PTT’den taşeron işçisine: Mesai mubah, siyaset günah - Atilla Özsever

  • Arşiv
  • |
  • Düzen cephesi
  • |
  • 08 Şubat 2013
  • 10:36

PTT, dağıtım ve kargo hizmetleri için 20 bölgede ihale yaptı. Bu kuruluşun daha önce yaptığı APS (Acele Posta Servisi), taahhütlü mektup ve kargo gibi hizmetler 29 aylığına taşeron şirketlere verildi. Taşeron şirketler de, bu hizmetleri 1 Şubat 2013 itibariyle uygulamaya başladı.

PTT ile taşeron şirketler arasında yapılan teknik şartnamede ilginç maddeler bulunuyor. Teknik şartname, genelde işin yapılmasına ilişkin bilgileri ve karşılıklı taahhütleri kapsayan bir belge olmasına rağmen taşeron şirketlerde çalışacak işçilerin çalışma koşullarına ilişkin de maddeler var.

Teknik şartnamenin 7.23 maddesinde yüklenici (taşeron) firmanın “…taahhüdü kapsamındaki işlerin sözleşme gereği zamanında yerine getirilmesini teminen PTT’nin uygun görüşü ile normal mesai saatleri dışında çalışma zamanına ilişkin düzenleme yapabileceği” belirtiliyor.

Yine şartnamenin bir başka maddesinde bu işlerin “resmi tatil günleri dahil 08.00 ile 20.00 saatleri arasında teslimi” öngörülüyor. Yani günde 12 saatlik bir çalışma süresi var. Fazla mesai ödenmesi konusu da ilginç. Zaten PTT’nin kadrolu personeline ödenen fazla mesai ücreti, bir saat için 1 TL. 30 Kuruş. Ayda en fazla 50 TL. dolayında bir fazla mesai ücreti ödeniyor.

K’e bağlı Haber-Sen Genel Başkanı Ufuk Beytekin’in verdiği bilgiye göre, fazla mesai ücreti eskiden temel ücretin yüzde 15’inden az olmuyordu. Taşeron işçilerin günlük 12 saatlik mesaisinde de fazla çalışma ücreti söz konusu değil.

Teknik şartnamenin 7.28 maddesinde ise aynen şöyle deniliyor: “Yüklenici veya çalıştırdığı işçilerin, siyasal amaçlı propaganda ve gösteri yapması…yasaktır”. Yani hem taşeron firma sahibi hem de çalıştırdığı işçiler, zinhar siyasetle uğraşamaz…

Özetle, PTT, taşeron işçisinin angarya niteliğinde sayılabilecek düzeyde fazla çalıştırılmasını mubah görüyor ancak bu işçilerin siyasetle uğraşmasını yasaklıyor…

Haber-Sen Başkanı Ufuk Beytekin’in verdiği bilgiye göre, bu bir haftalık sürede taşeron firmalarının yeni hizmetleri yüklenmesi de kargaşaya ve kaosa yol açmış, yine eski ve deneyimli elemanları çalıştırmak istemişler. Beytekin, şunları söylüyor:

“PTT’de sadece tebligat ve adi mektup dediğimiz dağıtım hizmetlerini yapanlar kaldı. APS, taahhütlü mektup, kargo hizmetleri taşeron firmalara verildi. AKP’nin amacı, belli bir süre sonra PTT’nin emekliliği gelmiş yüzde 60 personelini emekliye sevk etmek, geri kalanları da özel statülü personel olarak çalıştırmak.”

Haber-Sen Başkanı Beytekin, PTT’de devlet memuru güvencesine sahip 399 sayılı Kanun Hükmündeki Kararname’ye göre 30 bin çalışan bulunduğunu, ancak bunların zaman içerisinde eritilmek istendiğini belirtti. Halen bu kurumda 12 bin taşeron işçinin bulunduğunu söyleyen Beytekin,”İhaleyi alan taşeron firmalar işçileri kölelik şartlarında çalıştırıyor. İş güvencesi yok, kıdem tazminatı yok, maaşı asgari ücret düzeyinde, hafta tatili, doğum izni gibi haklar kullandırılmıyor” diye konuştu.

AKP, tüm ülkeyi bir “Taşeron Cumhuriyeti”ne dönüştürmek istiyor. Bakalım, emek örgütleri, sendikalar, emekten yana siyasi partiler bunun altından nasıl kalkacak???

Yurt / 08.02.13