Devrimci Gençlik Birliği olarak yaklaşık iki ay süren bir çalışma ile 3 Ağustos'ta Filistin halkı ile dayanışma etkinliğinde, 4 Ağustos'ta ise özgürlük ve gelecek buluşmasında bir araya geldik. Bu iki günlük etkinlik ve buluşmanın hazırlık sürecini kendi adımıza değerlendirmenin, sonuçlar çıkarmanın önümüzdeki benzer çalışmalarda ve siyasal süreçlerde önemli olacağını düşünüyoruz.
Kuşkusuz bir eylem, etkinlik, söyleşi, dayanışma etkinliği ve adına ne diyeceksek diyelim hedefinde “kitlelere politik olarak bilinç taşınmasının” yer aldığı bir çalışma; politik ön hazırlığından gündemlerin belirlenmesine, kullanılacak araçlardan yürütülecek kitle çalışmasına, etkinlikler sırasında gerçekleştirilen pratiğe ve teknik hazırlığa değin bütünlüklü bir süreçtir. Nasıl ki komünist bir toplumsal düzen “kafa ve kol emeği arasındaki ayrımı kaldıracaksa”, devrimciler olarak yapacağımız her çalışmaya, faaliyete bu gözle bakmalıyız. Biz bu etkinliğin ön hazırlık sürecinde de bu bakış açısı ile hareket ettik. Çalışmaya ev sahipliği yapacak kent olmamız bir yandan heyecanımızı arttırırken bir yandan ise üzerimizdeki sorumluluğu arttırdı.
Gerçekleştirdiğimiz il meclisi ile çalışmayı yürütenler olarak bu iki günlük sürecin temel gündemleri için önerilerimizi belirledik. Her yaz dönemi “mücadelenin tatili olmaz” diyerek bir dizi atölye çalışması örgütlüyorduk. Bu atölyeler ile politik-ideolojik birikimi arttırmayı, Marksizm’e ve sosyalizme dair ilgiyi arttırmayı hedefliyorduk.
Bu yaz da etkinliğin temel gündemleri ve hazırlığı üzerinden bir atölye çalışması yürüttük. Bununla etkinliğe politik ve pratik hazırlık yaptık. Gerçekleştirdiğimiz dört kitap atölyesinde “Ücret, Fiyat, Kar”, “Krize dair makaleler”, “Uluslararası Durum Üzerine Değerlendirmeler”, “Kapitalizmin En Üst Aşaması: Emperyalizm” kitaplarını tartıştık. Ayrıca etkinliğe çağrı videosu hazırladığımız bir stop-motion atölyesi gerçekleştirdik
Bunun yanında düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz il meclisleri ile etkinliğin politik hazırlığını kolektif olarak yürüttük. Konuların tartışılması, sunumların, metinlerin hazırlanmasını bütünüyle kolektif bir çalışmaya konu ettik. Bu vesileyle etkinliğin örgütlenişinde yer alan her yoldaşımız çalışmaya dair kafa yordu, emeğini sundu.
Etkinliğin kitle çalışması ayağında ise birinci aracımız kent meydanlarında açtığımız stantlar oldu. Uzun yıllar sonra yaptığımız ilk stant çalışmalarıydı bunlar. Neredeyse bir ay boyunca kesintisiz olarak stant açtık. Stantlarımızda Filistin’deki işgal ve soykırım saldırısına dair bir pano (Filistin için bir cümle) yer aldı. Yine emperyalist-Siyonist saldırganlığı teşhir eden ve Filistin işgalinin tarihini anlattığımız bildiriyi ve etkinlik çağrı broşürlerini stantta dağıttık. Panoya yoğun bir ilgi oldu. Stant çalışmalarımız genel olarak verimli geçti. Onlarca işçi, emekçi, genç ile Filistin sorunu üzerine tartışmalar gerçekleştirdik.
Stant çalışması özellikle de bir çoğumuzun ilk deneyimdi. Bildiri vesilesi ile birçok kişi ile sohbet etme, tartışma imkanı bulduk. Bu bir yanı ile kendimizi anlatmamız açısından bir fırsattı. Zira insanlarla doğrudan temas edilecek bir araçtı. Pek çoğumuz çalışırken izin aldı ya da mesai bitiminde koşa koşa stanta yetişti. Bunun yanı sıra kentin birçok noktasına ve üniversite çevrelerine afişler astık.
Etkinlik ve panelde ise çok heyecanlıydık, pek çok amatörlüğümüz vardı, katılım hedeflerimizin altındaydı ancak güzel bir deneyim süreci yaşamış olduk ve dersler çıkardık. Kimimiz ilk defa böylesi bir sürecin parçası oldu, kimimiz ise üzerindeki ölü toprağını attı. Böylesi bir sürecin parçası olmak bizi bize, dünya görüşümüze ve kitlelere bir adım daha yaklaştırdı. Amatörlüğümüzü koruyarak ancak daha profesyonelce örgütleyeceğimiz süreçler için kollarımızı sıvadık.
Devrimci Gençlik Birliği’nin 10. yılına girmiş bulunuyoruz. 10 yıldır üniversitelerde, meydanlarda gençliği “Düzene karşı devrim!” bakışı ile örgütlenmeye çağırıyoruz. 3-4 Ağustos’ta gerçekleştirdiğimiz buluşmaları DGB’nin 10. yılına doğru ilerlerken güç alacağımız bir çalışma olarak ele aldık. Etkinliklerden aldığımız güç ile adımlarımızı hızlandıracak, İstanbul’daki gençlik çalışmamızı güçlendireceğiz.
Kolektif hazırlığımızdan, buluşmalarımızdan ve 10 yıllık deneyimimizden aldığımız güçle yeni dönemi mücadele yılı olarak ilan edeceğiz.
İstanbul’dan DGB’liler