15 Ocak 2013

“[George Abdallah'ın] salıverilmesi gerektiğini düşünmüyoruz ve bu konu hakkında Fransa hükümeti ile istişarelerimizi sürdürüyoruz... Onun tekrar savaş meydanına geri dönebileceğine dair ciddi kaygılarımız var.” Bu sözler, ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Victoria Nuland'ın 11 Ocak 2003 Cuma günkü açıklamasından.

Aslında bugünden, 15 Ocak 2013, itibaren Lannemezan Hapishanesi'nde bir rehine olan Abdallah'ı serbest bırakma kararını engellemesi için Paris'teki sosyalist hükümete yeterli bir işaretten fazlasıydı bu.

Dün Abdallah'ın Fransa'dan sınır dışı edilmesini gerektiren şartlı salıverilme şartlarının yüzüne okunması için Fransız hakim önüne son kez çıkarılması bekleniyordu. Fakat Fransa İçişleri Bakanı  Manuel Valls, Abdallah'ın sınır dışı edilmesi kararını imzalamayı geri çevirdi.

Hukuk çevrelerinden bir kaynak, Abdallah'ın yaptığı 8. şartlı tahliye başvurusunu ele almak üzere bir oturum düzenleyen Paris Ceza İnfaz Kurumu (TAP) “henüz bekleyen sınır dışı kararına ilişkin bir karar vermediğini” söyledi.

21 Kasım 2012 tarihinde TAP, Fransa'dan sınır dışı edilmesi şartıyla Abdallah'ın şartlı tahliye isteğini onamıştı. 10 Ocak 2013 tarihinde Paris Temyiz Mahkemesi TAP'ın kararını destekledi ve Fransa Kamu Savcılığı'nın başvurusunu reddetti, Abdallah'ın serbest bırakılması için nihai ve kesin kararına ilişkin uyuşmazlığı çözdü.

Bu ani Fransa hamlesi birçok soruyu tetikledi. Örneğin, Fransa içişleri bakanının Lübnanlı tutsağın şartlı salıverilmesi prosedürlerini tamamen engellemesi mümkün müdür? Ve temyiz savaşını kaybeden Fransız savcılığı yine şartlı tahliye kararını temyiz edebilecek mi?

Abdallah'ın davasına aşina bir Fransız hukuk çevresinden bir kaynak Paris'te El-Ahbar'a içişleri bakanının hamlesinin ardından siyasi değerlendirmelerin hukuki değerlendirmelere söyledi. Bu makamların eğer gideceği ülke, ister yabancı uyruklunun ana yurdu ister üçüncü bir ülke olsun, ona kötü muamele veya işkence edebilecek ise bir yabancı uyrukluyu sınır dışı etmekten genellikle imtina edebileceklerini teyit etti.

Böyle bir durumda makamlar, cezasını bitirdikten sonra sınır dışı edilecek yabancının isteğine, ev hapsinde ya da mülteci tesislerinde kalmak, genellikle saygı gösterirler.

Bu kaynak,  “George Abdallah'ın davasında ise tam tersi. Lübnan hükümeti çeşitli vesilelerle onu kabul etme istekliliğini ifade ettiğini” sözlerine ekledi.

Savcılığın yine şartlı tahliye kararını temyiz edip edemeyeceğine ilişkin olarak bu kaynak, bunun mümkün olmadığını söyledi, fakat içişleri bakanının sınır dışı emrini imzalamama ısrarının Abdullah'ın serbest bırakılmasının engellendiği anlamına geldiğini vurguladı.

Fransız istihabarat şefi Yves Bonnet'in sözleriyle Abdallah'ın davasını “çağın skandalı” yapan hukuki kararların siyasi hesaplar ile ilk çatışması değil bu. 1999 yılından beri Abdallah geçtiğimiz yıllarda çeşitli defalar Fransız adalet makamlarını onun davasını yeniden ele almaya iten şartlı tahliye için tüm şartları karşıladı.

Bakıldığında Fransız Ceza Kanunu'nda beş şartlı tahliye koşulu bulunuyor. Birinci koşul, Fransız mahkemesini kendi tanıklığına göre Abdallah'ın yerine getirdiği hapishanede iyi haldir.

İkincisi, salıverilmesi durumunda ona yardım edebilecek birilerini olması gerektiğidir, Fransız makamlarının talebiyle Abdallah'ın ailesi tarafından verilen belgelere göre bu koşul 2003 yılında beri karşılanıyor.

