Emperyalist saldırganlığa ve savaşa karşı işçilerin birliği, halkların kardeşliği!

BİR-KAR 1 Eylül vesilesiyle yaptığı açıklamayla işçi ve emekçileri "Emperyalist saldırganlığa ve savaşa karşı işçilerin birliği, halkların kardeşliği" mücadelesini yükseltmeye çağırdı.

  • Kızıl Bayrak yazıları
  • |
  • Dünya
  • |
  • 28 Ağustos 2022
  • 08:00

İşçi ve emekçi kardeşler,

Kapitalist sistem birbiri ardına krizler ve yıkıcı savaşlar üretmeye devam ediyor. Yıllardır devam eden ekonomik krize, keza onu ağırlaştıran pandemi ve iklim krizlerine çözüm bulunamazken, savaşlar serisine de yeni halkalar ekleniyor. Yedinci ayına giren Ukrayna’daki savaş, sadece savaşın doğrudan tarafları olan Ukrayna ve Rusya için değil, tüm dünya halkları için çok ciddi ekonomik, sosyal ve siyasal sonuçlar yarattı.

Emperyalist kapitalizmin kötülüklerinden en barbar ve yıkıcı olanı kuşkusuz savaştır. Bu barbarlığın doğrudan sorumlusu olan dünya burjuvazisi ise 1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle, her zamanki gibi ikiyüzlü seremonilere hazırlanıyor. Üstelik bu kez Avrupa’daki gösterileri de kitleleri savaş çığırtkanlığıyla daha fazla sersemletmenin, Ukrayna’daki savaşı olabildiğince uzatma politikasına yedeklemenin olanağı olarak görüyor.

Kapitalistler, sistemin ortaya çıkardığı tüm krizleri, emekçilere karşı baskıyı ve sömürüyü arttırmanın fırsatına çeviriyorlar. Tüm dünyada ve Avrupa ülkelerinde işçi ve emekçiler ilk önce pandeminin faturasını ödediler. Şimdi ise emperyalist savaşın tüm yükü yine onların omuzlarına yıkılıyor.

İşçi ve emekçiler henüz pandeminin şokunu üzerlerinden atamadan, emperyalist savaşın dehşetiyle karşı karşıya kaldılar. Savaş, her şeyden önce enerji ve hammadde fiyatlarının görülmemiş derecede yükselmesine yol açtı. Buna bağlı olarak hayat pahalılığı ve enflasyon da alabildiğine arttı. Avrupa’nın hemen tüm ülkelerinde enflasyonda rekor artışlar kaydediliyor. Örneğin Almanya’da %8’in üzerinde seyreden enflasyon, son 40 yılın rekorunu kırıyor. Bu durum milyonlarca emekçiyi yoksulluk ve hatta açlık sınırına itiyor. Birçok çalışan geçinebilmek için ek işler yapmak zorunda kalıyor. Yaşananlar toplumu aynı zamanda çok ciddi sosyal, psikolojik sorunlar ve travmalarla karşı karşıya bırakıyor.

Emekçi kardeşler,

Ukrayna’daki savaş emperyalist ve gerici bir savaştır. Bu savaşın bir yanında ABD ve NATO; diğer yanında ise Rusya emperyalistleri yer almaktadır. Bu savaş bizim savaşımız değildir. Bu savaş bir hegemonya ve çıkar savaşıdır ve biz emekçilerin bu savaşta hiçbir çıkarı yoktur. Bu savaş kapitalist tekellerin, oligarkların ve savaş baronlarının savaşıdır. Almanya başta olmak üzere hemen tüm AB devletleri baştan itibaren NATO şemsiyesi altında bu savaşın aktif bir tarafı oldular. Taraf olmakla da yetinmeyip savaşı, silahlanma ve militarizmi görülmemiş düzeyde tırmandırmanın fırsatına çevirdiler. Alman devleti orduya bir seferde 100 milyar euroluk bir fon ayırmakla kalmayıp, milli gelirin %2’sini her yıl silahlanmaya ayırmayı karar altına aldı. Bu paralar biz emekçilerin vergilerinden karşılanıyor. Böylece silah tekelleri kasalarını doldururken, milyonlarca emekçi yoksulluğun ve sefaletin kucağına itiliyor.

Önce pandemi ve ardından da savaş, emekçilerin yaşamını gittikçe karartırken, sözde işçi temsilcisi sendika bürokratları bütün olan bitenlere seyirci kalmaya devam ediyorlar. Hatta seyirci kalmakla da yetinmeyip, “ulusal çıkarlar” ve “ülke güvenliği” adına savaş politikalarına aktif destek veriyorlar. Kirli savaşa karşı çıkmak ve emekçileri buna karşı örgütlemek yerine, güçlü bir ordunun ve silahlanmanın ülke güvenliği için gerekli olduğunu söylüyorlar.

İşçi ve emekçi kardeşler,

Emperyalist savaş işçi ve emekçiler ile halklar için yıkım, yoksulluk, işsizlik, politik baskı ve halklar arasında düşmanlığın artmasından başka bir anlama gelmiyor. Emperyalistlerin savaşı daha fazla militarizm, silahlanma yarışı ve ırkçılık demektir. Bundan dolayıdır ki, işçi sınıfı ve emekçiler emperyalist savaşlara aktif bir şekilde karşı çıkmalıdırlar. Savaş kapitalizmin ürünüdür. Bu yüzden savaş karşıtı bir hareket aynı zamanda anti-kapitalist bir nitelikte olmalıdır. Gerçek barış, işçilerin birliği ve halkların kardeşliği mücadelesi sonucu gelecek sosyalizmde mümkündür.

Tüm işçi ve emekçileri, burjuvazinin savaş politikalarına, başta hükümettekiler olmak üzere savaş partilerine ve tüm savaş yanlılarına karşı; kendi sınıf çıkarları temelinde ve kendi acil talepleri için örgütlenmeye ve mücadele etmeye çağırıyoruz.

Silahlanmaya ve militarizme hayır! Savaş paktı NATO dağıtılsın!

Ukrayna’ya silah sevkiyatına derhal son verilsin!

Derhal ateşkes ilan edilsin ve tüm işgalciler Ukrayna’dan çıksın!

Sendikalar savaş politikaları için değil, işçi hakları için aktif olsunlar!

Krizin, pandeminin ve savaşın faturasını kapitalistler ödesin!

Kaynaklar savaşa değil, sosyal alanlara harcansın!

BİR-KAR

Ağustos 2022