Düzen yargısı Karadağ cinayetini örtbas etmek için seferber!

  • Arşiv
  • |
  • Siyasal Gündem
  • |
  • 07 Eylül 2012
  • 11:26

(07.09.12) - Türkiye Komünist İşçi Partisi (TKİP) militanı Alaattin Karadağ'ın 19 Kasım 2009 tarihinde Esenyurt-Avcılar polisi tarafından sokak ortasında kurşunlanarak katledilmesinin ardından açılan davanın 8. duruşması bugün (7 Eylül) Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Katil polislerden Oğuzhan Vural'ın tutuksuz olarak yargılandığı davanın bugünkü duruşması da, polis-mahkeme-yargı eliyle yürütülen aklama operasyonunun yeni bir celsesiydi. Avukatların keşif talebini reddeden mahkeme, davayla ilgili delillerin emniyet eliyle karartılması karşısında suskunluğunu korudu. Davanın bir sonraki duruşması 3 Aralık 2012 tarihine ertelendi.

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu ise duruşma devam ederken adliye önünde Karadağ cinayetinin aydınlatılması ve katillerin yargılanması talebiyle eylemdeydi.

Karadağ cinayeti davası sürüncemede bırakılıyor...

Davanın 8. duruşmasında, polis cinayetini örtbas etmek için kurgulanan mizansen tüm hatlarıyla bir kez daha görüldü. Dava avukatlarının keşif talebini keyfi biçimde reddeden mahkeme heyeti, sürüncemede bıraktığı bir dizi noktayla ilgili aynı tutumunu korudu.

Saat 10.00 sıralarında başlayan duruşmaya Alaattin Karadağ'ın kardeşi Abdullah Karadağ ile Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi 15 avukat katıldı.

Deliller karartılıyor

İnfazın gerçekleştiği saatlere ilişkin olay yeri ve çevresinin MOBESE görüntülerinin polislerce silindiği/kaybedildiği gerçeği ve bununla ilgili Emniyet Müdürlüğü'nün çelişkili açıklamaları duruşmaya damga vurdu.

Karadağ'ın katledildiği yeri gösteren MOBESE kameralarıyla ilgili çelişkili açıklamaları ortaya koyan müdahil avukatlar, daha önce (01.11.11) İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Kemal Erbir imzalı belgede 83523 nolu MOBESE kamerasının belirtilen adreste bulunduğu söylenirken yine Kemal Erbir imzalı bir sonraki cevapta kameranın 7. sokak içerisini görmediğinin belirtildiğini ifade ettiler. Bu durumun, açıkça bir çelişki olduğunu belirttiler. Duruşmada söz alan Av. İbrahim Ergün, mahkemenin, Kemal Erbir hakkında hakkında suç duyurusunda bulunmasını talep etti.

Duruşmanın başlangıcında söz alan Av. Zeycan Balcı Şimşek, adresi ve iletişim bilgileri belli olan tanık Pakize Ilgaz'ın getirilmemesini eleştirdi. Mahkeme, Ilgaz'ın bir sonraki duruşmaya getirilmesi için müzakkere yazılmasına karar verdi.

Bir kez daha keşif talebi...

Duruşmada, Karadağ'ın katledildiği 19 Kasım 2009 tarihinden bu yana 3 yıla yakın bir süre geçtiğini hatırlatan Av. Murat Çelik, Karadağ'ın katledilişinin 3. yılında olayın yaşandığı yerde tüm tarafların katılımıyla keşif yapılmasının önemine dikkat çekti. Çelik, keşif kararının mahkeme tarafından 18 aydır sürüncemede bırakıldığını ifade etti.

Geride kalan 7 duruşma boyunca, tanık olarak dinlenen kişilerin çelişkili ifadeler verdiklerini söyleyen Çelik, bu durumun ancak olay yerinde keşif yapılmasıyla ortaya çıkacağının altını çizdi. Mahkemenin, polisin yönlendirmesinde olduğunu düşündüklerini belirtti. Mahkeme, keşif kararını, “delil durumu ve dosya kapsamını gözönünde bulundurarak” keyfi biçimde reddetti.

Polis avukatından emniyet savunması...

Sanık polis Oğuzhan Vural'ın da katıldığı duruşmada, katil polisin avukatı Tolga Yurdakul, adeta bir cinayet şebekesi gibi çalışan emniyet müdürlüğü adına savunma yaptı. Polis avukatı, polisin kanunun gereği neyse onu yaptığını söyleyerek bir dizi demagojik açıklamada bulundu. Katil polis Oğuzhan Vural'ı “mağdur” göstermeye kalkan polis avukatı, polislerin canını dişine takarak çalıştıklarını söyleyerek cinayeti aklamaya çalıştı.

Duruşmada ayrıca, Karadağ'ın katledildiği olayda yaralanan ve vücudunda halen kurşun bulunan minibüs şoförü İsmail Durmuş ile ilgili İstanbul Tıp Fakültesi'nden gelen doktor görüşü de okundu. Raporda, Durmuş'un vücudundaki kurşunların çıkarılması konusunda tıbben bir engel olmadığı da belirtildi. Mahkeme, kurşunların çıkarılıp çıkarılmaması için Durmuş'un görüşünün alınmasına karar verdi.

Kızıl Bayrak / İstanbul