Üçüncüsü, şartlı tahliye edilecek kişi, bir meslek icra edebilmeli, Lübnan Eğitim Bakanlığı'nın öğretim kadrosunda olan Abdallah tarafından halihazırda karşılanan bir koşuldur.

Dördüncüsü, şartlı tahliye edilecek kişinin zihin sağlığı yerinde olmalıdır, Abdallah'ın psikiyatristinin raporlarına göre bu koşul da karşılanıyor.

En sonuncusu, tahliye edilecek kişi Fransız toplumuna bir tehdit teşkil etmemeli, mahkeme, Abdallah'ın Fransa içişleri bakanlığı tarafından Lübnan'a ya da onu kabul eden üçümcü bir ülkeye sınır dışı edilmesini sağlayarak bu koşulu yerine getirmeyi üstlendi.

Fransa içişleri bakanının Lübnanlı tutsağın şartlı salıverilmesini engellemek için beklenmedik şekilde istismar ettiği bu şarttı.

Abdallah hakkında Fransız yargı kararlarının bir tarihi

19 Kasım 2003 tarihinde Fransa'nın Pau bölgesindeki şartlı tahliye mahkemesi Lübnanlı'yı salıverme kararı aldı. Bu hamle, adalet bakanının talebiyle kararı temyize koşan Fransa Başsavcılığı'nı öfkelendirdi. Başsavcılık Pau'daki mahkeme tarafından kararın ertelenmesi kararını çıkartmayı başardı.

16 Ocak 2004 tarihinde Ulusal Şartlı Tahliye Mahkemesi davayı yeniden ele aldı. Ancak mahkeme kendisi de ABD-İsrail baskısı altındaki Fransa adalet bakanının baskısı altında kaldı. Akabinde Abdallah'ın şartlı tahliyesi geri çevrildi.

Savcılar Abdallah'ın salıverilmesi durumunda Fransa'nın imajının ABD ve müttefikleri nezdinde zedeleneceğini savununca bu mahkeme 31 Ocak 2006 tarihinde Abdallah'ın salıverilmesini reddetti.

Dahası savcılar Abdallah'ın sınır dışı edilmesinin geçmişte işlediği eylemlerin benzerlerine geri dönmeyeceğini garanti etmeyeceğini ve buna ilişkin psikiyatristin raporunun yetersiz olduğunu iddia ettiler.

Savcılar zihin sağlığı yerindeyken “terörizme” geri dönmeyeceğinin ne garantisi olduğunu savundular. (Sanki Abdallah adi bir suçlu ya da bu alışkanlığı bırakması gereken bir madde bağımlısı.)

İddia makamı, Abddalh'ın serbest bırakılmasına karşı bir başka neden sundu; mahkeme tarafından 53.357 euro olduğu tahmin edilen tazminatı mağdurlara ödemediğini söylediler, unutmamak gerekir ki ailesi tüm zarar ziyanı ödeyeceğine söz vermişti.

6 Şubat 2007 tarihinde Abdallah bir kez daha reddedileceği 7. kez şartlı tahliye başvurusunu yaptı. Abdallah mahkemeye dilekçe verdi, ancak karar 2008 nisanına kadar ertelendi. Yargıçların temyiz kararını bildirmek yerine Abdallah'ın davasını şartlı tahliye mahkemesinden özel bir komiteye sevk etmesi sürpriz oldu.

17 Haziran 2008 tarihinde Abdallah'ın davası Dati yasasının hükümleri uyarınca “özel bir komiteye” sevkedildi. Abdallah bundan resmi olarak bilgilendirildi ve komitenin kararını 2008 eylülünde vermesi belirlendi. Ancak karar yine mahkemenin şartlı tahliye isteğini reddettiği 9 Ocak 2009 tarihine ertelendi.

Bu, Lübnan Silahlı Devrimci Güçler'in liderinin Fransız adalet sisteminde dolaşmak zorunda kaldığı dolambaçlı yoldur. Ancak pazartesi günkü duruşma en kötü niyetli kavşaklarından biriydi bu yolun.

Bu yüzden Abdallah'ın avukatı Jacques Vergès elindeki gizli oynayacak ve yeniden yargılama talep edecek mi? Abdallah gelecek 28 Ocak'ta serbest bırakmazsa kesinlikle yapacak

Lübnan merkezli El-Ahbar gazetesinin İngilizce sitesinden kizilbayrak.net tarafından çevrilmiştir.