Törene katılım yüz bini aştı

(17.01.13) – Dün akşam Diyarbakır’a getirilen cenazeler sabah saatlerinde kitlesel biçimde hastane morgundan alındı. Cenazeleri alan kitle, sloganlar eşliğinde Batıkent Meydanı’na geldi. Katılımcı sayısının yüz bini aştığı belirtilen tören Osman Baydemir'in konuşmasıyla başladı.

Cenazeleri Diyarbakır’da onbinler karşıladı

Paris’te katledilen Kürt kadın siyasetçiler Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Saylemez’in cenazeleri dün akşam saatlerinde Diyarbakır’a ulaştı. KCK’nin yaptığı “görkemli karşılama” çağrısına yanıt veren Kürt halkı cenazeyi kitlesel biçimde havaalanında karşıladı.

20 bini aşan kitle cenazeleri almak için havaalanında toplandı. 20.30’da cenazeleri alarak hastaneye doğru yürüyüşe geçen kitlenin sayısı 30 bine ulaştı. Sarı, kırmızı, yeşil flamalarla sarılan tabutlar, mumlarla oluşturulan koridordan kadınların omuzlarında taşınarak hastanenin morguna götürüldü. Kitlenin dağılmasının ardından da BDP'li milletvekilleri ve DÖKH'lü kadınlar sabaha kadar hastanede nöbet tuttu.

Kitle erken saatlerde toplanmaya başladı!

Öğlen saatinde Batıkent Meydanı’nda yapılacak eylem öncesi, günün erken saatlerinden itibaren Kürt halkı Diyarbakır’a akmaya başladı. Esnafın kepenk açmadığı, öğrencilerin okula gitmediği Diyarbakır’da hayat cenazeler için durdu.

Osman Baydemir’in siyah giyme çağrısına yanıt veren onbinler önce hastane önünde toplanarak cenazeleri hastaneden aldı. Sayısı her geçen gün artan kalabalık “Hepimiz Sakineyiz!”, “Hepimiz Leylayız!”, “Hepimiz Fidanız!” dövizleri ve pankartları taşıdı. Ayıca öfkeli yürüyüşte “Jin jiyan azadi!”, “Sakine yoldaş ölümsüzdür!”, “Leyla yoldaş ölümsüzdür!", “Fidan yoldaş ölümsüzdür!”, “Şehit namirin!” sloganlarını sıklıkla atarak ağır biçimde Batıkent Meydanı’na doğru yürüdü.

Yürüyüşün en önünde BDP’li vekiller ve belediye başkanları yer aldı.

Meydanda kitlesel tören

Cenazelerin Batıkent Meydanı'na getirilmesi ile birlikte buradaki tören için son hazırlıklar tamamlandı. Cenaze araçlarından indirilen PKK bayrağına sarılı tabutlar meydanda hazırlanan özel platforma yerleştirildi. Tabutlar kadınların omuzlarında taşındı.

Yürüyüşün ardından doğrudan meydana gelenlerin de katılımıyla birlikte kitlenin sayısının 100 bini geçtiği ifade ediliyor. DTK Eşbaşkanları Aysel Tuğluk, Ahmet Türk, BDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışank, tüm BDP'li milletvekilleri ve BDP'li belediye başkanları da alanda bulundu.

Alanda özellikle siyah kıyafetler ve beyaz tülbentler nedeniyle siyah-beyaz bir görüntü dikkat çekti. Alanda "Şehîd namirin" ve "Güneşin yoldaşları ölümsüzdür" sloganı sıklıkla atılırken kürsüden de "Berîtana min" ve "Sê jinên azad"çalındı.

Barış mesajları öne çıktı...

Saygı duruşu ile başlayan törende ilk olarak BDP Amed İl Başkanı Zübeyde Zümrüt kısa bir konuşma yaptı. Ardından PKK ve PAJK’lı tutsaklar adına Deniz Bakır’ın mesajı okundu ve Osman Baydemir söz alarak kitleye seslendi.

Baydemir’in ardından Kürt siyasetçiler kitleye hitap ettiler. Yapılan konuşmalarda barış mesajlarının öne çıktığı ve müzakerelere değinildiği gözlendi.

Demokratik Toplum Kongresi Eş Başkanı Aysel Tuğluk yaptığı konuşma sırasında gözyaşlarına hakim olamayarak “bu katliamlar barışı dinamitlemek için yapılmıştır” dedi.

DTK Eş Başkanı Ahmet Türk “Barış istiyoruz deyip Kandil'i bombalıyorsun?” dedikten sonra şunları söyledi: “Kim ne yaparsa yapsın, ne derse desin Kürt halkı kararını verdi özgürlük ötesinde bir şey kabul etmeyecektir. Biz barış elimizi hep uzattık, barış mesajı verdik ancak bize hep teslimiyeti dayattılar. Bilsinler ki Kürt halkı onursuz bir yaşamı kabul etmeyecek”

Sabahat Tuncel “3 Kürt kadın siyasetçiye sıkılan kurşun, bu halkın özgürlüğüne sıkılan kurşundur” dedi.

BDP Eşbaşkanı Demirtaş ise konuşmasında Kürt kadınların mücadeledeki rolüne dikkat çekerek “Eskiden Kürt kadınının sofrada yeri yoktu, simdi alanları dolduruyorlar” dedi. Demirtaş ayrıca “Fransız hükümeti de Türk hükümeti de bu alçakça katliamın ortaya çıkarılmasında sorumludurlar” diyerek tepkisini gösterdi.

Demirtaş ayrca şu sözlerle cenazeleri sahiplenme çağrısını yineledi: "Paris'ten buraya kadar Kürt kadının omuzlarında taşınan bu cenazeler, bütün dünyaya verilmiş en güçlü cevaptır, en güçlü intikamdır. Kürt devrimci kadınlar şahsında teslim almak, yok etmek istenen irade Paris'ten buraya kadar milyonlara dönüşerek sel olmuştur. Şimdi Dersim'e, Mersin'e, Nurhak'a akacak."

Törende Fidan Doğan’ın babası, Sakine Cansız’ın annesi ve Leyla Şaylemez’in ailesi de konuşma yaparak duygusal anlar yaşanmasına sebep oldu.

Konuşmaların ardından tören sona erdi ve cenazeler defnedilecekleri Dersim, Mersin ve Nurhak'a yola çıkmak üzere alandan ayrıldı. Cenazelerin götürülmesinin ardından kitle de dağıldı.