(08.02.13) – İşkenceci Sedat Selim Ay hakkında yaptığı haberler nedeniyle ETHA hakkında dava açıldı.
Polis şefi olduğu dönemde adı işkenceyle anılan, bir çok devrimciye sistematik işkence ve tecavüz ile suçlanan, hakkında işkenceyi kanıtlayan raporlar bulunan Sedat selim Ay geçtiğimiz yıl terfi ettirilerek Terörle Mücadeleden Sorumlu İstanbul Emniyet Müdürü olmuştu.
Bunun üzerine başta işkence mağdurları olmak üzere ilerici ve devrimci güçler kararı protesto etmiş, konu ile ilgili basında birçok yazı yer almıştı. Etkin Haber Ajansı (ETHA) da süreç boyunca yayınladığı bir dizi haber ve tanıklık ile işkenceyi gündemleştirmiş ve SS Ay’ın kimliğini teşhir etmişti.
İşkenceci polis şefi ise 21 Eylül 2012 tarihinde ETHA’nın internet sitesinde yayınlanan haberler nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikâyette bulundu. Ay’ın şikayet dilekçesinde ETHA'da 23 Temmuz 2012'de yayınlanan "Tanığım; Sedat Selim Ay işkencecidir", 31 Temmuz 2012'de yayınlanan "İşte işkencenin belgesi", 1 Ağustos 2012'de yayınlanan "SS Ay'ın terfisi topluma mesaj mı?", 2 Ağustos'ta yayınlanan "Tuncel, SS Ay için komisyonu göreve çağırdı" başlıklı haberlerde Sedat Selim Ay'a hakaret edildiği ve iftirada bulunulduğu öne sürüldü.
Savcılık ise şikayeti değerlendirerek ETHA Sorumlu Müdürü Goncagül Telek hakkında dava açtı. Davanın ilk duruşması 6 Haziran 2013 tarihinde saat 09.50'de İstanbul 48. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülecek.
SS Ay, daha önce de 23 gazeteci hakkında suç duyurusunda bulunmuş ancak soruşturmalar takipsizlik ile sonuçlanmıştı.
Dava gerekçesi olan haberlerden...
ETHA’ya açılan davanın gerekçesi olan haberlerin ise her biri işkenceci polisin gerçek kimliğini günyüzüne çıkaran bir belge olma özelliği taşıyor. “Tanığım; Sedat Selim Ay işkencecidir” başlıklı haber, Ay’ın işkencesine maruz kalmış eski Atılım gazetesi çalışanı Doğan Şahin’in yaşadığı işkenceye dair anlatımlarını konu alıyor. Şahin yaşadıklarını şöyle anlatıyor:
“Askı, tazyikli su, elektrik, uykusuz bırakma, askıdayken belden çekerek sakat bırakma çabaları gibi işkencelere maruz kaldım. Bu işkencelerden dolayı bugün hala bel sorunu yaşamaktayım. Adlı tıptan alınan raporlarla da bunu kanıtladım.
İşte tüm bu sürecin yaşandığı gözaltı döneminde bunları yapan ve yöneten Bayram Kartal ve Sedat Selim Ay’dır. Bir başka gözaltımda Ay, kendilerinin insan anatomisini dair bile eğitim aldıklarını itiraf etmişti”
“İşte işkencenin belgesi” başlıklı haber ise Alp Altınörs’ün gördüğü işkenceye dair anlatımlarının yanısıra işkence gördüğüne dair raporu da içermekteydi Altınörs de gördüğü işkenceye dair şu ifadeleri kullanmıştı:
“İstanbul TMŞ'ye getirildiğimizde bizi Bayram Kartal, Sedat Selim Ay ve emirleri altındaki işkenceci sürüsü karşıladı. Burada kaba dayakla başlayan, ardından 3 gün boyunca sürecek sistemli işkenceye maruz kaldım: Düz askı, ters askı, haya burma, elektrik, askılardan sonra zorla ayakta bekletme, kaba dayak. Tabii, "şubeye" girer girmez rutin uygulamanın "sorgudakini" çırılçıplak soyma olduğunu da anımsatmak gerekir”
Diğer iki haber ise BDP İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel’in işkenceci polis şefinin terfiini meclise taşımasına dair haberlerdi. Milletvekilinin eylemlerini haberleştirmenin dahi savcılık tarafından “suç” kabul edildiği görüldü.