Suriye'ye tehdit, Kürtlere imha!

  • Arşiv
  • |
  • Siyasal Gündem
  • |
  • Düzen cephesi
  • |
  • Ulusal sorun
  • |
  • 19 Ocak 2013
  • 17:09

(19.01.13) - Bir dizi açılış gerçekleştirmek için Antep'e giden dinci partinin şefi Erdoğan, Kürt sorunu ve Suriye süreci üzerine AKP iktidarının saldırgan yaklaşımlarını ortaya koyan bir konuşma yaptı. Erdoğan'ın ırkçı-şoven söylemlerle bezeli konuşmasının her kelimesinden kan damlıyordu.

Çetelere destek, Esad'a tehtit

Erdoğan, Antepte yaptığı konuşmada bir taraftan Suriye'ye dönük emperyalist müdahalelerden beklentilerini ortaya koydu ve Beşar Esad'ı tehtit etti, öte yandan emperyalistlerin tetikçiliğini yapan kontra örgütlenmelere ve çetelere destek mesajları verdi.

Erdoğan, ÖSO'nun birer savaş üssü olarak kullandığı kamplara dair yaptığı konuşmada Antep halkından destek istedi. Antep halkının eli kanlı katilleri bağrına basmasını isteyen Tayyip Erdoğan şunları söyledi:

“Urfalı kardeşlerimiz Hatay gibi, Kilis gibi büyük bir tahammül, özveri ve misafirperverlik içinde kardeşlerini muhabbetle kucaklıyor. Aynı şekilde Gaziantepli kardeşlerimizin de bu süreci başarıyla atlatacaklarına, yüz akıyla bu imtihandan geçeceklerine ben yürekten inanıyorum"

Suriye'ye yönelik emperyalist saldırganlığı alenen destekleyen ve her fırsatta Esad rejimini tehtit eden Erdoğan, Antep'te yaptığı konuşmada bir kez daha dinci-gerici çetelerin sırtını sıvazladı. Emperyalistlerin tetikçiliğini yapan bu çetelere AKP iktidarı olarak her türlü desteği sunacaklarını şu sözlerle bir kez daha yinedi: "Suriyede'ki eli kanlı diktatörün, eli kanlı caninin o koltukta daha fazla oturması artık imkansız hale gelmiştir... Suriye halkının zaferi Allah'ın izniyle çok yakındır. Bu zorlu süreçte, bu sıkıntılı süreçte, her türlü imkanımızla Suriyeli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz."

Erdoğan'ın Milli Birlik ve Beraberlik Projesi: "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet"

Antep'te toplu açılış töreninde konuşan Erdoğan, Suriye sürecinin yanı sıra son dönemde “Ada görüşmeleri” ile gündemin ilk sıralarına oturan Kürt sorununa dair AKP gericiliğinin yaklaşımını da ortaya koydu. “Milli Birlik ve Beraberlik Projesi”nin işlediğini ifade eden Erdoğan konuya dair şunları söyledi:

"Kararlılıkla sürdürdüğümüz Milli Birlik Ve Kardeşlik Projemiz kapsamında bir çözüm süreci devam ediyor. Bu süreci kararlılıkla sürdürüyoruz. Terör örgütünün eylemlere son vermesi, yurt dışına çekilmesi ve silahı bırakması için ne yapmak gerekiyorsa onu yapsın, biz elimizden gelen desteği verelim. İlgili tüm kurumlarımızı çalıştırıyoruz. Terör belasından kurtulmak hepimizin ortak amacıdır, ortak dileğidir. Bu yolda azimle, sabırla, kararlılıkla çaba göstermeye devam edeceğiz. Burada, Gaziantep'te iki önemli hususu ifade etmek istiyorum. Birincisi, terör örgütü silahı bırakmadığı, saldırılarına son vermediği sürece biz terörle mücadeleyi tavizsiz kararlı şekilde sürdüreceğiz. Birileri çıkıyor hükümeti, devleti operasyon yapmakla, bu süreci zedelemekle suçluyor. Hiç kusura bakmasınlar. Elinde silahla benim güvenlik güçlerime kast edenlere, arkadan gelip benim polisimi şehit edenlere karşı, biz toprağımızı, vatanımızı tek bir geri adım dahi atmadan savunuruz ve savunuyoruz."

Kürt halkının son dönemde elde ettiği kazanımlara göz diken ve “müzakere” adı altında yürütülen süreçte bir taraftan Kürt halkını oyalamayı öte taraftan Kürt hareketini tasfiye etmeyi amaçlayan AKP iktidarı, tüm bunları ırkçı-şoven yaklaşımlar eşliğinde sürdürüyor. Erdoğan'ın Antep konuşmasını getirip “Tek millet, tek devlet, tek bayrak” a bağlaması AKP gericiliğinin Kürt halkına imha, inkar ve asimilasyondan paşka bir şey vermeyeceğini bir kez daha ortaya koyuyor.

“Bir dizi enstrumanı bir arada kullanarak” Kürt hareketini tasfiye etmeyi amaçlayan, “ada görüşmelerini” de bu amaca bağlayan AKP iktidarının Kürt politikasını, Erdoğan'ın Antep'te sarf ettiği şu sözleri özetliyor:

"Afyonkarahisar'da, 2001, ne dedik? 'Tek millet' dedik, 'tek bayrak' dedik, 'tek vatan' dedik, 'tek devlet' dedik"