Karadağ davası sahipsiz değildir...

3 yıl önce, 19 Kasım 2009 tarihinde boyalı basın, benzeri sıkça duyduğumuz bir haber geçerek “dur ihtarına ateşle karşılık veren” bir kişinin ölümünü duyurdu. İstanbul Emniyet Müdürlüğü ise polise ateş açan 2 “terörist” ile girilen çatışmadan bahsederek “şahıs maalesef ölmüş” ifadelerini kullandı. Oysa görgü tanıkları çok geçmeden gerçeğin ortaya çıkmasını sağladı. Komünist işçi Alaattin Karadağ, devrimci faaliyet sırasında girdiği çatışmanın ardından yaralı yakalanmış ve sonrasında polis tarafından infaz edilmişti.

TKİP militanı Alaattin Karadağ’ın katledilmesinin üzerinden 3 yılı aşkın süre geçti. Bu süre zarfında göstermelik mahkemelerle, kaybolan delillerle, sahte tutanaklarla ve ödüllendirilen katillerle birlikte sermaye devleti, "tosunlarını" koruduğunu ve devrimcileri 'katli vacip' ilan ettiğini bir kez daha göstermiş oldu.

Karadağ sokak ortasında infaz edildi!

19 Kasım tarihinde İstanbul’un Esenyurt ilçesi Saadetdere Mahallesi’nde bir yoldaşı ile birlikte TKİP afişlemesi yapan Alaattin Karadağ, polisin silahlı saldırısına hedef olmuştur.

Savunma amaçlı ateş açan Karadağ ile polis ekipleri arasında çatışma yaşanmış ve Karadağ 21.00 sıralarında yaralı olarak yakalanmıştır. Ardından bir maaşlı katil Karadağ’ı yaralı haldeyken infaz etmiştir.

Yakın mesafeden vurulan ve kan kaybeden Karadağ, gece 02.00’ye kadar yaralı halde bekletilerek hastaneye götürülmesi engellenmiş ve hayatını kaybetmiştir.

Sonrasında devlet cephesinden yapılan açıklamalar ise bir yandan Karadağ’ın devrimci geçmişini hatırlatarak infazı meşrulaştırırken diğer yandan “şahıs maalesef ölmüş”, “kimse ölsün istemiyoruz” sözleriyle üzeri örtülmek istenmiştir. Oysa görgü tanıkları ve çatışma sırasında orada bulunan diğer devrimcinin anlatımları, yaşananların açık bir infaz olduğunu göstermiştir.

Katliama imza atan Avcılar-Esenyurt polisinin kabarık suç listesi de ortadadır. Zira gözaltında işkence ve yargısız infaz olaylarında bu bölgenin kolluk güçleri başı çekmektedir.

Devrime adanmış bir yürek!

Alaattin Karadağ yoldaş devrimci yaşamı boyunca işçi sınıfı mücadelesinin yılmaz bir neferi olmuş, tüm yaşamını işçi sınıfının örgütlenmesine, devrim ve sosyalizm davasına adamış bir sınıf devrimcisidir.

10 yılı aşkın süredir komünist saflarda mücadele eden Alaattin Karadağ 2001 yılında İzmir’de TKİP davasından tutuklanmıştır. Ölüm Orucu eylemine 6. ekipte katılan Karadağ, CMK’nın 399/2 maddesi uyarınca sağlık durumdan ötürü 6 ay süre ile infazının ertelenmesine karar verilerek Kırıklar F Tipi Cezaevi'nden tahliye edilmiştir.

Mahkeme aklıyor, emniyet ödüllendiriyor!

Karadağ davası ise hukukun sahteliğinin yalın bir ispatı olarak halen daha sürmektedir.

Öncelikle olay yerinde keşif bir türlü yapılamamış, 2. duruşmada verilen ara karara rağmen 7. duruşmada bu karadan da vazgeçilmiştir. 2. Duruşmada keşif isteyen mahkeme heyeti başkanının Kocaeli’ye atanması ise manidardır.

Karadağ’ın giysileri de uzun süre bulunamadı ve ancak 6. Duruşmada mahkemeye sunuldu.

Bir dizi tanığın adresleri “tespit edilemediği” için ifadeleri alınamamış, adres tespit edilenlere ise bir türlü ulaşılamamıştır.

Olay yerine ait MOBESE kayıtları önce mahkemeye sunulmamış, sonrasında ise infazın yaşandığı 7. Sokak'a ait olan görüntüler yerine 4. Sokak'a ait görüntüler verilmiştir. Öncesinde de emniyet görüntülerin elinde olup olmadığına dair çelişkili açıklamalar yapmış, önce görüntülerin elinde olduğunu söyleyen TEM, sonrasında görüntülerin silindiğini söyleyerek delilleri karartmaya çalışmıştır.  

Çatışma sırasında yaralanan minibüs şoförü İsmail Durmuş’un vücudundaki mermi çekirdeğinin çıkarılması ve incelenmesi Karadağ avukatlarınca talep edilmiş ancak bu talep karşılanmamıştır.

Katil polis ise İzmir'e gönderilerek ödüllendirilmiştir.

Bunun gibi daha onlarca başlık, bugüne kadar gerçekleşen 8 duruşmada öne çıkmış, bu kadarı bile düzen mahkemelerinin katillerini korumak için nasıl hevesli olduğunu göstermiştir.

9. duruşma 3 Aralık Pazartesi günü!

Karadağ davasının 9. duruşması 3 Aralık Pazartesi günü Bakırköy adliyesi 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde saat 13.30’da görülecek. Çağdaş Hukukçular Derneği üyesi avukatlar, BDSP'liler ve ilerici devrimci güçler de davaya sahip çıkmak için orada olacaklar.

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu, duruşma öncesi saat 13.00’te Bakırköy Adliyesi önünde bir basın açıklaması yapacak. BDSP yaptığı çağrı ile tüm ilerici ve devrimci güçleri de davaya sahip çıkmaya çağırdı. Açıklamada Karadağ davasına sahip çıkmanın devrimci faaliyete sahip çıkmak anlamına geldiği vurgulanarak çağrı yapıldı.

Çağdaş Hukukçular Derneği de başından beri davayı takip ediyor. ÇHD, “Pazartesi günü görülecek duruşmaya tüm üye ve meslektaşlarımızı bekliyoruz.” diyerek davaya sahip çıkma çağrısında bulundu.

Alaatin Karadağ davası

Yer: Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesi

Tarih: 3 Aralık 2012 Pazartesi

Saat: 13.30

Basın açıklaması:

Yer: Bakırköy Adliyesi önü

Saat 13.00