İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla Gündoğdu Meydanı’nda miting yapıldı. Katılımın az olduğu ve dağınıklığın dikkat çektiği miting “olsun bitsin havasında” geçti.

Mitingi yoğun abluka altına alan İzmir polisi, Cumhuriyet Meydanı tarafından miting alanına tek girişe izin verdi. Miting alanı olan Gündoğdu Meydanı’nın hemen yakınında 2 arama noktasından geçilerek alana girildi. Gündoğdu Meydanı’nda saat 17.00’den itibaren toplanılmaya başlarken, 18.30’da miting ‘Halkların Korosu’nun söylediği marşlar ve türkülerle başladı. Müzik dinletisinin ardından 10 Ekim’de katledilenler adına saygı duruşu yapıldı.

Saygı duruşunun ardından Tertip Komitesi adına açılış konuşması yapılarak eyleme katılanlar selamladı. İlk söz Kani Beko’ya verildi. Beko, dünya halklarının barış gününü kutlayarak ülkenin içinden geçtiği döneme değindi. Savaşlarla birlikte kadınların, gençlerin, emekçilerin daha da yoksullaşması ve savaşın sonuçlarının ezilen halkların ödediğini söyleyen Beko, “Savaş demokrasi ve özgürlüklerin bitirilmesi demektir” dedi. “Belediye başkanlarının görevden alınması demokrasiye hukuka sığmaz” diyen Beko, seçilenlere saygı duyulması gerektiğini söyleyerek konuşmasını bitirdi.

“Bu hükümet meşru değildir”

Beko’nun ardından HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit’e söz verildi. Koçyiğit 10 Ekim’de Ankara’da katledilenleri anarak konuşmasına başladı ve “Yitirdiklerimize sözümüz var, ne olursa olsun bu ülkeye barışı getireceğiz” dedi. “Çünkü onlar insana düşman, doğaya düşman, iyiliğe düşman. İşte bu bitmeyen düşmanlıkları nedeniyle her yere, her şeye saldırıyorlar. Bütün kazanılmış haklarımıza el koymak istiyorlar. Biz bu haramilere geçit vermeyeceğiz” diye konuşmasına devam eden Koçyiğit kayyım atamalarına değinerek şöyle konuştu:

“Onlar sanıyorlar ki; Diyarbakır’a, Mardin’e, Van’a kayyum atayınca Kürt halkı bir daha ayağa kalkmaz. Ama daha önce yanıldıkları gibi gene yanılıyorlar. İzmir meydanından cevap veriyoruz. Diyarbakır’ın, Mardin’in, Van’ın iradesini yok sayan İzmir’in İstanbul’un, Tekirdağ’ın da iradesini yok saymış demektir. Bu hükümet meşru değildir. O kötülüğünüzün altında kalacaksınız.”

AKP iktidarına hitap eden Koçyiğit, “İzmir’den bir kez daha sesleniyoruz; seçmenlerin iradesini yok sayamazsınız ve bu yaptıklarınızın altında kalacaksınız” diyerek konuşmasını bitirdi.

“İktidar şovenizmin zehiriyle krizden kurtulmaya çalışıyor”

Konuşmaların ardından basın açıklamasına geçildi. Emek ve Demokrasi Güçleri adına basın açıklamasını okuyan BEŞ İzmir Şube Başkanı Mustafa Güven şu ifadeleri kullandı:

“AKP iktidarı, hem içinden çıkamadığı ekonomik krizi geniş kitlelerin nezdinde ikinci plana itmek, hem de destekçisi olduğu cihatçı çetelere Suriye’de alan açmak adına bir kez daha Suriye Kürtlerinin Kuzey ve Doğu Suriye’deki kazanımlarını hedefe koymakta. Ekonomik çöküşün asli sorumlusu iktidarın kendisidir. Bunu on yıllardan beri çok geniş bir kesime aşılamaya çalıştığı şovenizme sarılmasından biliyoruz. Yarattığı şovenizmin zehiriyle krizden kurtulmaya çalışmaktadır.”

Güven 7 Haziran seçimleri ve sonrasına değinerek seçimlerden sonra demokrasiye dönük saldırılar olduğunu söyledi. “Barışa, adalete ve demokrasiye duyulan toplumsal özlem, büyümeye devam ediyor. İktidar sandıktan çıkan iradeyi tanımayarak halkaları bir kaosun içine çekmeye çalışmaktadır. İktidar huzurlu, barış içinde bir ortam istiyorsa yarattığı kaos ortamını kaldırmalı ve halkların bir arada yaşama iradesine saygı durmalıdır” diyen Güven, iktidarın tüm kışkırtıcı politikalarına rağmen, bugün inadına barışı, demokrasi, adalet talebinin, tüm yurttaşların en önemli arzusu olduğunu belirtti.

Son zamanlarda mültecilere yönelik artan saldırılara da değinilen açıklamada, “Barış, uğruna mücadele edilmesi gereken, kazanılması gereken politik bir mücadeledir” denildi. “Barış; emekçiler için, kadınlar için, ezilen halklar için, emeğinin karşılığını alabilmektir. Halkların eşit ve özgür birlikteliğinin sağlandığı, Ötekileştirmenin ortadan kalkmasıdır” diyen Güven, “Barış, derelerin özgür akmasıdır. Barış kadınların eşit, özgürce yaşamasıdır. Barış mültecileri düşman görmemek, dayanışmayı büyütmektir” diyerek konuşmasını bitirdi. Eyleme BDSP’nin de aralarında olduğu birçok siyasi parti, devrimci kurumlar ve demokratik kitle örgütleri katıldı.

Mitingden notlar:

- Sahnede 1 Eylül ve güncel saldırılara dair hiçbir pankart yoktu.

- Eyleme flama ve dövizlerle katılım olurken, dövizler de büyük çoğunlukla 1 Eylül Dünya Barış günü ve kadın cinayetlerine dairdi.

- Kürsü çok cansızdı ve bir an önce mitingin bitirilmesi telaşı, “olsun bitsin havası” vardı.

- Saygı duruşundan sonra kürsüden pankart ve flama getirenlere indirilme dayatması yapıldı. Yalnızca 1 Eylül ile ilgili döviz ve flamaların kalması istendi.

Kızıl Bayrak / İzmir