2013'e sert girdik - Çiğdem Toker

  • Arşiv
  • |
  • Düzen cephesi
  • |
  • 02 Ocak 2013
  • 10:34

Hepimiz için iyi bir yıl olsun.     
2011 biterken, 2012'nin zor geçeceği öngörülüyordu. Tahminler çok aşıldı. İç ve bölgesel çatışmaların yükseldiği, sarsıcı kayıpları ardı ardına yaşadığımız, yeni ve sert sorun alanlarıyla yüzleşmek zorunda kaldığımız bir yılı geride bıraktık.   
Yeni yıla 2012'den devreden sorunlarla giriyoruz. Çözümden önce, yeni yılda neye hiç ihtiyaç duymadığımızı vurgulamakta yarar var: Bir yönetme enstrümanı olduğunu, ekranlardan resmen açıklanınca anladığımız yapay gündemler.
Kurgu gündemler, geçen sene muazzam bir enerji ve zaman kaybına yol açtı. Sadece enerjimizi, zamanımızı çalmakla kalmayıp, toplumsal kutuplaşmayı derinleştirdi. Gerginliği büyüttü. Üzerine yüzlerce haber yazarak günlerce tartıştığımız; heyecanlardan heyecan, son dakikalardan son dakika beğendiğimiz, 'kürtaj' ve 'idam' konuları, ziyan tartışmalar olmuştur.
Bununla birlikte, artık kurgu gündem riskine karşı nispeten  deneyimliyiz. (Başbakan Erdoğan'ın katıldığı programda bu yöndeki soruyu gülerek onayladığını arada bir hatırlamakta fayda olabilir..)

SÜRDÜRÜLEBİLİR İRADE ZORUNLU
Yapay gündemlerin tekrarlanma ihtimaline karşı ihtiyatlı olmak, bizi gerçek sorunlar üzerinde daha çok düşünmeye sevk edecektir. Zaten 2013, çözümlere duyduğumuz ihtiyacın çok büyüdüğü bir yıl olarak karşımızda. Kararlı ve sürdürülebilir irade gerektiren bu sorunların başında kuşkusuz Kürt meselesi geliyor.
Kürt meselesi, Türkiye'nin iradesi dışında 2012'de bölgesel kimlik kazandı. Bu durum, içerideki çözüm ihtiyacını daha yakıcı bir zorunluluk olarak dayatıyor. Kürt meselesi çözülmeden ne bölgesel istikrar mümkün, ne 'rol model' iddiasının içinin dolması, ne de seçimleri sorunsuz gerçekleştirmek. Bu yıl, üç seçimin birden startının verilecek olması, siyaseti gererken, çözüm arayışını da hızlandıracak gibi görünüyor.
Nitekim İmralı görüşmeleri de bu farkındalığın bir sonucu. MİT'in İmralı cezaevindeki Öcalan ile yaptığı görüşmelerin PKK'ya 'silah bıraktırmaya' yönelik olduğu, arkasından takvime dayalı bir çözüm sürecinin başlatıldığı haberleri yalanlanmadı. PKK'nın Avrupa kanadı ile BDP'den gelen açıklamaların ihtiyat ve merak tonu ağır basıyor. Her iki kanat da görüşmelerin içeriğinin kendilerine aktarılmamış olmasından duydukları rahatsızlığı yansıtıyor.

TAM BUNLAR OLURKEN

Bu noktada Başbakan Erdoğan'ın siyasi danışmanı AK Parti Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan'ın değerlendirmeleri de ayrı bir önem taşıyor. Akdoğan'ın 'Üç ayda beş ayda biter görüntüsünün verilmesi doğru değil' sözleri gerçekçi bir yaklaşım olmanın ötesinde, üstü örtülü olarak olası provokasyonlara da dikkat çekiyor.
Tam bunlar olurken, Suriye'nin düşürdüğü Türk uçağıyla ilgili soruşturma, Malatya Cumhuriyet Başsavcıvekilliği'nin MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ı ifadeye çağırmak üzere Başbakan'dan izin isteyeceği haberleri akmaya başlıyor.
Ve 2013'ün ilk gününde, 'İkinci bir 7 Şubat vakası mı?' sorusuyla baş başa kalıyoruz.

Akşam / 02.01.13