Avukatların “suç” dosyası kabarık!

  • Arşiv
  • |
  • Devlet terörü
  • |
  • 18 Ocak 2013
  • 10:21

(18.01.13) – Bu sabah gerçekleştirilen operasyonda birçok kişi gözaltına alındı. Ancak 60’a yakın gözaltı arasında özellikle avukatlar dikkat çekiyor.

Önce Halkın Hukuk Bürosu’nu, ilerleyen saatlerde de Çağdaş Hukukçular Derneği’nin İstanbul ve Ankara Şubeleri’ni basan polis, böylece asıl hedefinin “savunma” olduğunu da gösterdi.

Gözaltına alınan ve kesin olmamakla beraber sayıları 15’i bulan avukatlar özellikle ilerici kamuoyunun yakından tanıdığı isimlerden oluşmakta. Zira bir çok polis terörüne, işkenceye maruz kalan kişinin, yargısız infaz davalarında devlet terörünün hedefi olanların davalarında ÇHD’li avukatların ismi yer alıyor. Yine ÇHD’li avukatlar, işçi direnişlerinde, öğrenci eylemlerinde, kadınların ve Kürt halkının yanında duran konumlarıyla tanınıyor.

İsmail Saymaz’ın Radikal için hazırladığı ve gözaltındaki avukatların davalarından oluşan derleme bu açıdan bu avukatların neden hedef seçildiğinin de yanıtını veriyor. Saymaz’ın hazırladığı (Radikal, 18 Ocak 2013) derlemeye göre avukatların “suç” dosyası hayli kabarık:

- Hayata Dönüş Operasyonu çerçevesinde Bayrampaşa Cezaevi'nde 12, Ümraniye Cezaevi'nde 5 tutuklunun ölümü

- Engin Çeber’in Metris Cezaevi’nde, Festus Okey’in Beyoğlu Polis Merkezi’nde öldürülmesi

- Ferhat Gerçek’in Bahçelievler’de vurularak felç bırakılması

- Ayhan ve Ali Efeoğlu kardeşlerin 1994’te polis tarafından kaybedilmesi

- Asker tarafından çatışmada öldürülen Ali Yıldız’ın toplu mezardan çıkarılması,

- Trabzon’da ve Edirne’de TAYAD üyelerine yönelik linç girişimi

- Roman Kurultayı’nda parasız eğitim için pankart açıp tutuklanan Berna Yılmaz ve Ferhat Tüzer’in yargılaması

- Cezaevinde kansere yakalanan Güler Zere’nin serbest bırakılması

- İşten atılan tekstil işçilerinin hak davaları...

Bunun yanı sıra Naciye Demir, 2008 yılında polis kurşunuyla felç kalan Yasin Kırbaş’ın da uzun süre avukatlığını yürüttü.

Selçuk Kozağaçlı, Ankara’da görülen 12 Eylül Davası ve polis kurşunuyla öldürülen Soner Çankal davası ile askerde işkence sonucu hayatını kaybeden Uğur Kantar davalarını üstlendi. Avukat Efkan Bolaç, Beyoğlu’nda polis tarafından dövülen Sezai Yakar’ın, Avcılar’da Güney Tuna adlı gencin dövülerek ağır yaralanması ve Ahmet Koca’nın Fatih’te dövülmesine ilişkin davalara baktı.

Cezaevi davalarını yakından inceleyen Avukat Güçlü Sevimli’nin Hayata Dönüş Operasyonu’nu konu alan ve aynı adı taşıyan bir kitabı bulunuyordu.

Avukat Güray Dağ da Festus Okey Davası’nda hakime hakaret ettiği iddiasıyla yargılanıyordu.

'ALO POLİS İMDAT' HATTINI KURDULAR

Bu arada Taylan Tanay ve Efkan Bolaç, İstanbul Barosu ile birlikte, ‘Alo Polis İmdat’ hattını kurdu. Çağdaş Hukukçular Derneği'nden Avukat Tanay, proje için şunları söylemişti, "Proje polis şiddetini önlemek için bir kurul önerisidir. Kurulda adli tıp uzmanları, hekimlik boyutu ve hukuki süreç var. Projeyi, İstanbul Barosu'na sunduk. Baro işin hukuki boyutuyla ana merkez oldu. Ahmet Koca olayı ve polis şiddetinin artması üzerine işkenceye karşı kurul oluşturuldu. Kurulun baroda merkezi var.

Kurul acil başvuru alacak. '444 155 9' hattımız var. 'Polis imdat' sloganını anımsatsın istedik. İnsanlar 155'i çevirince polisi arıyor. 155 9'u çevirince bizi aramış olacaklar. Avukatlar gönüllü çalışacak. İşkenceye karşı sicil ve sertifika programı olacak. Kurula, şahsen, yazılı ve telefonla başvuru mümkün. Telefon 24 saat açık olacak. Olay yerine geçilerek hukuki müdahalede bulunacağız. İlk hedefimiz kişiyi işkenceden kurtarmak. Suç duyurusu yapmak, açılan davaları takip etmek. Sürecin tamamını takip edeceğiz. İkinci olarak Tabip Odası'na bilgi verilecek. Tedaviyi üstleneceğiz. Tabip Odası hekim görevlendirecek. Muayene sonrası alınan belgeler raporlandırılacak. İhtiyaç halinde psikolojik destek verilecek."