2022 1 Mayıs’ına sayılı günler kaldı. Bu yılki 1 Mayıs uzun pandemi döneminin ve yasaklamaların ardından, birçok kentte eylem ve mitinglere sahne olacak. Dolayısıyla 2022 1 Mayıs’ı, gerek sınıf hareketinin gerek sol hareketin gerekse diğer toplumsal mücadele güçlerinin verili tablosuna bir dizi açıdan ayna tutacak.
1 Mayıs: Mücadele dinamiklerinin birleşeceği eksen
Türkiye kapitalizmini belirleyen çok yönlü krizler ve bunun toplumsal yaşamda yarattığı tahribat son iki yıl içerisinde çok daha ağırlaştı. Kriz ortamında baş gösteren pandemi ve son olarak emperyalist savaş ve saldırganlık, yaşanan sorunları alabildiğine derinleştirdi. Emekçilerin yaşamındaki yıkım görülmemiş boyutlara ulaştı. Gerici-faşist rejimin bu sürece paralel olarak artan saldırıları ise işçi sınıfını, emekçileri, gençleri ve kadınları adeta soluksuz bıraktı.
Pandemi koşullarında katlanan sorunlara, baskı ve saldırılara karşı gelişen kadın ve gençlik eylemleri ve bu yılın başında ağır çalışma ve yaşam koşullarına karşı hızla yaygınlaşan işçi direnişleri, sınıf ve kitle hareketi açısından alttan alta önemli mücadele dinamiklerinin biriktiğini gözler önüne serdi.
Tabloyu tamamlayan diğer gelişmeler ise, Kürt halkının kendisini hedef alan kapsamlı saldırılara karşı kitlesel Newroz eylemleri ile ortaya koyduğu irade ve son aylarda emekçi kitlelerin hayat pahalılığına karşı görece zayıf da olsa alabildiğine geniş bir hatta yayılan sokak eylemleri oldu.
Bütünlüğü içerisinde bu tablo, 2022 1 Mayıs’ının farklı mevzilerde alttan alta gelişen toplumsal mücadele dinamiklerinin birleşeceği bir eksen olabileceğini göstermektedir. Bu noktada, devrimci ve ilerici güçlerin, sınıf ve emek örgütlerinin 2022 1 Mayıs’ını bu kapsamda ele alması ve geriye kalan zaman diliminde 1 Mayıs hazırlık sürecini buna göre örgütlemesi büyük bir önem taşımaktadır.
Ön hazırlık sürecinde son dönemeç
Sınıf devrimcileri ve kimi ilerici-sol çevreler 1 Mayıs’ı erken bir tarihte gündemlerine aldılar. Çeşitli araç, yöntem ve etkinliklerle sınıfın ve toplumun gündemlerini öne çıkaracak şekilde bir ön hazırlık süreci örgütlediler, örgütlemeye devam ediyorlar.
Şimdi ise 1 Mayıs hazırlıkları kapsamında son dönemeçteyiz. Gelinen yerde, kalan sınırlı zaman içerisinde tüm olanakları değerlendirerek güçlü, kitlesel, birleşik, coşkulu ve işçi sınıfının damga vurduğu bir 1 Mayıs için adımları hızlandırmak görevi önümüzde duruyor. Bun her şeyden önce genel planda devam eden propaganda-ajitasyon faaliyetinin ötesine geçerek, toplumsal yaşamın farklı alanlarında ve işçi sınıfı içerisinde gelişen mücadele dinamiklerini doğrudan hedef alan, yanı sıra öfkesi artan emekçi kitleleri 1 Mayıs alanlarına taşımaya odaklanan çok yönlü bir kitle çalışması ile başarılabilir.
Bu açıdan imkanların fazlasıyla arttığı göz önünde bulundurulmalı, derinleşen krizin yol açtığı ağır sosyal yıkım ile siyasal saldırıların yanı sıra emperyalist savaş ve saldırganlık da etkin bir siyasal faaliyetin konusu olabilmelidir.
Mücadele mevzilerinden 1 Mayıs’a!
Sermayenin ve sermaye iktidarının her geçen gün artan saldırılarına, baskıya, sömürüye ve savaşa karşı verilecek en anlamlı yanıt birleşik ve kitlesel 1 Mayıslar olacaktır. Dünden bugüne 1 Mayıslar, gerek emekçiler cephesinden gerekse burjuvazi tarafından böylesi bir kavga günü olarak değerlendirilmektedir. Aradan geçen iki yıllık pandemi döneminin ardından, emekçi yığınlar en temel talepleri ile sokaklara, meydanlara inmeye hazırlanırken, sermaye düzeni de yeni dönem sınıflar mücadelesine dönük hazırlıklarını 1 Mayıs’ın ortaya çıkaracağı tablo üzerinden yapacaktır.
Sınıf devrimcileri olarak, önümüzdeki sayılı günleri bu bakış açısı üzerinden değerlendirecek, tüm dikkatimizi birleşik, kitlesel 1 Mayıslar’ın örgütlenmesine yoğunlaştıracağız. Krizin çok yönlü faturasına, hayat pahalılığına, faşist baskı ve zorbalığa, emperyalist savaş ve saldırganlığa karşı kitlelerin büyüyen öfkesini, öne çıkan talep ve özlemlerini 1 Mayıs alanlarına taşımak için tüm olanaklarımızı seferber edeceğiz. Farklı mevzi ve alanlarda gelişen işçi direnişlerinin, kadınların ve gençlerin büyüyen öfkesinin, ezilen Kürt halkı başta olmak üzere baskı altında tutulan farklı toplumsal kesimlerin birleşik bir hatta 1 Mayıs alanlarında buluşabilmesi için geriye kalan her bir günü 1 Mayıs coşkusuyla örgütleyeceğiz.