(12.01.13) – RedHack üniversitelere ait belgeleri yayınlamaya devam ediyor. Bugün de Marmara Üniversitesi ve Karadeniz Teknik Üniversitesi’ne ait bir dizi belge yayınlandı.

Belgelerde Marmara Üniversitesi’ne dair AKP İstanbul Milletvekili Prof Dr Mustafa Şentop’un YÖK’e gönderdiği bir yazı bulunuyor. Şentop’un Marmara Üniversitesi’ne dair iddiaları şöyle:

- Hukuka ve mevzuata aykırı akademik personel alımı

- Lisansüstü giriş sınavları için her öğrenciden usulsüz biçimde 100 TL alınması ve bunun Denizbank aracılığıyla yapılması

- Bazı personele zarf içinde kayıt dışı ödeme yapılması

- Öğrenci ve personelin kişisel bilgileri bankaya iletilerek kendilerinin haberi almaksızın hesap açılması

- Rektörün yetkisini aşarak Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serap Helvacı’nın atanmasını engellemeye çalışması, helvacıya mobbing uygulayarak istifaya zorlaması

- Marmara Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi’nde öğrenci olan Mehmet Babacan’ın sınav kağıdının Prof. Dr. Mahmut Bali Aykan isimli hoca tarafından değiştirilmesi. Ancak hoca hakkında işlem yapılmaması

RedHack’in Marmara Üniversitesi hakkında yayınladığı belgeye buradan ulaşabilirsiniz

Özrü kabahatinden büyük!

KTÜ ile ilgili iddiaların adresi ise YÖK Başkan Vekili Şaban H. Çalış’a ait bir savunma metni. Çalış Cumhuriyet başsavcılığının isteği üzerine yöneltilen iddialara yanıt veriyor ancak yanıtlar aslında suçlamaların doğruluğunu da kanıtlar nitelikte.

Belgede savcılık Karadeniz teknik Üniversitesi Güçlendirme Vakfı’ndan Cumhur Efe, Fatih Aydın, Sevgi Alp, Ercan Erdem, Yakup Komar ve Recep Kocaman’a her ay düzenli para ödendiği, bunun yanısıra da teşfik adı altında ödemeler yapıldığını soruyor. Çalış’ın açıklaması ise hayli karmaşık yasal mevzuatları sıraladıktan sonra “üniversite yönetiminin ilgili yasal metni farklı yorumladığı”nı söylemekten ibaret.

Yine üniversiteye ait yüklü bir meblağın vakıf hesabına yatırılmasının ise Çalış’a göre açıklaması yapılan bir hata!

Öğrencilerden ilk kayıtta 100 TL, kayıt yenilemede 25 TL bağış adı altında toplanan paralara Çalış’ın açıklaması ise “Mahalle baskısı”! Çalış paraların zorla toplanmadığını ancak “’mahalle baskısı’ sendromuyla ve farkında olmadan, yatırılması mecburi bir ücret gibi algılanarak yatırıldığı”.

Burada Çalış’ın verdiği sözde yanıt, YÖK düzeninin geldiği yeri ve AKP’nin gerçekleştirdiği kadrolaşmanın birbirinin pisliğini örten bir sistem oluşturduğunu da göstermiş oluyor.

RedHack’in Karadeniz Teknik Üniversitesi hakkında yayınladığı belgeye buradan ulaşabilirsiniz