6 yıl önce bugün Hrant Dink’in yaşadığı son gündü. Son kez akşam yemeği yemiş, bir şeyler yazmış, yatağına yatıp uyumuştu. 2002’den beri artan bir ivmeyle hedef gösteriliyordu. Ermeni olduğu için, ezberleri bozduğu için, daha da önemlisi sevildiği-sayıldığı için. Ondan önce 61 gazeteci daha öldürülmüştü. 62’yi sessiz kuzular gibi bekledik.

Ardından 3 kurşun sıkıldı. Biri aklımıza, biri vicdanımıza, biri beraber yaşama arzumuza. Bu korkunç acıya tuz basarcasına namlu bir çocuğun eline tutuşturulmuştu. Oracıkta öldük.

Devlet babasının kurduğu zemberekle gelmişti İstanbul’a. Öz babası ihbar etti. Tutukladılar. Yakalayanlar bayraklarını açıp çocuğa sarılarak gevrek pozlar verdiler.

Valiler, savcılar, emniyet müdürleri detone bir ‘İnkârım İkrarım Marşı’nı beraber ve solo haykırdılar. O kadar örgütlü inkâr ettiler ki örgütü görmeyen kalmadı.

Vali, müdür, hâkim...

Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ilk açıklamayı Hrant daha yerdeyken yapmıştı: “Örgüt bağlantısı yok. Şüpheli, milliyetçi duygularla suç işlemiş”. Yani suçu örtbas ederek suç işlemişti.

Vali Muammer Güler kendisini korumuştu. O da vali olsun diye elinden geleni yapmış, başarılı da olmuştu. Kendisi de taltif edildi. Bütün ülkenin düzen ve güvenliğinden sorumlu müsteşar olarak atandı. Şimdi AK Parti’nin Mardin Vekili.

İçişleri Bakanı olma rüyası görüyor.

Nihat Ömeroğlu.. Yargıtay Ceza Genel Kurulu üyesiyken Hrant’a Türklüğü aşağılama cezasını onaylayan kararı verenlerdendi. “Dink olduğunu bilmiyordum” dedi. Bilmeden imzaladıysa gayri ciddi bir hukukçudur, bilerek imzaladıysa, -ki öyle- cinayeti hazırlayan sürecin parçasıdır.

Bu zat Meclis’e verdiği özgeçmişinde alkol kullanmadığını, sigara içmediğini, ileri demokrasiye inandığını, Abant Platformu’na katıldığını yazdı. AK Parti ve ‘Cemaat’e yaranmak için biyografisini bir sinyal çöplüğüne çevirdi. Kamu başdenetçimiz yani ombudsmanımız oldu. Kuzuyu teslim ettik, kucağa elden...

Karamsarlık yok

Hrant “Bu memleketten bir cacık olmaz” diyenlerden değildi. Muktedirler önce umuda saldırır. Hrant’ı seçmeleri de bundandı. Onu bir kere dinleyen, bu ülkeye, buranın insanına onca savruluşa rağmen tekrar inanırdı.

O günden bu yana Hrant’ın sesini soluğunu unutturmamak için, adalet umudu için, Hrant için binlerce insan bir araya geliyor. ‘Hrant’ın Arkadaşları’nın kurduğu buradayizahparig.net’den izlenebilecek Hrant Dink Haftası etkinlikleri bu sürecin en güzel meyvesi. Hrant Dink’in partisi ÖDP’nin, gazeteleri Agos ve BirGün’ün çabalarını da saymak lazım.

Bir de elbette daha önce Arundhati Roy ve Naomi Klein gibi dünyaca ünlü yazarların katıldığı Boğaziçi Üniversitesi’nin prestijli Hrant Dink İnsan Hakları ve İfade Özgürlüğü Konferansı’nı. Bugün 15.00’te Noam Chomsky 5. Hrant Dink Konferansı’nda konuşacak. İzlemek isteyenler gidebilir ya da canlı yayınını takip edebilir: www.dha.com.tr/canli-yayin-2/. Hrant’ı unutmamak, unutturmamak için.

Radikal / 18.01.13