Ekonomi büyüdü peki asgari ücret?

  • Arşiv
  • |
  • Sınıf Hareketi
  • |
  • 23 Aralık 2012
  • 15:32

DİSK Araştırma Enstitüsü asgari ücretle ilgili yayımladığı raporda, ücretin uzun gelişme seyrine bakıldığında 34 yıllık bir dönem için (1978 yılından bu yana) ekonominin (1977-2006 GSMH ve 2007 sonrası GSYİH) sabit fiyatlarla 3.7 kat büyürken, asgari ücretin yüzde 9'luk gelişme ile neredeyse yerinde saydığını kaydetti.

Raporda,  Maliye Bakanı Mehmet Şimşek 18 Aralık 2012 tarihinde TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “Asgari ücreti biz yüzde 300'den fazla arttırmışız. Ve asgari ücret birçok rekabet içinde olduğumuz ülkeden kat kat daha yüksektir" sözlerine yer verildi.

Raporda, “Hâlbuki reel ücret artışlarına baktığımızda durum Bakanın söylediklerinden son derece farklıdır. AKP hükümetleri döneminde ekonomik yüzde 63 olması düzeyde büyürken, net asgari ücret, vergi iadesi ve asgari geçim indirimleri dahil, aynı dönemde reel olarak sadece yüzde 6,6 oranında artış göstermiştir” denildi.

TÜRKİYE'DE ASGARİ ÜCRET YÜKSEK Mİ?

Raporda, Türkiye’de diğer ülkelere göre asgari ücretin kat kat daha yüksek olduğu konusu tartışma yaşandığı kaydedilerek, “Bugün krizdeki Yunanistan’da asgari ücret düşürülmüş hali ile 1621 TL, İspanya’da 1772 TL’dir (21 Aralık 2012 TCMB verileri üzerinden hesaplanmıştır). Resmi haftalık çalışma süresi Yunanistan’da 40, İspanya’da 38,3 saatken, Türkiye’de 45 saattir. Asgari ücretten alınan vergi oranı Türkiye’de daha yüksektir. Yıllık ücretli izin hakkı bu ülkelerde en az 20 gün iken, Türkiye’de 14 gündür. Buna karşın brüt asgari ücret sadece 940 TL’dir” denildi.   

ASGARİ ÜCRETLİ ÜRETİMDEN PAY ALAMIYOR

Raporda şöyle denildi:

 “2005-2012 yılları dikkate alındığında ekonomik büyümenin asgari ücrete yansımadığı çok daha net olarak görülmektedir. Vergi iadesi ve asgari geçim indirimini esas alarak hesapladığımız net asgari ücrete göre, asgari ücrette reel gelişme 2012 enflasyon ve ekonomik büyüme tahminleri ile birlikte, 7 yıl için sadece % 7 düzeyindedir. Aynı dönem için ekonomik büyümenin % 30 olarak gerçekleşmesi beklenmektedir. Bu hesapla sadece 2005 yılından bu yana ekonomik büyümenin asgari ücrete yansımamasının işçilere bedeli net 157 TL’lik gelir kaybıdır. Yani asgari ücretlinin ürettiği değerden aldığı pay azalmış, sömürü artmıştır.

Bunun yanında asgari ücretin uzun gelişme seyrine bakıldığında 34 yıllık bir dönem için (1978 yılından bu yana) ekonomi (1977-2006 GSMH  ve 2007 sonrası GSYİH) sabit fiyatlarla 3,7 kat büyürken, asgari ücretin % 9’luk gelişme ile neredeyse yerinde saydığı görülmektedir (2012 yılı verileri tahmini olarak alınmıştır).

1999 yılına kadar 1978 yılındaki ekonomik gücüne ulaşmayan asgari ücret, bu yılda ulaştığı düzeyi, yüksek enflasyon ortamında yaşanan iki krizle ciddi bir biçimde kaybetmiş, 1978 ve 1999 seviyesine ancak 2004 yılında yeniden ulaşabilmiştir. 2005 yılından bu yana ise asgari ücret yerinde hemen hemen yatay seyrini devam ettirmektedir.

Hâlbuki asgari ücret ekonomik büyüme oranında bir artış kaydetseydi bugün net 2251 TL1 ve 950 euro olacaktı.

Her bir aile ferdi için öğün başına sadece 72 kuruş gıda harcaması yapılabilen asgari ücret Türkiye’nin ayıbıdır. Diğer Avrupa ülkeleri ile karşılaştırıldığında en uzun çalışma sürelerine  ve en az ücretli izin hakkına sahip olan işçilerimize layık görünen bu ücretin yetersiz olduğu, yapılan bilimsel çalışmalarla da görülmektedir.”

Yurt / 23.12.12