Denizler'in yolunda düzene başkaldırıyoruz!

  • Arşiv
  • |
  • Gençlik Hareketi
  • |
  • Makale
  • |
  • 09 Nisan 2012
  • 12:04

Özgürlük, devrim ve sosyalizm için

geleceğimize sahip çıkıyoruz!


Kampanya çalışmamız sona doğru yaklaşmış bulunuyor.“Gençliğe devrimci baharı kazanma çağrısı” olarak tanımladığımız kampanyamızın bu son aşamasında, 1 Mayıs'ın hemen ardından 6 Mayıs'ı karşılayacağız. 6 Mayıs 1972'de devrim ve sosyalizme olan bağlılıkları ile darağacına yürüyen Deniz Gezmiş, Yusuf Arslan ve Hüseyin İnan'ı, Denizler şahsında devrim mücadelesinde ölümsüzleşen tüm kızıl karanfilleri anacağız.

Bu 6 Mayıs, “Geleceğine sahip çık!” şiarı ile yürüttüğümüz kampayamızın da final etkinliği olacak. Ayları bulan yoğun çaba ve emek, 1 Mayıs'la birlikte en önemli somut karşılığını bu etkinlikle bulacak.

Kampanyamızın final etkinliğinin 6 Mayıs gibi bir günde yapılacak olması bilinçli bir tercihin ürünüdür. Böyle bir final etkinliğinin devrimci önderlerin ölüm yıldönümünde ve onları anarak yapılacak olması çalışmamızın anlamını ve genç komünistlerin kendi misyonları ve konumlarına dair taşıdıkları açık bilincin yansıması olacaktır.

6 Mayıs, emperyalizme karşı mücadelede simgeleşmiş yiğit devrimcilerin katledilişlerinin yıldönümüdür. ABD askerlerini Dolmabahçe kıyılarından denize döken bir kuşağın öncülerinin adlarını tarihe kazıdıkları gündür!

6 Mayıs, faşist baskı ve terörü karşısında başeğmemenin, darağacına başı dik yürümenin tanıklık ettiği bir gündür!

6 Mayıs, son nefesle haykırılan “Yaşasın Marksizm-Leninizm!” şiarının devrim mücadelesine bir daha silinmemecesine yazıldığı bir gündür. Devrime olan sarsılmaz bağlılığın, devrim ve sosyalizm davasına adanmışlığın, inancın ve kararlılığın adıdır!

İşte bu yüzden 6 Mayıs, devrim ve sosyalizm mücadelesi tarihimizin en acı olduğu kadar en onurlu sayfalarının da başında gelmektedir.

Denizler'in bugün gençlik alanındaki temsilcileri, tasfiyeci bataklık içinde debelenerek Denizler'in yolunu parlamentoya çıkaran liberal-reformist güçler değil, düzen karşısında devrim bayrağını inat ve ısrarla taşımayı sürdüren genç komünistlerdir. Denizler'in düzene karşı yükselttikleri devrim bayrağı bugün genç komünistlerin ellerindedir. Üniversite kampüsleri, sokaklar ve eylem alanları bunun en dolaysız tanığıdır. Gençlik hareketinin politik öznelerinin dahi apolitikleştiği bir dönemde devrim ve sosyalizm şiarını yükseltenler; gençliğe parti ve devrim davasının çağrısını taşıyanlar; özgürlük, devrim ve sosyalizm için kavga şiarını haykıranlar bugün genç komünistlerdir.

Bulundukları tüm alanlarda devrim ve sosyalizm bayrağını yükselten genç komünistler, 6 Mayıs'ta İstanbul'da toplanacaklar. Denizler'i ve kavgada ölümsüzleşen devrimci önderleri kitlesel ve militan bir etkinlikle anarak kampanyalarını sonlandıracaklar.

Emperyalist savaş ve saldırganlığa, faşist baskı ve devlet terörüne, eğitimin ticarileştirilmesine karşı geleceğine sahip çıkan, Denizler'in yolunda düzene başkaldıran gençlik güçleri bu etkinlikte buluşacaklar. “Özgürlük, devrim ve sosyalizm!” şiarlarını birkez daha hep birlikte haykıracaklar.

1 Mayıs'tan 6 Mayıs'a, devrimci baharı kazanmaya!

Kampanyamızın bu son dönemi genç komünistler için bir seferberlik dönemi olmalıdır. Şimdi genç komünistler, tüm imkanları ve araçları harekete geçirerek 1 Mayıs’a yüklenmeli, 1 Mayıs'tan alacakları politik-moral güçle 6 Mayıs’a yürümelidir.

Kuşkusuz burada yüklenilecek ilk halka 1 Mayıs olacaktır. Genç komünistler geçmiş yıllardan daha geniş bir gençlik kesimini 1 Mayıs alanlarına taşımalı, gençliğin sermaye düzeni karşısındaki devrimci öfkesini kızıl kortejlerinden yükseltmelidir. 1 Mayıs alanlarında devrimin ve sosyalizmin şiarlarını devrim için çarpan genç yüreklerle haykırabilmelidir.

1 Mayıs tablosu, 6 Mayıs’ta yapılacak etkinliğin tablosunu belirleyecektir. Denizler’i militan ve kitlesel bir etkinlikle anmaya hazırlanan genç komünistler, taşıdıkları misyon ve sorumluluğun bilinciyle 1 Mayıs'a yüklenmelidirler.

Hiç şüphe yok ki, genç komünistler bunu başarabilecek deneyim, irade ve politik bilince sahiptir. Gerisi buna uygun bir çaba, enerji ve inisiyatifin ortaya konulmasına bağlı olacaktır.

(Ekim Gençliği, sayı: 137, Nisan 2012)