İsrail’le Almanya arasında silah anlaşması!

Yeni savaşlar ve yıkımlar çağında emperyalist devletler silahlanma yarışına on milyarlarca dolar/avro harcıyor. Bu ise silah şirketleri için büyük karlar elde etmek anlamına gelirken, fatura işçilerin emekçilerin sırtına yıkılıyor.

  • Kızıl Bayrak yazıları
  • |
  • Dünya
  • |
  • 29 Ağustos 2023
  • 15:55

Ukrayna savaşını bahane eden Alman emperyalizmi, bir hamlede silahlanma ve savaşa hazırlık için 100 milyar Euro kaynak ayırmıştı. “Savunma” harcamalarına bütçeden ayrılan payı da büyük oranda arttırdı. Son bir yılda silah üretimini arttıran Almanya, dışarıdan da silah almaya başladı. Almanya’nın ABD'nin onayını alarak İsrail’den milyarlarca avroluk silah alacağı ilan edildi. İsrail’den “Arrow 3” füze savunma sistemini satın alan Almanya, Siyonist rejime bir tür “siyasi jest” de yapmış oldu. Nitekim İsrail medyası anlaşmayı “tarihi bir karar” olarak nitelendirip manşetlere taşıdı.

Hükümeti derin bir krizin içine saplanmışken yapılan bu anlaşma, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya propaganda yapma imkanı da tanıdı. Önceki hafta düzenlenen kabine toplantısında konuya değinen Netanyahu şu ifadeleri kullanmıştı: “Dünya liderlerine ve Şansölye Olaf Scholz'a da söylediğim gibi: İsrail Yahudi devleti yeni bir soykırıma izin vermeyecektir. İsrail halkı açısından bu dönüm noktası, Holokost sırasında Yahudiler Nazi Almanyası'ndan korunmamıştı. 80 yıl sonra Almanya, Yahudi devletinden savunma silahları satın almak istiyor. O zamanlar kendimizi savunamıyorduk, bugün ise başkalarının kendilerini savunmasına yardım ediyoruz. Ne inanılmaz bir dönüş."

İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant ise, silah satışına izin veren Washington'un kararından duyduğu memnuniyeti dile getirdiği açıklamasında, “ABD hükümetinin ‘Arrow 3’ füze savunma sisteminin Almanya’ya teslimatını onaylaması, İsrail savunma sanayiinin mükemmel yeteneklerine duyulan güvenin bir ifadesidir” şeklinde konuştu.

Bu söylemlerle Ortadoğu halkları üzerinde yaptığı baskı ve zulümleri “normalleştiren” Siyonist İsrail devleti, ABD ve Almanya’nın desteğiyle büyük bir silahlı güç olma yolunda ilerlemeye, bunu da “kendini savunma” demagojisi altında yapmaya devam ediyor. Oysa İsrail kurulduğu günden beri küstahça saldırganlığa dayalı bir politika izliyor.

İsrail, Arrow 3’ü İran'dan gelebilecek herhangi bir nükleer savaş tehdidine karşı önemli bir savunma sistemi olarak lanse ediyor. En güçlü sistemlerden biri olduğu söylenen Arrow 3, piyasadaki etkili füze savunma sistemlerinden biri olarak kabul ediliyor.

***

Agresif bir şekilde silahlanmaya başlayan Almanya, yeni bir askeri güç olabilmek için devasa kaynaklar harcamaya başladı. Maliyeti neredeyse dört milyar avroyu bulan bu silah alımının, Ukrayna'da savaşın başlamasından sonra oluşturulan "Bundeswehr özel fonu" tarafından finanse edileceği açıklandı.

ABD’nin onayını almak için bekleyen Almanya Federal Hükümeti, şu ana kadar hangi füzesavar kalkanını satın almayı planladığını açıklamamıştı. Ancak Washington’dan onay alınca yeni silahlanma hamlesini ilan etti. Yapılan açıklamaya göre, bu sistem NATO'nun füzesavar kalkanının bir parçası olarak da kullanılacak. Arrow 3'ün 2025 yılı sonuna kadar faaliyete geçirileceği söyleniyor.

Almanya'ya yapılan "Arrow 3" satışı, İsrail tarihindeki en büyük silah anlaşması olarak kayda geçti. Son on yıldan kısa bir süre içinde Siyonist rejim silah ihracatını ikiye katladı. Sadece geçen yıl 12,5 milyar dolar değerinde silah satışı gerçekleştirdi. 

Yeni savaşlar ve yıkımlar çağında emperyalist devletler silahlanma yarışına on milyarlarca dolar/avro harcıyor. Bu ise silah şirketleri için büyük karlar elde etmek anlamına gelirken, fatura işçilerin emekçilerin sırtına yıkılıyor. Emperyalistlerin kışkırttığı savaşlarda kullanılan bu silahlarla yine işçiler, emekçiler öldürülüyor, doğa ve canlı yaşam alanları tahrip ediliyor. İnsan soyu ile doğadaki canlı yaşamı tehdit eden bu gidişata dur diyebilmek için emperyalist savaşa, militarizme ve silahlanmaya karşı enternasyonal bir mücadelenin geliştirilmesi gerekiyor.