25. yıl çağrısına yanıt verelim...

  • Arşiv
  • |
  • Gençlik Hareketi
  • |
  • Liseli Gençlik
  • |
  • 08 Aralık 2012
  • 13:55

Devrim hazırlığını liselerimizden omuzlayalım!


Şanlı Ekim Devrimi’nin 95., yeni Ekimler’i yaratmak için mücadele sahnesine çıkan komünist hareketin 25. yılındayız.

Komünist hareket 25. yılında işçilere, emekçilere, kadınlara ve gençliğe devrim hazırlığını büyütme çağrısı yapıyor. Komünistler bu çağrıyı İzmir, Ankara, İstanbul ve Adana’da gerçekleşen “İşçilerin birliği, halkların kardeşliği” etkinlikleri ile binlerce işçiye, emekçiye, gence güçlü bir şekilde taşımış oldular. Etkinlikler, devrim ve sosyalizm şiarını, birlik ve kardeşlik çağrısını taşımanın bir vesilesi olarak değerlendirildi. Etkinliklerin ardından kazanılan moral ve motivasyonla devrim ve sosyalizm yolunda atılan adımları güçlendirmek ise bundan sonraki süreçte hepimizin önünde önemli bir görev olarak duruyor.

Bu düzenin bize sunduğu tek alternatif: Geleceksizlik

25. yılda yükseltilen “devrime hazırlık” çağrısının biz liseli gençler için son derece yakıcı olduğu ortadadır.

İşçi ve emekçi çocukları olarak bizler bu düzende anne ve babalarımızın yaşadığı sömürüyü, baskıyı hayatımızın her alanında hissediyoruz. Bizler işçi, emekçi çocukları olarak hayatta hep bir şeyleri “eksik” yaşamaya mecbur ediliyoruz. Ücretsiz olması gereken her türlü hakkımız her geçen gün biraz daha paralılaştırılırken bunun sonucu olarak bizler parasını ödeyemediğimiz için eğitim, sağlık gibi en temel haklarımızdan dahi mahrum bırakılmaya çalışılıyoruz.

Okullarımızda müşteri olarak görülüyoruz, bizlere “paran kadar oku” deniliyor. Hasta olma hakkımız bile anne, babamızın sağlık güvencesine bağlı olarak değişiyor. Yeri geldiğinde hastane kapılarında ölüme terk ediliyoruz. Anne, babalarımız güvencesiz çalışma koşullarında, karın tokluğuna, her an kapının önüne konma baskısı altında çalışırken bunun sonuçlarını bizler de onlarla birlikte yaşıyoruz. Bizlerin ve ailelerimizin içerisinde olduğu bu koşullardan kurtulmak için tek umut olarak “okumak, adam olmak” gösteriliyor. Ama YGS gibi adaletsiz bir sınav sistemi varken bu seçeneğin de ne kadar gerçekçi olduğu ortada. Bir şekilde üniversiteyi kazanıp okuyabildiğimiz takdirde ise bizleri “diplomalı işsizlik” tehlikesi bekliyor. Kısacası “kapitalist sömürü düzeni” bizi de dişlileri arasında öğütmeye çalışıyor.

Savaş ve saldırganlık tırmandırılıyor

İçerisinde olduğumuz geleceksizlik sermaye devletinin savaş ve saldırganlık politikaları ile daha da derinleştiriliyor. Sermaye devleti, Suriye’ye yönelik emperyalist savaş politikalarının parçası oluyor. Sermaye devleti emperyalistler adına Suriye’ye müdahale etmek için her fırsatta savaş çığırtkanlığı yapıyor, savaş hazırlıklarını arttırıyor. Öte yandan Kürecik’e kurulan radar üssünün ardından Patriot füze bataryalarının konuşlandırılması tartışmaları ile Türkiye’ye bir NATO üssü daha kurulması için adımlar atılıyor. Böylece Türkiye bölge halklarına yönelik emperyalist tehdit ve saldırı yığınağı haline getiriliyor.

Sermaye devleti Ortadoğu’ya yönelik tüm bu savaş hazırlıkları ile emperyalist efendileri gibi pastadan pay kapmaya çalışmaktadır. Bir yandan işçi ve emekçiler emperyalistlerin ve işbirlikçilerinin bu kirli politikaları uğruna savaşa sürüklenmeye çalışılırken öte yandan kendi coğrafyamızda Kürt halkına yönelik baskı ve asimilasyon politikaları da kesintisiz devam ediyor.

Devrime hazırlık çağrısına yanıt verelim!

Sermaye düzeni bizleri okullarımızda müşteri yapmaya, sonrasında da ücretli köleliğe mahkum etmeye çalışıyor, bir yandan da kardeş Kürt halkına düşman olmaya, sermaye devleti ve emperyalistler adına savaşlarda tetikçi olmaya zorluyor. Hem geleceğimizi hem de özgürlüğümüzü çalmak için elinden geleni yapıyor. Bu koşullar altında biz liseli gençliğin komünist hareketin 25. yılında yükselttiği devrime hazırlık çağrısına yanıt vermek ve mücadeleyi yükseltmekten başka bir seçeneğimiz bulunmuyor.

Liseli gençlik olarak devrime hazırlık çağrısına yanıt verelim, eşit, özgür, sömürünün olmadığı bir dünya yaratmak için Devrimci Liseliler Birliği saflarında örgütlü mücadeleyi yükseltelim!

(Liselilerin Sesi, sayı 47, Aralık 2012)