(23.01.13) – Galatasaray Üniversitesi’nde (GSÜ) dün akşam gerçekleşen yangından tarihi bina ve binlerce kitap yok oldu.

Galatasaray Üniversitesi’nin Ortaköy”de bulunan tarihi binasında dün akşam 19.00 sıralarında yangın çıktı. Hızla büyüyen ve kontrol altına alınamayan yangın verilen bilgiye göre 3 saatin ardından ancak kontrol altına alındı.

Alevlerin İstanbul’un bir çok yerinden görüldüğü yangının çevre binalara da sıçrama tehlikesi nedeniyle bir çok kişi tahliye edildi.

Yaşanan yangın nedeniyle binanın çatısında çökme meydana gelirken, binadaki kütüphanede bulunan binlerce kitabın da yandığı ya da söndürme çalışmaları sırasında zarar gördüğü öğrenildi.

İhmal ve komplo endişesi!

Yangının çıkış nedeni tam olarak bilinmemesine rağmen başta İstanbul Valisi olmak üzere bir çok kaynak “elektrik tesisatı”ndan olduğu yönlü açıklamalar yaptılar. Ancak kimi gelişmeler olayda bir sabotaj ya da ihmal olduğunu da akıllara getirdi.

Özellikle binanın boğazın en değerli rant alanında bulunması, geçmişte de sıklıkla görünen ve yandıktan sonra da hızla ranta açılan bölgeleri hatırlattı. Haydarpaşa’da ve Boğaz hattında bunun gibi birçok örnek ile karşılaşılmıştı.

Yine yangın büyümeden önce itfaiyenin olay yerine ulaşması ancak küçük çaplı bir yangını söndürdükten sonra binayı kontrol etmeden geri dönmesi biçimindeki ihmal de şüpheleri güçlendirdi.

Öğrenciler tepkili

Yangın sırasında öğrenci kulüpleri bir açıklama yaparak endişelerini dile getirdiler. Öğrenci kulüpleri yaptıkları açıklamada yangından duydukları üzüntüyü belirttikten sonra binanın tadilatının yapılıp yeniden üniversiteye bırakılmasını talep ettiler.

Bugün ise başlatılan bir imza kampanyası ile GSÜ öğrencileri taleplerini imzaya açtılar. Ayrıca saat 15.00’te yanan binanın önünde bir eylem yapılacak.

İnternet üzerinden başlatılan “GSÜ otel olmasın restore edilerek tekrar okul olarak kullanılsın” başlıklı imza kampanyasının çağrısı şöyle:

“Dün gece İstanbul'u kaplayan duman kötü haberi verdi, Galatasaray Üniversitesi yandı. Yıllardır öğrencisi olduğum okulum, yılların tarihe şahitlik eden binası göz göre göre yandı ve içindeki tarihle beraber neredeyse yok oldu.

Daha yangın sönmeden otele dönüştürülmesi ihtimalinden söz edilmeye başlandı bile. Canlı yayına çıkan bir öğrenci, okula binanın otel yapılmasıyla ilgili tekliflerin geldiğini anlattı.

Durumun vahametini anlamak için tarihçi olmaya gerek yok. Geçmişin izlerinin hızla silindiği, binaların ‘yangın’ yoluyla dönüşüme uğrayarak ticarileştiği bir zamanda yaşadığımızın farkındayız.

İçindeki bütün bilgi birikimi, belgeleri, süslemeleriyle yok olan binanın otele dönüştürülmesi acımızı ve tarihimizi bir kat daha yok edecek.

TC. Kültür Bakanlığı'nın ve Galatasaray Üniversitesi'nin derhal bir açıklama yaparak binanın geleceği hakkında endişelenen öğrencileri, hocaları, tarihçileri ve duyarlı vatandaşları bilgilendirmesini, binanın gelecekte de okula ait kalacağının ve hiç bir şartla otel ya da benzeri ticari bir amaçla kullanılmayacağının sözünü vermesini talep ediyorum.

Kampanyayı imzaladıktan sonra Twitter ve Facebook'ta paylaşarak ne kadar çok kişiye ulaştırabilirsek sesimiz o kadar yüksek çıkacak.

Geleceğimize sahip çıkalım!”

İmza kampanyasına buradan ulaşabilirsiniz