(26.12.12) – Erdoğan bu kez de ODTÜ rektörü ve hocalarını, istifa ederek “şiddetten gücünü alan kişilerle meydanlara” düşmeye çağırdı.
ODTÜ’de yaşanan direniş ve müteakip olaylar AKP için travmatik etkisini sürdürüyor. Benzer durumlarda bir-iki açıklamayla durumu geçiştiren iktidar bu kez her gün yeni açıklamalara ve bir dizi aracı devreye sokarak haklı direnişi karalamaya, ODTÜ’yü de ütün olarak itibarsızlaştırmaya çabalıyor. AKP şefinin son açıklamaları da öncekileri bir adım ileri götürerek tüm akademiye yönelik “ya sev ya terk et” çağrısına dönüştü.
Dün Tunus Başbakanı ile yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı yapan Erdoğan’ın ana gündemi bir kez daha ODTÜ oldu. Geçmişteki pervasız açıklamalarını yineleyen Erdoğan, bu kez işi ileri götürerek rektörlere “mesleği bırakın” dedi.
Öncelikle bildik “terör” demagojisine sarılan Erdoğan “Bir öğrenci üniversitenin kampüsünü terör alanına çeviriyorsa hiç kimse kalkıp bunları samimi havada bir protesto bir eylem olarak değerlendiremez” sözleriyle baştan öğrencileri suçlu ve terörist ilan etti.
ODTÜ rektörünün ve hocalarının polis şiddetini kınayarak öğrencilerine sahip çıkmalarını hazmedemeyen Erdoğan “Bunu söyleyen profesörler veya doçentler bana göre o mesleği bıraksınlar, aynen onlara katılmak suretiyle şiddetten gücünü alan kişiler olarak meydanlara düşsünler.” şeklinde konuştu.
Öğrencilere vahşice saldıran ve ODTÜ’yü gaza boğan, yaşam alanlarına ve kreşlere dahi gaz bombası atan, öğrencileri hedef alarak ateş eden, ses bombası ve plastik mermi kullanmaktan çekinmeyen polis ise bir kez daha AKP şefinin tebriklerine nail oldu. “Güvenlik güçlerimiz görevlerini yapmışlardır. Ben de bu görevlerindeki başarıları sebebiyle onları kutluyor, tebrik ediyorum” diyen Erdoğan, Akademisyenleri de tavırlarından dolayı kınadığını bir kaç kez vurguladı.
Erdoğan’ın açıklamalarına gerici basının desteğinin de hız kesmeden sürdüğünü hatırlatmakta yarar var. Son olarak dün ODTÜ’nün “fitne yuvası” (Akit, 25 Aralık 2012) ilan edilmesinin ardından bugün de Zaman gazetesi yazarı eylemleri “Vesayetçilerin tertibi” olarak yorumladı (Hüseyin Gülerce, Zaman, 26 Aralık 2012).
Basının da uğursuz rolünü oynamasıyla birlikte ODTÜ direnişi çok yönlü olarak gölgelenmeye çalışılıyor. Ancak düzen ne kadar pervasızlaşsa da direnişin yarattığı olumlu hava kolay kolay dağıtılamayacak gibi görünmekte...
