesine maruz kalıyor. Artık bu işkenceye dayanamadığını ve sakat kalma pahasına cezaevi doktoruna bacağındaki platinin çıkarılması için başvuruda bulundu. Şimdi sonucunu bekliyoruz.
Son dönemde cezaevindeki baskıların dayanılmaz boyutlara ulaştığı belirten avukat Boğatekin, tutuklu ve hükümlülerin yasalarla belirlenen bir çok hakkı cezaevi yönetimi tarafından ihlal edildiğini, bunların başında da sohbet hakkı, iç-dış posta hakkı, anayasaya dilekçe hakkı gibi haklar imkansız hale getirildiğini vurgularak tutuklulara cezaevi girişinde uygulanan çıplak aramanın ise artık olağan hale getirildiğini söyledi.
Bahoz Deniz – ANF / 06.09.12
